Almanya Şansölyesi Olaf Scholz ve muhalefet Lideri Friedrich Merz, 23 Şubat seçimleri öncesinde Alman televizyonunda canlı yayınlanan son münazarada karşı karşıya geldi.
Tartışma sırasında adaylar göç, ekonomi ve güvenlik konularına değindiler.
Seçim öncesi anketler Merz’in merkez sağ Birlik bloğunu önde gösterirken, Scholz’un Sosyal Demokratları ve Robert Habeck’in Yeşilleri daha gerilerde yer alıyor.
Scholz seçimi kazanacağına hala inandığını söyleyerek, kararını sadece sandıkta verebilecek çok sayıda kararsız seçmene güvendiğini belirtti ve şunları söyledi:
“Bazı insanlar seçime gidecek, oy kabinine girecek ve ancak o zaman kime ve hangi partiye oy vereceklerine karar verecekler. İnanıyorum ki sonuçta pek çok kişi SPD’ye oy verecek ve bana yeni bir liderlik görevi verecek.”
Merz ise “Önümüzdeki dört gün içinde hiçbir mucize gerçekleşmeyecek” diyerek karşılık verdi.
Merz seçim kampanyasında düzensiz göçün engellenmesini temel bir konu haline getirerek, özellikle de geçtiğimiz günlerde başvurusu reddedilen bir sığınmacı tarafından gerçekleştirilen bıçaklı saldırıyı gerekçe göstererek daha kısıtlayıcı bir yaklaşım talep etti.
Scholz, Merz’i iltica yasası değişikliği önergesine atıfta bulunarak aşırı sağcı AfD ile ortak hareket etmekle suçladı. Merz bunu yalanladı ve CDU/CSU’nun AfD ile birlikte çalışmadığını savundu.
Göç konusunda Merz, mevcut durumdan trafik ışığı koalisyonunun sorumlu olduğunu söyledi. Kendisi ve partisi için en önemli olanın göç ve ekonomik dönüşüm olduğunu vurgulayan Merz, bu sorunların ne pahasına olursa olsun çözülmesi gerektiğini, aksi takdirde Almanya’nın birkaç yıl içinde sağ popülizme kayacağını belirtti.
Ekonomi konusunda Scholz, altyapıya yatırım yapmayı ve Almanya’da yatırımı artırmak için bir “Made in Germany bonus” yaratmayı vaat ediyor. Merz ise daha düşük şebeke ücretleri ve enerji vergileri yardımıyla öncelikle enerji fiyatlarını düşürmek istiyor.
Merz ve Scholz, daha fazla artmaması gereken katma değer vergisi konusunda hemfikir, ancak Scholz, Merz’i sadece zenginlerin yararlandığı bir vergi politikası izlemekle suçluyor.
Her iki adayın da birbirlerinin hobileri hakkında şakalaştığı münazarada biraz mizaha da yer verildi. (Euronews)