Sumud Filosu’na saldırıya dünyadan tepki: Açıklamalar ve protestolar

CGIL, İtalyan vatandaşlarının da bulunduğu filoya yapılan müdahale sonrası 3 Ekim Cuma için ülke çapında “genel grev” ilan etti. Ankara, İstanbul, Roma, Berlin, Atina, Barcelona, Meksiko, Bogota, Buenos Aires ve Montevideo’da gösteriler düzenlendi. Dünya liderlerinde de açıklamalar yapıldı.

Sumud Filosu’na saldırıya dünyadan tepki: Açıklamalar ve protestolar
Sumud Filosu’na saldırıya dünyadan tepki: Açıklamalar ve protestolar
Haber Merkezi
  • Yayınlanma: 2 Ekim 2025 11:31
  • Güncellenme: 2 Ekim 2025 11:34

İsrail donanmasının, Gazze’ye insani yardım götürmeyi amaçlayan Küresel Sumud Filosu’nu uluslararası sularda müdahalesine tepkiler sürüyor.

İtalya’nın en büyük işçi konfederasyonu CGIL genel grev çağrısı yaparken, Türkiye’den Avrupa’ya ve Latin Amerika’ya uzanan onlarca kentte binlerce kişi sokağa çıktı. Filotillanın bazı gemilerine el konuldu, gözaltılar ve olası sınır dışı süreçleri gündeme geldi; diplomatik temaslar hızlandı.

İtalya: CGIL’den ülke çapında genel grev çağrısı

İtalya’nın en büyük sendikal konfederasyonu CGIL, İsrail’in, aralarında İtalyanların da bulunduğu Küresel Sumud Filosu’na müdahalesini gerekçe göstererek 3 Ekim Cuma günü kamu ve özel sektör için tam gün ulusal genel grev ilan etti.

CGIL, bunun “anayasal düzene bir darbe” ve “Filistin halkıyla insani dayanışmayı engelleme” anlamına geldiğini savundu; grev süresince temel hizmetlerin yönetmeliklere uygun biçimde sürdürüleceğini açıkladı. Müdahalenin ardından Napoli’de istasyon kapatmalarla başlayan eylemler Roma, Milano, Floransa dâhil birçok kente yayıldı.

Türkiye: Ankara ve İstanbul’da gece boyu protestolar

Ankara’da ANFİDAP çağrısıyla ABD’nin Ankara Büyükelçiliği önünde toplanan grup “İnsanlığın onuru Sumud Filosu” ve “Gazze’ye özgürlük” sloganları attı.

İstanbul’da ise konvoylar İsrail’in İstanbul Başkonsolosluğu ve ABD’nin İstanbul Başkonsolosluğu önünde toplandı; geniş güvenlik önlemleri altında süren gösteriler gece geç saatlerde sonlandı.

Berlin, Atina, Barcelona’da kalabalıklar

Berlin Merkez Tren İstasyonu önünde yüzlerce kişi toplandı; polis güvenlik çemberi oluşturdu. Atina’da Dışişleri Bakanlığı önünde “Özgür Filistin” sloganları yükseldi. Barcelona’da da filoya ve Filistin halkına destek yürüyüşleri düzenlendi. Roma’da öğrenciler ve sendikacılar Termini İstasyonu çevresinde trafiği durdurdu; bazı metro istasyonları geçici olarak kapatıldı.

Latin Amerika: Meksika’dan Buenos Aires’e protesto zinciri

Meksika, Bogota, Buenos Aires ve Montevideo başta olmak üzere birçok kentte binlerce kişi sokaklara çıktı. Bogota’da göstericiler, iş dünyası örgütü ANDI önünde toplandı.

Buenos Aires’te “saldırının” kınandığı kalabalık eylemler yapıldı; Montevideo’da “Filistinlilerin özgürlüğü” sloganları atıldı. Meksika Dışişleri Bakanlığı önündeki protestoda, gözaltına alınan 7 Meksika vatandaşı dâhil tüm filo üyelerinin serbest bırakılması istendi; Adara gemisinin Meksikalı mürettebatı Arlin Medrano ve Sol Gonzalez, filonun “uluslararası sularda durdurulduğunu” videoyla duyurdu.

Uruguay’ın başkenti Montevideo’da ise Filistin’in özgürlüğü için sloganlar atan göstericiler, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun hapse atılmasını talep eden pankartlar taşıdı.

