TBMM Başkan Vekili Sırrı Süreyya Önder, Genel Kurul’un açılışında yaptığı konuşmada su kaynaklarının korunmasına yönelik bir yasa teklifi hazırladığını duyurdu. Önder, yasa teklifini kişisel olarak sunmak istemediğini, tüm siyasi parti gruplarının ortak önerisi haline gelmesini arzu ettiğini belirtti.
“Biz parti adına yasa teklifi veremediğimiz için ben bir yasa teklifi hazırladım” diyen Önder, “Eğer grup başkanvekillerinin izni olursa, bunu kişisel bir teklif olarak değil, tüm partilerin katkısıyla ortak bir öneriye dönüştürebiliriz” dedi.
‘Nehirlerimizi içilebilir duruma getirmek insanlığın borcudur’
Önder, dünyada su krizinin giderek derinleştiğine dikkat çekerek, nehirlerin korunması için yeni hukuki düzenlemelerin gerekli olduğunu söyledi. “Dünyada artık nehirleri tekrar içilebilir duruma getirme çabaları var. Bu çabalar henüz sınırlı ama yaklaşan tehditler göz önüne alındığında, bu insanlığın çocuklara ve geleceğe borcudur” ifadelerini kullandı.
‘Anadolu’nun tüm nehirlerine tüzel kişilik tanıyalım’
Önder, yasa teklifinin içeriğine ilişkin olarak şunları söyledi: “Yeni Zelanda’da Whanganui Nehri, Kolombiya’da Atrato Nehri, Hindistan’da Ganj Nehri birer hukuk öznesi haline geldi. Nehirler kirletildiğinde ya da kurutulduğunda sadece su değil, bir yaşam kültürü yok oluyor. Biz de Anadolu’nun tüm nehirlerine tüzel kişilik tanımalıyız.”
Önder, bu uygulamanın Türkiye’deki mevcut yönetmeliklerin yetersizliğini de aşacağını ifade etti. “Su Havzalarını Koruma Yönetmeliği ya da alan başkanlıkları bu ihtiyaca cevap veremiyor. Her yıl kullanılabilir su havzalarının miktarı azalıyor” dedi.
‘Bu bir çevre meselesi değil, insanlık meselesidir’
Önder, “Bu yalnızca bir çevre meselesi değil, aynı zamanda bir insanlık onuru meselesidir. Nehirler yaşarsa biz de yaşarız” dedi. Türkiye’nin artık su yoksulu ülke kategorisinde değerlendirildiğine dikkat çeken Önder, bu nedenle su kaynaklarını korumanın geleceğe bırakılacak en önemli miraslardan biri olduğunu söyledi.
‘Yasa teklifini önümüzdeki hafta sunacağım’
Önder, yasa teklifini önümüzdeki hafta grup başkanvekillerine sunacağını açıkladı. “Bu çağrıyı sadece bir öneri olarak değil, ortak bir sorumluluk olarak değerlendirelim. Gelin, Anadolu’nun sularını hep birlikte koruyalım” dedi.
Konuşmasının sonunda Önder, alkışların kendisine değil, su konusunda duyarlılık gösteren tüm yurttaşlara ve sivil toplum örgütlerine yapılmasını istedi. “Bu konuda duyarlılığı ilk kez fark etmemi sağlayan Urla’da yaşayan Nihat Özdal’a ve tüm su savunucularına teşekkür ederim” dedi
