Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, Meclis’te partisinin grup toplantısına gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunuyor. Artan savunma ve güvenlik harcamalarını eleştiren Tülay Hatimoğulları “Savaş sıradanlaştırılmaya çalışılıyor” diye kaydetti.
Suriye’de kiliseye yapılan saldırıya tepki gösteren Tülay Hatimoğulları, bu saldırılara karşı önlem alınması gerektiğini belirtti.
İsrail-İran çatışmasına da dikkat çeken Tülay Hatimoğulları, İsrail ile İran savaşının sadece iki ülke arasında yaşanan savaş olmadığını söyledi.
Söz konusu savaşın küresel sistemin kendi dengelerini kurmakla ilgili olduğunu belirten Tülay Hatimoğulları, “Ne yazık ki küresel nabız barış ritmiyle değil savaşın çılgın temposuyla atıyor. İşte bütün bunlar güç dengelerinin ticaret savaşlarının etnik ve mezhepsel gerilimlerin yeniden yeniden bir çatışma sebebi olmasının önünü açıyor” diye belirtti.
‘Savaş sıradanlaştırılmaga çalışılıyor’
Tülay Hatimoğulları sözlerini şöyle sürdürdü: “Hepsi savaşın zeminini hazırlıyor ve savaşı körüklüyor. G-7 Zirvesi’nde ve NATO’nun artan savaş harcamaları taleplerinde bizlere neyi gösteriyor? Sadece Türkiye değil, Ortadoğu değil, bütün dünya ülkelerini yakından ilgilendiren gelişmeler bunlar. Ahmed’in, Fatima’nın, Rojda’nın, Hans’ın, Robert’in, yani bütün dünya yurttaşlarının, insanlarının doğrudan emeğini sömürmek üzerine kurgulanmış ve bu emeğin sömürüsü ile yaşam hakkının sömürüsü üzerine kurgulanmış bir savaşlar silsilesi ile karşı karşıyayız. Her şeye güvenlik gözlüğünden bakılıyor. Oysa bunun anlamı; daha fazla sosyal, siyasal felaket ve daha fazla açlık ile huzursuzluktur. ‘Güvenlik’ denilerek savaşın dehşeti bizlerin gözünde sıradanlaştırılmaya çalışılıyor.
En ağır bedeli halklar ödüyor
Bu çatışma iki devlet arasında basit bir kavga değil. Emperyalizmin paylaşım savaşında bölge yeniden dizayn edilmek isteniyor. Soğuk savaş sonrasında bir yeni dünya düzeni kurulmuştu. Ancak şu an 3. Dünya savaşına gebe olan yaşadığımız bu süreç bize yeni dünya düzeninin yıkılmaya başlandığını ve yeni bir dünya düzeninin inşa edilmeye çalışıldığını gösteriyor. Bütün bunlar, Emperyalist güçlerin jeopolitik satranç tahtasında oynadıkları acımasız oyunla yapılıyor. Ve bunların en ağır bedelini halklar ödüyor.”
Ayrıntılar geliyor…