Almanya’da gözaltılar

Almanya’nın başkenti Berlin’de düzenlenen eyleme yaklaşık 300 kişi katıldı. . Ana tren istasyonu içerisinde başlayan protesto, polisin gelmesiyle tren garının dışında devam etti. Polis, tren istasyonunda sadece yolcuların kalabileceğini bildirerek, protestocuları içeriye sokmadı. Polis, aralarında Yahudilerin de bulunduğu bazı göstericileri gözaltına aldı.

Londra’daki protesto

Birleşik Krallık’ta da İsrail’in Sumud filosuna yönelik müdahalesi protesto edildi. Londra’da bir araya gelen eylemciler “Keir Starmer War Criminal” (Keir Starmer savaş suçlusu) pankartı taşıdı.

Tunus’ta protesto

Tunus’ta da İsrail ablukasını kırmak ve Gazze’ye insani yardım ulaştırmayı hedefleyen Küresel Sumud Filosu’na İsrail’in saldırısı protesto edildi. Mağrib Sumud Kafilesi’nin çağrısıyla başkent Tunus’un merkezinde yer alan Habib Burgiba Caddesi’nde toplanan göstericiler, İsrail’in Küresel Sumud Filosuna saldırısını protesto etti.

Libya’daki eylem

Libya’nın başkenti Trablus’ta da İsrail’in Sumud filosuna yönelik müdahalesi protesto edildi. Trablus’taki Cezayir Meydanı’nda toplanan çok sayıda Libyalı, Filistin ve Libya bayrakları taşıyarak İsrail’i protesto eden sloganlar attı. Eylemciler, “Denizin derinliklerinden özgürlük sabahı doğacak” ve “Küresel Sumud Filosu özgür halkların abluka altındaki Gazze’ye mesajı” yazılı dövizler taşıdı.

Öte yandan Sumud filosunun sosyal medya hesabından Kanada’da da protesto eylemi düzenlendiği aktarıldı.

Kolombiya ve Venezuela’da İsrailli diplomatlar sınırdışı edildi

Venezuela Dışişleri Bakanı Yvan Gil, Telegram üzerinden yaptığı açıklamada, İsrail’in “barışçıl ve sivil bir misyona” saldırdığını belirterek, müdahaleyi “korkakça bir korsanlık eylemi” olarak tanımladı. Gil, insani yardımların abluka altına alınmasının, sivilleri aç bırakarak yok etmeye yönelik sistematik bir savaş stratejisi olduğunu vurguladı.

Öte yandan Kolombiya Devlet Başkanı Gustavo Petro, İsrail’in filoya yönelik saldırısının ardından ülkedeki tüm İsrail diplomatlarını sınır dışı ettiklerini açıkladı. Petro, X hesabından yaptığı açıklamada, bu eylemin “uluslararası bir suç” olduğunu söyledi ve Netanyahu’yu dünya çapında yakalanması gereken bir suçlu olarak niteledi. Petro ayrıca, İsrail’e karşı dava açmayı değerlendirdiklerini ve uluslararası hukukçulardan destek beklediklerini duyurdu.

İran kınadı

İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İsmail Bekayi, İsrail’in Sumud Filosu’na yönelik saldırısını kınadı.

İran resmi haber ajansı IRNA’ya göre, Bekayi saldırıyı, “terör eylemi” olarak nitelendirdi.

Gazze halkına destek amacıyla yola çıkan Sumud Filosu’ndan övgüyle söz eden Bekayi, İsrail’in gemilere saldırısının uluslararası hukuku ihlal eden bir terör eylemi olduğunu belirtti.

Belçika

Belçika Dışişleri Bakanı Maxime Prevot, İsrail’in filoya saldırısı hakkında ABD merkezli X şirketinin sosyal medya platformundaki hesabından yaptığı paylaşımda, önceliklerinin filodaki Belçika vatandaşlarının güvenliğinin sağlanması ve kısa sürede ülkelerine dönmesi olduğunu belirterek Dışişleri Bakanlığının bu konuda çalışmalara başladığını aktardı.

İsrail’i deniz hukuku dahil uluslararası hukuka saygı göstermeye çağıran Prevot, “Belçika, bu filoya katılanlara yönelik riski vurgulamış ve amaçlarının asil olmasına rağmen herhangi bir tehlikeden kaçınmaları için onlara çağrıda bulunmuştu.” ifadesini kullandı.

İspanya

İspanya Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, “İspanya, İspanyol vatandaşlarının fiziksel bütünlüğüne ve haklarına saygı gösterilmesini talep ediyor. Küresel Sumud Filosu, barışçıl ve insani bir sivil toplum girişimidir.” ifadelerini kullandı.

