• Ana Sayfa
  • Manşet
  • Özgür Özel: Çözüm sürecine dair ‘iyimser olun’ diyorum, CHP sürecin dışında kalmayacak

Özgür Özel: Çözüm sürecine dair ‘iyimser olun’ diyorum, CHP sürecin dışında kalmayacak

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Habertürk’te katıldığı 15 Temmuz özel yayınında, çözüm sürecine en müspet katkıyı vereceklerini söyledi.

Özgür Özel: Çözüm sürecine dair ‘iyimser olun’ diyorum, CHP sürecin dışında kalmayacak
Özgür Özel: Çözüm sürecine dair ‘iyimser olun’ diyorum, CHP sürecin dışında kalmayacak
Haber Merkezi
  • Yayınlanma: 15 Temmuz 2025 13:29
  • Güncellenme: 15 Temmuz 2025 13:37

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Habertürk’te katıldığı 15 Temmuz özel yayınında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Çözüm süreci, 15 Temmuz darbe girişimi, Meclis’te kurulacak Milli Birlik ve Dayanışma Komisyonu ve DEM Parti ile ilişkilere dair önemli mesajlar verdi.

Sürece en müspet katkıyı sağlayacaklarını söyleyen Özel, “Ama sırf CHP’yi bu sürecin dışında tutmak istiyor diye Erdoğan; olur olmaz, çer çakal işler yapmaya kalkılırsa bunlara da sessiz kalınmaz. Öyle konforlu siyaset kalmadı. Akıllarını başlarına alacaklar. Türkiye’nin birinci partisiyle muhatap olan, birinci partisiyle muhatap olduğunu bilerek konuşacak. Öyle, ‘Çağırırım, gelen gelir, gelmeyen gelmez. Biz üçümüz bir taraftayız, siz çeperdesiniz. Lazım olunca Meclis’ girersiniz’ böyle bir şey yok. Asker, sivil, bürokrasi; CHP’nin bu ülkenin birinci partisi olduğunu, iktidar namzeti olduğunu, milletimizin takdiriyle gelecek seçimlerde CHP’nin bu parlamentonun birinci grubu olacağını, Cumhurbaşkanının bir CHP’li olacağını bilecekler. Hesaplarını, kitaplarını ona göre yapacaklar” dedi.

‘Çözüm sürecine dair iyimser olun’

Özel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın çözüm süreci için kullandığı, “Biz eleştirilere ve fikirlere açığız” sözlerini şöyle değerlendirdi ve “Süreçte bundan sonra hangi adımlar atılmalı, CHP’nin görüşü nedir” sorusuna şu yanıtı verdi:

“Etrafımda çok kötümser arkadaşlarım oluyor. Bazen diyorum ki ‘Biraz iyimser olun.’ Hakikaten o konuşmadan bulduğunuz, alıp bana sorduğunuz cümle müthiş. O konuşmadan onu bulduysanız çok iyi konuşmanın ruhu. Cumhurbaşkanı diyor ki ‘Biz üçümüz varız. Biz, MHP, DEM; üçümüz yürüyeceğiz. Kimseye ihtiyacımız.’ Sonra yer yerinden oynadı. DEM’liler dediler ki ‘Ne üçlü ittifakı? Bu bir siyasi ittifak değil, çözüm için birlikteyiz.’ Meseleyi doğru okuyacaksak şuradan bakalım: Erdoğan’ın oyu düşmüş 29’a. Zayıflama, yalnızlaşma ve terk edilme psikolojisinde. Meydanlar 19 Mart darbesine direniyor. Hal böyle olunca Erdoğan kendisini gitgide zayıf, güçsüz hissediyor ve maalesef her zaman geçmişte de; kalabalık meydanlar için devletin memurlarını topla getir, Soma’da madencileri topla getir, bilmem ne… Bu operasyonel gücünü kaybetti AK Parti. Bence doğru da değildi zaten o suni oluşturulmuş kalabalıklar. Şimdi bir tarafta akşam televizyonu açıyor, İstanbul’un bir ilçesinde 100 bin kişi ayakta. Cumartesi günü açıyor, normalde CHP’nin 790 oy aldığı Bayburt’ta 25 bin kişi ayakta, Konya’da dolduramadığı meydanı CHP doldurmuş. Dönüyor, diyor ki ‘Yeni bir oyun kurdum. Ben MHP, DEM ile beraberim. Geçen seçimde çok sayıda Kürt oyu bana gelmemişti, bundan sonra gelebilir. Yeni bir ittifak kurdum. Biz kalabalığız; korkmayın, kaçmayın, dağılmayın.’ Kendi kitlesine bu siyaseti yapıyor.”

Erdoğan’ın açıklamalarına eleştiri

Erdoğan’ın hafta sonu yapmış olduğu toplantıdaki değerlendirmeleri de eleştiren Özel, “Aslında siyasi ittifakta olmadığı kişilere; hatta eş genel başkanlarına halen daha dokuz yıldır hapiste tuttuğu kişilere, DEM’den sandık sorumlusu olduğu için terör örgütüne iltisak kabul edip hapiste tuttuğu kişilere rağmen ‘Biz, MHP, DEM birlikte yürüyoruz. Biz çoğuz. Ben bir yolunu buldum. Yeni ittifak kurdum.’ İnsan utanır. Daha birkaç saat sonra Sayın Pervin Buldan, ‘Siyasi bir ittifak yok. Süreçle ilgili görüşüyoruz’ dedi. Dün Sayın Hatimoğulları, ‘Biz hiçbir partiyle ittifak halinde değiliz’ dedi. Sonra pazar günü kapanırken araya dediğiniz cümleyi sokmuşlar, ‘Her türlü fikre açığız.’ Sen açık olsan Cumhuriyetin kurucu partisini şeytanlaştırmaya çalışmazsın. Bir kez açık olan birisinin demokrat olması lazım. Erdoğan demokrasiyi zamanında binilmiş, istenmeyince inilecek bir tren olarak tarif ediyordu. Daha önce demokrasi dışı adımlar oldu ama 19 Mart günü demokrasi treninden indi Erdoğan.” ifadelerini kullandı.