• Ana Sayfa
  • Gündem
  • ‘Yenidoğan çetesi’ davasında ikinci duruşma görüldü

‘Yenidoğan çetesi’ davasında ikinci duruşma görüldü

İkinci duruşmada tutuksuz yargılanan bazı doktorlar ve hastane yöneticileri dinlendi. Duruşmaya yarın 9.30’da devam edilecek.

‘Yenidoğan çetesi’ davasında ikinci duruşma görüldü
‘Yenidoğan çetesi’ davasında ikinci duruşma görüldü
Haber Merkezi
  • Yayınlanma: 26 Kasım 2024 10:47
  • Güncellenme: 26 Kasım 2024 19:36

Haksız kazanç sağlamak için bebeklerin ölümüne neden oldukları iddiasıyla yargılanan yenidoğan çetesi davasında 22’si tutuklu 47 sanığın yargılanmasına İstanbul Bakırköy Adliyesi’ndeki Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nde, bugün ikinci duruşmayla devam ediliyor.

İkinci duruşmada tutuksuz yargılanan bazı doktorlar ve hastane yöneticileri dinleniyor.

İstanbul’da yeni doğan bebekleri anlaşmalı özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine sevk ederek, haksız kazanç sağlayan ve kusurlu davranışlarda bulunarak bazı bebeklerin ölümlerine neden olan Fırat Sarı ve İlker Gönen’in aralarında bulunduğu 22’si tutuklu 47 sanığın yargılandığı davada ikinci duruşma saat 11:00’de başladı.

18 Kasım’da başlayan davanın 6 gün süren ilk duruşmasında 22 tutuklu sanık savunmasını yapmıştı. Sanıklar, usulsüzlükle ilgili bazı iddiaları kabul ederken, kasten öldürme gibi suçlamaları reddetmişti. Ara kararını açıklayan mahkeme, bütün tutuklu sanıkların tutukluluk halinin devamına karar vermiş ve duruşmayı bugüne (26 Kasım) ertelemişti. Mağdur ailelerin çoğunun müdahillikleri, “iddianamede yer almamaları” nedeniyle kabul edilmemişti.

İstanbul’da gerek olmadığı halde özel hastanedeki yoğun bakım ünitesine yatırılan 12 bebeğin ihmalden öldüğü iddiasına ilişkin olarak Büyükçekmece Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma başlatılmış, soruşturmayı yürüten savcı Y.E. ise makamında tehdit edilmişti. Olayın ortaya çıkması kamuoyunda infial yaratırken, 22’si tutuklu, 47 şüpheli hakkında Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından iddianame hazırlanmıştı.


Bugün tutuksuz sanıkların savunmaları alınıyor. Halime bebeğin ölümüyle ilgili iddialara yanıt veren tutuksuz sanık hemşire Ecem Koç, “Çok kötü durumda bir bebekti, entübeydi. Doktor olmadığı için bebeğe müdahaleyi hemşireler olarak yaptık.” diyerek kendini savundu. Fırat Sarı’nın epikrizleri değiştirmesini istediğini ileri süren tutuksuz yargılanan hemşire Serenay Şenkalaycı, “Kabul etmedim, yönetime de söyledim.” dedi.

11:00 Hemşire Ecem Koç: Suçlamaları kabul etmiyorum

Suçlamaları kabul etmeyen hemşire Ecem Koç, “İşletme konusu nedir bilmiyorum, burada öğrendim. Kimseyi tanımıyorum, örgüt mensubu değilim. Sadece Fırat Sarı ve Bahar Kanık’ı tanıyorum.” dedi.

Halime bebeğin ölümüyla ilgili iddialara yanıt veren Koç, “Çok kötü durumda bir bebekti, entübeydi. Yapmam gereken her şeyi yaptım bebekle ilgili. Adrenalini ve CPR’ını yaptım, geri dönmedi bebek. Doktor olmadığı için bebeğe müdahaleyi hemşireler olarak yaptık. Normalde doktor bey Esenyurt’tan geliyor. Geliyorum dedi. Genelde tüm doğumlara, müdahalelere yetişir. İlk defa böyle bir durumla karşılaştık. Ex saati değiştirildi mi değiştirilmedi mi bilmiyorum.” diyerek kendini savundu.

Fırat Sarı ile arasındaki para trafiğine ilişkin iddialara da yanıt veren Koç, “Fırat Hoca’ya kendi cebimden kıyafet almıştım. Sonra o iadesini yaptı. Bir bebeğe eşya aldık. Onun iadesini yaptı. Ticari bir şey yok. Aldığım şeylerin geri ödemesini yaptı.” diye konuştu.