Bakanlık bünyesinde Küresel Sumud Filosu için daimi izleme birimi oluşturulduğu, Dışişleri Bakanı Jose Manuel Albares’in filodaki diğer vatandaşların bağlı olduğu ülkelerdeki mevkidaşlarıyla telefon görüşmeleri yaptığı belirtilen açıklamada, İspanyol vatandaşlarına her türlü diplomatik ve konsolosluk korumasını sağlamak için tam bir seferberlik içinde çalışıldığı kaydedildi.

Açıklamada ayrıca, “İspanya, Gazze’deki savaşın sona ermesini, büyük çaplı insani yardım akışını, tüm İsrailli rehinelerin serbest bırakılmasını ve iki devletli çözümün uygulanmasını talep etmeye devam edecektir: Filistin ve İsrail, barış ve güvenlik içinde yan yana yaşayacaktır.” ifadelerine yer verildi.

Bask ve Katalonya’da faaliyet gösteren bazı siyasi partiler de Sumar ve Podemos’a benzer ifadelerle vatandaşlardan 2 Ekim’de sokaklara çıkıp, İsrail’i protesto etmelerini istedi.

Diğer yandan Filistin’e destek veren sivil toplum kuruluşları da, sosyal medya platformlarından “Mahallelerimizi Filistin bayrakları ile donatalım ve desteğimizi gösterelim, Filoya saldırdılar herkes sokağa” şeklinde ifadelerle, birçok kentte İsrail’e karşı gösteri yapılması için organizsyon yer ve saatlerini duyurdu.

Yunanistan

Muhalefetteki Radikal Sol İttifak (SYRIZA) Partisi Lideri Sokratis Famelos, yaptığı yazılı açıklamada, “Filistin halkına insani yardım götüren Küresel Sumud Filosuna yapılmakta olan saldırı, Netanyahu’nun katil ve terörist politikasının bir başka parçasıdır. İnsanlığa ve dayanışmaya yapılan saldırı uluslararası hukukun net bir şekilde ihlalidir. Ne hükümet ne de uluslararası toplum sessiz kalabilir.” ifadelerini kullandı.

Famelos, gönüllülerin yer aldığı gemilerden oluşan filonun, Gazze’deki çocuk ve sivillere yardım ulaştırana kadar desteğe ihtiyaç duyduğunu belirterek, İsrail’e yönelik sert yaptırımların ve gönüllülere tam koruma sağlanmasının da gerekli olduğunu kaydetti.

Yeni Sol Partisi Lideri Aleksis Hariçis de yaptığı yazılı açıklamada, “İsrail güçlerinin Küresel Sumud Filosu’na saldırısı hukuk dışı ve korkutucudur. Az önce Dışişleri Bakanı (Yorgos Yerapetritis) ile görüştüm. Kendisini bir kez daha, mantıklı olmaya davet ettim. Gemilerin Gazze’ye ulaşabilmesi, Yunan ekibin güvenliğinin garanti alınabilmesi için Yunanistan’ın müdahalede bulunmasını talep ettim. Yarın mecliste tüm demokratik muhalif partileri İsrail’in terör saldırısını kınamaya davet edeceğim. Meclis, Gazze’ye dayanışmanın ifade edildiği bir platform olsun.” ifadelerine yer verdi.

Hariçiş, tüm ülkede herkesi Küresel Sumud Filosu ve Filistin’e destek eylemlerine çağırarak, Küresel Sumud Filosu’ndaki aktivistlere hitaben “Birlikteyiz. Adaletin kazanması için sonuna kadar dayanışma.” vurgusunu yaptı.

Fransa

Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noel Barrot, “Gazze’ye giden Küresel Sumud Filosu İsrail makamları tarafından arama ve el konma işlemi ile karşı karşıya. Fransa İsrail makamlarını filodakilerin güvenliğini sağlamaya, konsolosluk koruması hakkını garanti etmeye ve en kısa sürede Fransa’ya dönmelerine izin vermeye çağırıyor.” ifadelerini kullandı.

Barrot, filodaki Fransız vatandaşlarının bölgeye seyahat etmemeleri konusunda uyarıldığını hatırlatarak, vatandaşlarının güvenliği için İsrail makamları ile iletişim halinde olduklarını kaydetti.

Fransa’nın bölgedeki önceliğinin ateşkes sağlanması, Hamas’ın elindeki esirlerin serbest bırakılması ve insani yardımların büyük ölçüde ulaştırılması olduğunu vurgulayan Barrot, filodakilerin taşıdıkları insani yardımları bölgedeki yardım kuruluşlarına teslim etmesini istedi.

Avrupa Parlamentosu

AP’deki Sol grup, İsrail ordusunun Küresel Sumud Filosu’na saldırısıyla ilgili yazılı açıklama yaptı.

