MHP’nin hukuk kurmayı Feti Yıldız, eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş‘a yönelik tahliye beklentisine ilişkin olarak AİHM kararlarının Anayasa’yı bağladığını hatırlatarak “Anayasa’nın 90. maddesi orada dururken, elbette bazı şeyler yapmak gerekir” dedi.
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Feti Yıldız, Edirne Cezaevi’nde tutuklu bulunan HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’a ilişkin tahliye beklentisiyle ilgili bir açıklama yaptı.
Yıldız, CNN Türk’e konuya ilişkin yaptığı açıklamada “Ben davayı bilmiyorum. Benim bildiğim Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları var. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları bizim doğrudan anayasamızla ilgili. Anayasamızın 90. maddesi, ‘usulüne uygun alınmış uluslararası anlaşmalara uymak zorundadır’ der. Yani Anayasa 90. maddesi orada dururken, elbette bazı şeyler yapmak gerekir diye düşünüyorum” dedi.
Yıldız, “Genel af olur mu?” sorusuna ise şu ifadelerle yanıt verdi:
“Türkiye’de genel affın şartları yok. Genel af olmaz. Ancak cezaların indirimi ile ilgili, infazların düzenlemesi ile ilgili, eşitliği ile ilgili düzenlemeye de ihtiyaç var. Türkiye’de daha önce de söyledik. Türkiye’de genel affın şartları yok. Genel af olmaz. Ancak cezaların indirimi ile ilgili, infazların düzenlemesi ile ilgili, eşitliği ile ilgili düzenlemeye de ihtiyaç var. Bu dönemde kesin adım atılması gerekir.”
Demirtaş’ın avukatı ‘8 Ekim’i işaret etmişti
Demirtaş’ın avukatı Mahsuni Karaman, AİHM’in 8 Temmuz 2025 tarihli ihlal kararına dikkat çekerek, üç aylık itiraz süresinin dolacağı 8 Ekim 2025 tarihinin tahliye süreci açısından belirleyici olacağını belirtti.
Karaman, sosyal medya üzerinden yayınladığı metinde AİHM’in bugüne dek Demirtaş hakkında verdiği üç ayrı ihlal kararını hatırlattı ve son kararla birlikte “kararın kesinleşip kesinleşmeyeceğinin” önümüzdeki dönemde netleşeceğini söyledi.
AİHM, 8 Temmuz 2025’te Demirtaş’ın tutukluluğunun siyasi amaç taşıdığı ve hak ihlalleri oluştuğu yönünde yeni bir karar vermişti.
Avukat Karaman, AİHM kararına karşı “tarafların” üç ay içinde itiraz edebileceğini, itirazın ön incelemeden (panel) geçmesi hâlinde dosyanın Büyük Daire’ye gönderileceğini, panelin itirazı uygun görmemesi hâlinde ise daire kararının kesinleşmiş sayılacağını anlattı. Bu takvim içinde 8 Ekim’in kritik bir eşik olduğunu ifade etti.
Mahsuni Karaman ayrıca, AİHM’in son kararının yalnızca Demirtaş için değil aynı dosyada yargılanan diğer siyasetçiler için de bağlayıcı sonuçlar doğurduğunu söyledi.
‘8 Ekim, Selahattin Demirtaş’ın tahliyesi açısından turnusol kağıdı’