11:25 Son çare olarak kafadan damar yolu açarız

Bahar hemşire ve Fırat Sarı arasında geçen “Kafasından dopamin vermeyin, yaşayacaksa yaşar” tapesi sorulan Koç, “55 günlük bir bebek zor bir bebek. Artık damar yolları kalmadı. Son çare olarak kafadan damar yolu açarız. Çok zor açtık. Damar yolu etkin çalışıyordu. Dopamin küçük damarları zedeleyen bir ilaç. O yüzden kafadan verilmesi tercih edilmez. Fırat Sarı CPR’a gerek yok demişti önceden, çünkü çok yoğun beyin sekeli kalmıştı. Ama biz yaşamla bağdaşmasa da müdahalemizi yaptık.” yanıtını verdi.

Fırat Sarı’nın çalışma saatleriyle ilgili soruya yanıt veren Koç, “Belli bir saati yoktu. Halime bebekle her gün ilgilendi. Doktor o gün o saatte ihyiyacı olduğunda olmadıktan sonra her gün gelip bakmış olsa da benim için sıfırdır.” dedi.

CPR kalp masajı: Kalp durması sonrasında normal solunumu sağlamak için, akciğerlerde hava yollarının temizlenmesi, suni solunumun ağızdan ağıza yapılması ve göğüse basınç uygulanarak kalp masajı yapılmasını içeren acil bir hayat kurtarma tekniğidir.

11:50 Başka hastanede hasta bakma iddiası

Ecem Koç’tan sonra tutuksuz sanık Dr. Mehmet Salih Kara’nın savunmasına geçildi.

Kara, daha önce savunma yaptığını ve ekleyeceği bir şey olmadığını söyledi.

Mahkeme Başkanı’nın “Silivri Kolan Hastanesinde başka bir doktorun kaşesini kullanarak hasta bakmışsın?” sorusuna yanıt veren Kara, “Böyle bir şey yok. Çam Sakura’da asistanlık eğitimim devam ediyordu, çok yoğundum. Buna vaktim olmazdı. Konuşma olarak yapmış olabilirim ama eylem olarak gerçekleştirmedim.” diye konuştu.

12:25 Uzman raporu gerçeği yansıtmamaktadır

Savunmasına geçilen Avcılar Hospital Hastanesi’nde sorumlu yenidoğan hemşiresi olarak görev alan ve tutuksuz yargılanan Serenay Şenkalaycı’nın işletme meselesini bilmediğini öne sürdü.  Şenkalaycı, “Ben Medisense’den para aldım. Ek mesaim nedeniyle aldım. Aldığım para emeğimin karşılığıdır” dedi.

Uzman doktorların değiştiğini söyleyen Şenkalaycı, İlker Gönen’in danışman doktor olarak görev yaptığını belirtti.

İlker Gönen’in “ex olacaksa olsun” tapesi hakkında konuşan Kara, “Kamu vicdanını rahatlatmak istiyorum. Bebek çok kötü durumda doğdu. Yoğun bakıma aldık. Müdahale etmeye başladık. Ben İlker Gönen’i görüntülü aradım. Doktora önerilerde bulundu. Bebeğe müdahalenin sonunda 45.-50.dakikasında aradım. Bize bebeğe müdahaleyi bırakın demedi. Müdahaleye devam edin dedi. Bu tapelere doğru şekilde yansıtılmamış. Dr. Zeki Ötünç hastanın başındaydı hiç ayrılmadı.” dedi.

İlker Gönen’in 20 dakika daha CPR yapılmasını istediğini ileri süren Şenkalaycı, “Normalde 45 dakikadır müdahale süresi. Bize 20 dakika daha yapmamızı ve bunu da resmi olarak göstermemizi istedi.” diye konuştu.

Mahkeme başkanının “Uzman raporunda bebeğe pasif ötenazi yapıldığı yazıyor” sözleri üzerine hemşire Şenkalaycı, “Uzman raporu gerçeği yansıtmamaktadır. 1,5 saat CPR uygulanan hastaya nasıl pasif ötenazi yapılmış olabilir.” iddiasında bulundu.

Tapelerde yer alan “Faturası bana kesilecek” konuşması sorulan Şenkalaycı, “Hemşire gözlem formlarını ben yapıyordum. O gün yoğunluğum nedeniyle kontrol edemedim, bazı hemşireler gözlem notlarını eksik yazmış. Bunun hesabını bana soracaklarını düşündüm.” diyerek kendini savundu.

