TÜSİAD Genel Kurulu’nda, enflasyonla mücadelenin hızlandırılması, hukukun üstünlüğünün tesis edilmesi ve ekonomik reformların hayata geçirilmesi gerektiği vurgulandı. TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan, iş dünyasının zorluklar içinde olduğunu belirterek, “Hem sanayici mutsuz hem çalışanlar. Hem büyük işletmeler zorlanıyor hem KOBİ’ler. Peki kimin yüzü gülüyor?” diye sordu. TÜSİAD YİK Başkanı Ömer Aras ise kamunun da vatandaşlarla eşit düzeyde kemer sıkması gerektiğine dikkat çekerek, “Devletin bütçe disiplinine uyması, kamuda tasarrufu artırması gerekiyor” dedi.
‘Ekonomide her şey yolunda değil’
TÜSİAD Genel Kurul Toplantısı’nda, ekonomi, hukuk ve dış politika alanlarında değerlendirmeler yapıldı. TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan, ekonomide Mehmet Şimşek’in programına destek verdiklerini ancak her şeyin yolunda olmadığını söyledi.
Turan, “Enflasyonla mücadelede daha hızlı sonuç alınmalı, yoksa stres birikiyor ve maliyet katlanılamaz hale geliyor” diyerek, ekonomideki zorlukların hem girişimciler hem de çalışanlar için büyük bir yük oluşturduğunu vurguladı.
Sanayicinin ve ihracatçının zorlandığını belirten Turan, “İthalatın cazibesi artıyor. Hammaddesini daha ucuza alan, krediyi daha düşük faizle bulan rakiplerle nasıl rekabet edebiliriz? Verimlilik farkı bu açığı kapatmaya yeter mi?” ifadelerini kullandı.
Turan ayrıca, “Nüfus artış hızının dramatik biçimde azalması, verimlilikte çok daha büyük bir artışı gerektiriyor. Çalışan sayısı artmadan, nitelik yükselmeden, verimlilik hızlanmadan, katma değer artmadan nasıl büyüyeceğiz?” diye sordu.
‘Kamuda tasarruf şart’
TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Ömer Aras, ekonomik reformların sürdürülebilir olması için bütçe disiplinine uyulması ve kamuda tasarrufun artırılması gerektiğini belirtti.
Aras, konuşmasında şu ifadeleri kullandı:
“Kamunun da vatandaşlarla eşit düzeyde kemer sıkması şart. Gelir dağılımındaki eşitsizlik artıyor. Yüksek enflasyon aslında bir vergidir. Serbest piyasa koşulları işlemeli, ihalelerde ve kredilerde eşitlik ilkesi gözetilmelidir.”
Aras, hukukun üstünlüğü ve bağımsız yargının güven ortamını tesis etmek için kritik olduğunu belirterek, “Bu iki reformu başarırsak, diğer tüm reformlar kolaylıkla gerçekleşecektir” dedi.
‘Hukukun üstünlüğü olmadan sorunlar çözülmez’
TÜSİAD Genel Kurulu’nda hukukun üstünlüğüne vurgu yapan Orhan Turan, adalet sistemine olan güvenin sarsılmasının ekonomiden toplumsal barışa kadar her alanda sorunlara yol açtığını belirtti.
Turan, şunları söyledi:
“Gündem çok ağır. Hangi birisini sayayım.
Depremlerde, yangınlarda, iş kazalarında çok sayıda vatandaşımızı kaybediyoruz. Demek ki, hata, suistimal ve kayırmacılık çok yaygın.
Eleştirel ifadelere ve habercilik faaliyetlerine açılan soruşturma haberleri, çok sıklaştı.
10 küsur sene önceki olaylara, şimdi yeni soruşturmalar açılıyor.
Tutuklu milletvekillerine, siyasi parti liderlerine ve belediye başkanlarına sürekli yenileri ekleniyor.
Disiplinsizlik suçuyla teğmenler hakkında ihraç kararı alınıyor. Fakat, deprem, yangın taciz, kadın cinayeti, iş kazası, gibi kamuoyunda infial yaratan nice olayda, ya suçlular bulunmuyor ya da kısa sürede serbest kalıyorlar. Kamuoyu vicdanında suç ve ceza arasında orantısızlık kanaati oluşuyor.
İster seçimle, ister atamayla gelen kamu görevlilerinin görevlerinden alınmasının, yeni örneklerine şahit oluyoruz.
Üstelik, yeni yasal düzenlemelerle, kamu görevlilerinin Devlet Denetleme Kurulu tarafından görevden alınması ve TMSF’nin şirketlere kayyum olarak atanması mümkün oluyor.
Yolsuzluk, dolandırıcılık, karaborsa haberlerinin ardı arkası kesilmiyor.
Suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, galiba artık şirket kurmaktan daha kolay.
Kadın cinayetlerinin de, çocuk tacizlerinin de sonu gelmiyor.
Nedir bu tırmanma? Biz niye bu hale geldik?
Hangisini ele alsak günlerce, belki de aylarca konuşmak gerekiyor.
Tüm bu sorunların arkasında, hukuka olan güvenin sarsılması var.
Hep söyledik. Hep söyleyeceğiz. Modern devletin temelinde hukukun üstünlüğü vardır. Tüm vatandaşlar kanun önünde eşittir. Devlet de hukukla bağlıdır. Her kademede yönetim keyfi değil, hukuk kurallarına göre yapılır. Burada sorun varsa her yerde sorun çıkar. Hukuka güven kalmazsa güvensizlik, istikrarsızlık ve belirsizlik her yere sirayet eder. Sistemik risk oluşur. Günü kurtarmak mümkün olsa da yarınlar tehlike altına girer.”
‘Dünyadaki dönüşümü yakalayamazsak rekabet gücümüzü kaybederiz’
Turan, iklim değişikliği, teknolojik dönüşüm ve küresel ticaret savaşlarına karşı hazırlık yapılması gerektiğini belirterek, Türkiye’nin dünyadaki büyük değişimi kaçırma riski taşıdığını söyledi.
“Dünyada büyük bir değişim yaşanıyorken, önümüzde bir sıçrama fırsatı olduğunu görüyoruz. Ama enerjimiz boşa gidiyor. Dünyadaki değişimi yakalayamıyoruz” diyen Turan, Türkiye’nin zaman kaybetme lüksü olmadığını vurguladı.
Sanayiye mutlaka nefes aldırılması gerektiğini belirten Turan, yatırım, üretim ve ihracatın desteklenmesi gerektiğini söyledi. “Dünyadaki dönüşümü yakalayamazsak rekabet gücümüzü kaybederiz” diyerek, yapısal reformların hayata geçirilmesi çağrısında bulundu.
