Suriye Kadın Meclisi, kadınların siyasi, kültürel ve toplumsal katılımını güçlendirmek amacıyla Süveyda’da bir araya geldi.
“Krizleri Aşabilecek Bilinçli Bir Toplum İnşa Etmek İçin Kadının Siyasi, Kültürel ve Sosyal Katılımı” başlıklı panelde, kadınların barış inşası ve karar alma süreçlerindeki rolü ele alındı.
Panele çok sayıda kadın aktivist ve sivil toplum temsilcisi katıldı. Katılımcılar, kadının toplumsal yaşamın her alanında etkin olmasının gerekliliğini, özellikle siyaset, barış ve adalet süreçlerindeki katkısını tartıştı. Toplantıda, kadınların farklı toplumsal kesimler arasında köprü kurma becerisine vurgu yapılarak, sivil barışın sağlanmasında kritik rol oynayabilecekleri ifade edildi.
‘Farklı görüşleri bir araya getirip çözümler üretebiliriz’
Katılımcılardan Ranya Zehruddin, kentte yaşanan zor dönemi aşmak için diyalog kültürünün önemine dikkat çekerek, “Kadın toplumda aklın ve barışın sesi olabilir. Farklı görüşleri bir araya getirip sevgi ve iş birliğiyle çözümler üretebiliriz” dedi.
‘Kadını güçlendirmek, toplumu güçlendirmektir’
“Birlikte Suriye İçin” grubundan gönüllü Basma Kar’una, bu tür toplantıların ilham verici olduğunu söyleyerek şöyle konuştu:
“Toplumumuzda kadının rolünü daha fazla desteklememiz gerekiyor. Kadına yetki ve imkan tanımak, tüm toplumu güçlendirmektir. Biz kadınlar birbirimizi desteklemeli, dayanışma içinde olmalıyız. Gerçek değişim ancak bu şekilde mümkün.”
Gusina Salah, Sivil Farkındalık ve Kadın Güçlendirme Derneği üyesi olarak, kadının güçlenmesinin aileden başlayıp karar mekanizmalarına kadar uzandığını ifade etti. Gusina Salah, “Kadın bilinçli düşündüğünde ve sorumlulukla davrandığında toplum için örnek olur. Doğru iletişim ve davranış, toplumda olumlu bir dönüşüm yaratabilir” dedi.
Hakların güvence altına alınması için çağrı
Toplantının sonunda, katılımcılar kadınlar arasında birlik ve dayanışmanın güçlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Kadınların siyasal ve toplumsal alanda eşit temsile sahip olması, karar alma mekanizmalarında yer alması ve haklarının güvence altına alınması çağrısında bulunuldu. Ayrıca, bu tür diyalog oturumlarının devam etmesinin, barış kültürünün yaygınlaşması ve adaletin sağlanması açısından büyük önem taşıdığı ifade edildi.