Fırat Sarı’nın epikrizleri değiştirmesini istediğini ileri süren Şenkalaycı, “Kabul etmedim. Bu usulsüzlüktür yapmadım, yönetime de söyledim.” diye konuştu


14:00 Duruşma verilen aranın ardından yeniden başladı

Tokluoğlu bebeğin ölümüyle ilgili suçlanan Avcılar Hospital Başhekimi Prof. Dr. Fetin Rüştü Yıldız “Bebek anne karnındayken ciddi anomali tespit edilmiş, bebeğin kaybedilebileceği aileye söylenmiştir. Bebeğin alınması önerilmiş, aile kabul etmemiştir.” diyerek kendini savundu.

Uzman raporundaki ötenazi ibaresinin hatalı olduğunu ileri süren Yıldız, “Eksik inceleme yapılmıştır.” dedi.

Yıldız sözlerini şöyle sürdürdü:

“Başhekim olsam da uzmanlığım olmayan bir sürece dahil olamam. Başhekim olmam hastanedeki her hastaya müdahale edebilmem anlamına gelmiyor, bu mümkün değildir. Bilirkişi raporunda incelendiği halde dikkat edilmeyen şey bebeğin anne karnındaki risk durumudur. Tape kayıtları dikkate alınarak ötenazi tanımlaması yanlıştır.”

İddianamede ölüm oranlarının arttığı iddiasına ilişkin konuşan Yıldız, “2020-2024 hastanemizdeki ölüm oranı son 5 yılın ortalaması yüzde 2.2’dir. Örneğin Konya Meram Tıp Fakültesi’nde ölüm oranı yüzde 5’tir” dedi.


‘Sembolik olarak başhekimim’

Bütün suçlamaları reddeden tutuksuz sanık Bağcılar Medilife Başhekimi Dr. Cafer Akdur, “Ölümlerde ihmalim yok. Ben yenidoğan doktoru değilim, çocuk doktoruyum.” sözleriyle savunmasına başladı.

Fırat Sarı ve İlker Gönen’i tanımadığını ileri süren Akdur, “Ben anlaşma imalamadım.Muhtemelen hastane sahipleri imzaladı” dedi.

Öykü, Havvanur ve Ayaz bebeklerin ölümleriyle ilgili suçlanan Dr. Akdur, yenidoğan yoğun bakımını da kimin işlettiğini bilmediğini ileri sürdü.

Hastanede hiçbir yetkisi olmadığını ileri süren Akdur, “Sembolik olarak 1 yıldır başhekimim. Ben aslında başta kabul etmedim. İdare et dediler” diye konuştu.

Savcının “Ölen bebeklerle ilgili meraktan da mı birşey sormadın?” sorusuna yanıt veren Akdur, “Hayır efendim, ölüm belgesini getiriler, imzalarım.” dedi.


16:20 Hemşire: Hiçbir nöbetimde çocuk doktoru görmedim

Duruşmada altıncı tutuksuz sanık hemşire Tuğba Özkaynak’ın savunmasına geçildi. Özkaynak, görevinin bebeğin durumu neyse onu yazmak olduğunu söyledi.

Sanık hemşireye, bir diğer sanık Çağla Durmuş’un “Bebeği entübe göster.” tapesi soruldu.

Özkaynak şu yanıtı verdi: “Ben sadece ‘tamam, tamamdır’ diyorum. Entübe olmayan bir bebeği entübe göstermedim.”

Özkaynak, bebeklerle ilgili gece saatlerinde bir gelişme olduğunda Çağla Durmuş’u, Durmuş’a ulaşamazsa İlker Gönen’i aradığını anlattı.

Sanık hemşire, hiçbir nöbetinde çocuk doktoru görmediğini de söyledi.

Hemşire takip formlarında oynama yaptıklarını itiraf eden Özkaynak, “Sizin yoğun bakımda müdahale etme yetkini var mı?” sorunua, “Entübasyon ve CPR yapabilirim.” yanıtını verdi.


17:45 Duruşmaya yarın devam edilecek

Duruşmada yedinci tutuksuz sanık Tıbbi Sekreter Sümeyye Özdemir’in savunmasa geçildi.

Epikriz yazmadığını ifade eden Özdemir, doktorların bilgisayar kullanımı iyi olmadığı için onların söylediğini, kendisinin ise yazdığını söyledi.

Özdemir, tıbbi bilgisi olmadığı için bebeklerle ilgili süreçte devreye girmediğini dile getirdi. Özdemir, “Görevim hastaların yatışını sağlamak, taburculuk bilgilerini düzenlemek, sisteme girecek bilgiler girmek, hasta dosyasının arşive teslimi ve doktorun talimatıyla doktorun istediği şekilde epikrizin yazmak” dedi.

Özdemir’e hemşire takip formu ile epikrizlerin uymadığına dair tape kaydı soruldu. Özdemir “Bir iletişim hatası olmuş” şeklinde yanıt verdi.

Duruşma yarın 09.30’da devam edecek.​