Açıklamada, İsrail’in saldırısı sırasında aralarında Sol grup mensubu AP milletvekilleri Hassan ve Fourreau’nun da bulunduğu gemiyle canlı yayın bağlantısının kesildiği ve gemide bulunanların akıbetine ilişkin henüz bir bilgi alınamadığı belirtildi.

Mürettebatın güvenliğinden endişe edildiği belirtilen açıklamada, İsrail’e tüm alıkonulanların derhal serbest bırakılması çağrısı yapıldı.

Açıklamada Hassan’ın saldırıdan önceki son sözlerine şöyle yer verildi:

“Onlarca insani yardım gönüllüsü ve yurttaş tamamen yasal ve şiddet içermeyen bir görev yürütüyor. İsrail’in uluslararası sularda gerçekleştireceği herhangi bir gözaltı, deniz hukuku ve insancıl hukuk da dahil olmak üzere uluslararası hukukun ağır ihlali anlamına gelir.”

İrlanda

İrlanda Cumhurbaşkanı Michael Higgins yaptığı yazılı açıklamada, Orta Doğu’ya barış getirme taahhüdüyle birçok ülkenin geçen haftalarda Filistin Devleti’ni tanıdığını hatırlattı.

Gazze’ye insani yardım taşıyan Küresel Sumud Filosu’nda 40’tan fazla ülkeden yaklaşık 500 aktivist bulunduğuna değinen Higgins, “Çaresizce yardıma ihtiyaç duyan insanlara ulaşmayı hedefleyen bir filonun engellendiği bir durumda, bu taahhüde ne olduğunu sormamız gayet mümkündür.” ifadelerini kullandı.

Higgins, filodakilerin güvenliğinin herkes için bir endişe konusu olduğunu belirterek, “Gazze ve Batı Şeria, Filistin Devleti’nin parçasıdır. Filo, insani misyonunu işgal altındaki o topraklarda gerçekleştirecek.” vurgusunu yaptı.

Gazzeliler için Gazze’deki bazı bölgelere girişin tehlikeli olduğunu anımsatan Higgins, bunun sivillerin durumunu daha da zorlaştırdığını ifade etti.

Higgins, “Uluslararası hukukun artık açıkça kabul edilen ihlalleri ve Uluslararası Kızılhaç Komitesinin Gazze’deki sivil halka yönelik faaliyetlerini durdurmak zorunda kalmasıyla birlikte tüm bu gelişmeler bütün dünyayı alarma geçirmelidir.” değerlendirmesinde bulundu.

Avrupa Birliği’ne (AB) üye ülkelerinden mevkidaşlarıyla gelişmeleri ele aldıklarını kaydeden İrlanda Başbakan Yardımcısı, Dışişleri ve Savunma Bakanı Simon Harris, “Bu geceki haberler oldukça endişe verici. Küresel Sumud Filosu, korkunç bir insani felakete ışık tutmayı amaçlayan barışçıl bir görevdir.” görüşünü paylaştı.

Harris, uluslararası hukuka uygun davranılması ve filodakilere de uluslararası hukuka uygun muamele edilmesi gerektiğini vurguladı.

İrlanda Dışişleri Bakanlığı da “Filonun engellendiğinden haberdarız ve filodaki İrlandalılarla temas halindeyiz. İrlanda vatandaşları önceliğimiz olmaya devam ediyor.” açıklamasında bulundu.

Olaydan doğrudan etkilenenlere ve ailelerine destek verileceğine işaret edilen açıklamada, “Etkilenen vatandaşları olan diğer AB üye ülkeleriyle birlikte Tel Aviv’deki büyükelçiliğimiz ilgili makamlarla iletişim halindedir.” ifadesine yer verildi.

İsrail’in el koyduğu gemideki İrlandalı senatör: Rızam dışında kaçırıldım

Öte yandan İsrail’in yasa dışı şekilde ele geçirdiği filodaki Spectre gemisinde yer alan İrlandalı senatör Chris Andrews’ün partisi Sinn Fein, Andrews’ün bir görüntüsünü paylaştı.

Görüntülerde Andrews, “Merhaba. Benim adım Chris Andrews. İrlandalıyım. Eğer bu videoyu izliyorsanız İsrail işgal güçleri tarafından rızam dışında kaçırıldım demektir.” ifadelerini kullandı.

Andrews, “İnsani misyonumuz tamamen şiddetten uzak ve uluslararası hukuka uygundur. Hükümetimizden benim derhal serbest bırakılmamı isteyin.” açıklamasında bulundu.