• Ana Sayfa
  • Ekoloji
  • Tülay Hatimoğulları: Bu iktidar leblebi dağıtır gibi maden ruhsatı dağıtıyor

Tülay Hatimoğulları: Bu iktidar leblebi dağıtır gibi maden ruhsatı dağıtıyor

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, Muğla’da düzenlenen “Toprağımızı Vermiyoruz” mitingine katılarak Anayasa Mahkemesi’ne çağrıda bulundu.

Tülay Hatimoğulları: Bu iktidar leblebi dağıtır gibi maden ruhsatı dağıtıyor
Tülay Hatimoğulları: Bu iktidar leblebi dağıtır gibi maden ruhsatı dağıtıyor
Haber Merkezi
  • Yayınlanma: 28 Eylül 2025 22:45
  • Güncellenme: 28 Eylül 2025 22:46

Muğla’nın Menteşe ilçesinde, 30 ilden yurttaşların oluşturduğu “Toprağımızı Vermiyoruz Platformu”, zeytinliklerin madencilik faaliyetlerine açılmasını da öngören yasayı protesto etmek için “Haklarımızdan Vazgeçmiyoruz, Toprağımızı Vermiyoruz” mitingi düzenledi.

Mitinge katılan DEM Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları yaptığı konuşmada, iktidarın başta Muğla olmak üzere Türkiye’nin dört bir yanına göz diktiğini söyleti. İktidarın, “Vahşi kapitalizm ve emperyalist sisteme adeta uşaklık eden bir enerji politikası yürüttüğünü” vurgulayan Hatimoğulları, şöyle konuştu:

“Mecliste çıkan yasalar bu ülkede bugüne kadar çıkan en zalim yasalar. En son çıkan torba yasaya karşı parlamentodaki bütün muhalefet partileri olarak bir yürek olduk, tek imza olduk ve Anayasa Mahkemesi’ne başvurduk. Bu işgal yasasını, parsel parsel ülkeyi satmak isteyenleri AYM’ye hep beraber şikayet ettik. Biz buradan Muğla’dan AYM’ye bir kez daha sesleniyoruz: Türkiye’nin yarısından fazlasının itiraz ettiği bu yasaya hayır demenizi, veto etmenizi bekliyoruz. Bu iktidar adeta leblebi dağıtır gibi maden ruhsatı dağıtıyor. Bugün Milas’ta, Akbelen’de yaşananlar ne yazık ki Türkiye’nin dört bir yanında yaşanıyor. Türkiye’nin dört bir yanında her yeri tarumar eden bu iktidara bağlı olan yerli ve yabancı birçok şirket Muğla’yı hallaç pamuğuna çevirdiği gibi Muğla’nın 48 köyünü yaşanmaz hale getirmek üzere oldukları gibi aynı şekilde Şırnak’ta da ağaç kesiyorlar. Geçtiğimiz günlerde Şırnak Besta’da Türkiye’deki birçok doğa ve çevre mücadelecisiyle, ekolojistle birlikte bizler ağaçlar kesilmesin diye hep beraber nöbet tuttuk. Muğla’dan Besta’ya, Besta’dan Muğla’ya bizler işte bu mücadele köprüsünü en güçlü şekilde örgütleyebilirsek ancak bu şirketleri koruyan iktidara böyle geri adım attırabiliriz. Bundan hiç şüphemiz yoktur.”

Yaşanan sürece de işaret eden Tülay Hatimoğulları, şöyle devam etti:

“Bizler barış, demokratik toplum derken tam da bugün konuştuğumuz konuları kastediyoruz. Barış sadece silahların susması demek değildir. Barış ağaçla, suyla, toprakla barışmaktır. Barış sadece iki insanın birbiriyle barışması değil. Barış, bu yeryüzünde canlı cansız bütün varlıkların yaşam hakkını savunmak demektir. Bizler barışı inşa ederken aynı zamanda doğamıza sahip çıkarak barışı inşa edeceğiz. Doğamıza sahip çıkamazsak bu ülkede gerçek ve kalıcı bir barıştan bahsetmek mümkün değildir. Bizler Besta’dayken bir ‘barış anası’ şunu söyledi: ‘Barış istiyorsanız önce ağaçla barışın. Biz kentlerimizde baraj değil, barış istiyoruz’ dedi. Bu mücadele uzun ve meşakkatli bir mücadele, hepimiz farkındayız. Bu iktidar, iktidara geldiği günden bugüne kadar ağacın yeşilini, doların yeşili olarak gördü. Bu iktidar, iktidara geldiği günden bugüne kadar ‘sudan nasıl kar elde edebilirim’ diye baktı. Bu iktidar uluslararası anlaşmaların başında nükleer silah anlaşmaları, nükleer enerji anlaşmalarına gidip imza attı. Bu iktidar parlamentoda Paris İklim Anlaşmasını imzaladığı gün Rusya’ya, Putin’e ‘gelin Mersin’deki nükleer santral yetmez, yenisini inşa edin’ diyen bir iktidar. Kısacası bu iktidar her şeye para gözüyle bakan, yurttaşını yok sayan ve bütün canlıları, varlıkları yok sayan bir iktidar. Bizler bu iktidarın bu politikalarına hep beraber ‘hayır’ diyoruz. Bizler işgal etmek istedikleri topraklarımızı veremeyeceğiz. Bizler kesmek istedikleri ağacımızı kestirmeyeceğiz. Bizler ne olursa olsun taşımıza, toprağımıza, ağacımıza, suyumuza, zeytinimize, mandalinamıza sonuna kadar hep beraber sahip çıkacağız.” (ANKA)