CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Meclis’te partisinin haftalık grup toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Geçmişte dört dönem Manisa Milletvekilliği yapmış AK Partili İsmail Bilen’in ailesine başsağlığı dileyerek sözlerine başlayan Özel, şunları söyledi:
“21 Ocak’ta bir facia yaşadık üzerinden tam 5 ay geçti. 36’sı çocuk 78 canla ilgili adaletsizliğin ateşi hala yanıyor. Kartalkaya’da otel yangının olduğu gün daha soğutma çalışmaları sürerken oradaydık. 10 günde bitiririz dedikleri tahkikatın ardından beş aydır derin bir sessizliğe gömüldüler. Bilirkişi heyeti görevlendirildi. Heyete üç gün süre verdiler, üç gün gece gündüz heyet çalıştı ve bir rapor çıkarttı. Dört başı mamur bir rapor. Raporu teslim almadılar çünkü raporda otel yönetiminin Bolu İl Özel İdaresi’nin ve Turizm Bakanlığı’nın sorumlu olduğu yazıyordu. ‘Bunu teslim almayız düzeltin, Bakanlığı çıkartın yerine Bolu Belediyesini ekleyin’ dediler. Aynı gün bir gazete Bolu Belediye Başkanımıza sanki yangından sorumlu oymuşcasına iğrenç bir manşetle çıktı. Ve bir anda o bilirkişi raporunu ‘korsan’ ilan edip yeni bilirkişiler atadılar. Biz de buradan her hafta konuyu dile getirdik. En nihayetinde otel yönetiminin, Bolu İl Özel İdaresi’nin, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın sorumlulukları yazarak ama ittir kaktır Bolu Belediyesi’nin itfaiyesi de işin içine katılarak bir soruşturma başladı.
‘Olaydan 150 gün geçmiş pişkin pişkin gözümüzün içine bakıyorsun’
Adaletin karşısında, bu ailelerin yüreklerindeki yangını söndürecek gerçek adalet sağlanana kadar başta 7 Temmuz günü yapılacak ilk duruşma olmak üzere orada olacağız. Şunu bilsinler ki birinci derecede Turizm Bakanı kendi bakanlığındaki memurların ve sorumluların yargınlanması için istenen izni vermedi. Ve o Turizm Bakanı 150 gündür utanmadan o koltuğu işgal eden Turizm Bakanı acılı aileler ilk duruşmaya hazırlanıyorken kendilerinde ayakta duracak takat arıyorlarken o duruşmaya nasıl dayanacağız derken o Turizm Bakanı 50 metrelik lüks yatıyla Yunan adalarında geziyor, misafirler ağırlıyor. Soruya da ‘rakiplerimi görmek zorundayım, onun için Yunanistan’da geziyorum’ diyor. Buradan bütün Türkiye’nin önünde Turizm Bakanına diyorum ki; Yunanistan’a gittiysen, gezdiysen, gördüysen oradan bir şey öğren. Mesela 2018’de 90 kişinin öldüğü orman yangınından 11 gün sonra istifa eden Yunan Bakana Yunan gazetelerinin ‘çok geç kaldı’ diye tepki gösterdiğini öğren. 2023’te 57 kişinin öldüğü tren kazasından sonra Yunanistan Ulaştırma Bakanın ‘ölen insanlar haksız yere öldü, onların anısına istifa etmek bir görev oldu’ deyip kazadan hemen sonra istifa edişini öğren. Sorumluluğun olan otelde cayır cayır insanlar yanmış, ‘rakibi tanıyayım’ diye Yunan adalarında geziyorsun. Yunan bakanlar olaydan 10 gün sonra istifa etmişler, olaydan 150 gün geçmiş pişkin pişkin gözümüzün içine bakıyorsun. O bakana da onu atayana da onu azletmeyene de yazıklar olsun.
‘Veliler, ‘esas sınav üniversiteyi bitirince başlayacak’ diyorlar’
Haftasonu milyonlarca öğrenci YKS sınavına girdi. Ben de evladımı aldım, sınava gittim. Okul bahçesinde velilerle konuştum. Eğer gençlerin geleceğe nasıl baktığını, ailelerin AK Parti’ye oy vermiş dahi olsa evlatlarının gelecek kaygılarından nasıl etkilendiğini görmek isteyen varsa sınav sırasında o velilerle konuşsun. Öyle hikayeler duydum ki; ‘üç aydır benimle konuşmuyor AK Parti’ye oy veriyorum diye’ diyen veliyi de duydum, ‘anneannesine babaannesine bu seçimlerde Kuran’a el bastırarak belediye seçimlerinde Ferdi Zeyrek’e oy attırdı evladım’ diyeni de duydum. Ama ortak mesele sınava gireceğiz, kazanacağız sonra ne olacak? Esas sınav o zaman başlayacak diyorlar. Bir veli ‘esas sınav üniversiteyi bitirince’ diyor. ‘Karşımıza beş seçenek gelecek; işsiz kalma, KPSS’ye girme ama işsiz kalma, okuduğun bölüm dışında bir işte asgari ücretle çalışacaksın, yurtdışına gitmeye kasacaksın ya da hepsi’.
‘Ne eğitimde ne işte olan ev gençlerinin sayısı 4,7 milyona ulaştı’
Bir yandan Erdoğan iktidara geldiğinde küçümsediği, ‘bizden önce öğrenci kredisi 45 liracıktı biz onu 3 bin yaptık’ dediği krediyle hesap yaptık. 2002 yılında 45 liracıktı dediği krediyle öğrenci 255 tane simit alıyormuş; bugün 3 bin lira krediyle 150 simit alınıyor. 255 simit alan ve küçük görülen öğrenci kredisinden 150 simit alabilen KYK kredisine geldi öğrenciler. Bir buçuk çeyrek altın alan krediden bir gram altın alamayan duruma geldi öğrencilere verilen kredi. 15-29 yaş arasında ne eğitimde ne işte olan ev gençlerinin sayısı 4,7 milyona ulaştı. Bu rakam Avrupa Birliği ülkelerinde yüzde 10’un altında, Türkiye’de yüzde 30’un üzerine çıkmış durumda. Bu gençler anasından babasından harçlık almaya utanarak oturuyorlar. İşçiler, emekliler, çiftçiler geçinemiyorlar ve çocuklarının gözünün içine bakamıyorlar.”
Erdoğan’a ‘Önce demokrasi’ yanıtı
Cumhurbaşkanı’nın “İç cephe” vurgusuna değinen Özel, “Önce demokrasi” mesajı vererek, “Eğer siz iç cepheyi değil de iç avluyu, cezaevlerindeki iç avluyu güçlendirirseniz iç cepheyi asla güçlendiremezsiniz. Buradan ‘iç cephe’ diyenlere diyorum ki; önce demokrasi, önce adalet, ondan sonra gör bakalım ne kadar güçlü Türkiye. Diyorlar ki İsrail piyon. Ama arkasındaki ABD ve başındaki Trump. Biz İran’daki rejimi desteklemeyiz ama dünya sistemi gereği o ülkeye savaş ilanı o ülkeye bombardımanı da kabul etmeyiz. Elbette İran’a demokrasi gelmelidir. Ama İranlıların kararıyla gelmelidir, ABD’nin ya da İsrail’in müdahalesiyle değil” dedi. (ANKA, MA)