Şair ve yazar Müslüm Yücel, yeni şiir kitabı “Kahramanlık Komedyası” üzerine Kürd Araştırmaları’ndan Fırat Aydınkaya’ya konuştu. Yücel, cehennem tasvirlerinden etkilenerek yazdığı eserinde “yaşadığım cehennemdeki büyük ruhları ağırladım” diyor.
Yücel, kitapta ilahi referansların peşine düştüğünü belirtirken, “bu benim köklerimin kendine özgü ilahiyatıdır” diyerek dinler üstü bir anlayışı savunuyor. Şiirinde yer alan melankolik atmosferin izlerini, kendi hayatından taşıyan Yücel, özellikle İsa imgesine de yönelik bir anlatı sunuyor: “Bu çarmıha gerilen herkes İsa’ydı.”
‘Ne bir devletin, ne dinin iyi insanı değilim’
Şair, acı bilincini halklaştırmanın önemine vurgu yapıyor ve estetikleşmiş hayatların faşizmin karakteri olduğuna dikkat çekiyor. “Ne bir devletin ne de bir dinin iyi insanı değilim” diyen Yücel, şiirsel tavrını isyanla ilişkili bir hatta yerleştiriyor.
Şair, şiirindeki erkeklik vurgusuna dair ise açık bir ifadeyle yanıt veriyor: “Hayatıma giren kadınların hiç biri, annem dâhil beni sevmedi. Ben zaten evin, son çocuğu, istenmeyendim. Tabutumu alıp götürecek dördüncü kişiyi bulsam yarım ölmeye hazırım. Bende sevilmemeye alıştım zati.”
Son bölümde ise Yücel, yazmak ve yaşam arasındaki gelgitlerini anlatıyor ve şiirin, yenilenin sesi olarak varlığının devam ettiğini söylüyor: “kimse bana bir şans, bir fırsat tanıdı mı? yok, hayır. içim rahat.”
Tamamını okumak için: Kürt Araştırmaları