Diyarbakır’ın Kayapınar ilçesine bağlı Huzurevleri Mahallesi’nde 22 Ekim’de Evin Demirtaş (47), ayrıldığı Abdullah Şehmusoğlu (80) tarafından sokak ortasında öldürüldü. Şehmusoğlu’nun daha önce de evli olduğu kadını öldürdüğü (1980) ve af yasalarıyla cezaevinden tahliye edildiği öğrenildi. Demirtaş’ın arkadaşının aktardığına göre, Şehmusoğlu, Evin Demirtaş’a sistematik olarak şiddet uygulamış ve ayrıldıktan sonra defalarca tehdit etmiş. Arkadaşı, Demirtaş’ın 15 yaşında zorla evlendirildiğini belirtti.
’15 yaşında zorla evlendirildi’
Arkadaşının anlatımına göre, Demirtaş, Şehmusoğlu ile ailesinin baskısıyla 15 yaşında evlendirildi. “Evin, annesini kaybettikten sonra üvey annesi ve babası tarafından Abdullah ile evlendirildi. Şehmusoğlu daha önce ilk evlendiği kadını da öldürmüş ve bu evliliği ikinci evliliğiymiş. Evin ise Şehmusoğlu’nun üçüncü eşi olduğunu bilmiyordu. Bunu öğrendiğinde ise artık çok geçti. Ailesi tarafından sahiplenilmediği için bu evliliğe mecbur kaldı. Evin sürekli şiddet ve hakarete maruz kalıyordu, çocukları da aynı şekilde etkileniyordu. Evin çok eziyet çekti” dedi.
‘Sistematik şiddet uyguluyordu’
Arkadaşı, Demirtaş’ın Şehmusoğlu’ndan çok korktuğunu ve bu nedenle uzun süre evliliğini sürdürmek zorunda kaldığını belirtti. “Evin yıllarca bu duruma katlandı. 2013 yılında dayanamayıp ayrıldı, ancak Abdullah onun peşini bırakmadı. Sürekli takip etti, taciz etti. Evin, sürekli korkuyla yaşıyordu. Mersin’e taşınmıştı, ama Abdullah onu burada buldu ve şiddet uygulayıp çocuklarını aldı. Evin, Antalya ve İstanbul’da çalışmaya gitti, Yalova’da ablasının yanında kaldı, sonra tekrar Diyarbakır’a döndü. Abdullah, onun Diyarbakır’a döndüğünü öğrenince rahatsız etmeye başladı, sürekli arayıp eve gelmesini söylüyordu. Evin, gördüğü şiddetten dolayı çok korkuyordu” dedi.
Suç duyurusu
Arkadaşı, Demirtaş’ın daha önce Bismil’de emniyete gidip Şehmusoğlu hakkında suç duyurusunda bulunduğunu hatırlattı. “Abdullah ifadesinde her şeyi inkâr edip kurtuldu. Evin, yaşadıklarından çok yorulmuştu ve bazen ‘öleyim de kurtulayım’ diyordu. Ancak tüm olumsuzluklara rağmen ayakta durmaya çalışıyordu” diye konuştu.
‘Kadın cinayetlerinin sebebi sistemdir’
Arkadaşı, kadın cinayetlerinin artmasının ataerkil zihniyet ve adalet eksikliğinden kaynaklandığını belirtti. “Kadınları katleden erkekler, ‘3-5 yıl ceza alırım çıkarım’ düşüncesiyle hareket ediyor. Adalet olmadığı için erkekler bu katliamları kendine hak görüyor. Kadınlar da çoğu zaman bu baskıya boyun eğiyor. Ancak kadınlar, ekonomik özgürlüklerini kazanmalı ve asla boyun eğmemeli. Onurlu bir gün yaşamak, onursuz bir ömüre bedeldir. Kadınlar, direnmeli ve sessiz kalmamalı. Kadın katillerine indirim uygulanmamalı, gereken cezalar verilmelidir” dedi. (MA)