Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) 2025 sonuçları açıklandı. Pek çok bölümde yerleştirme sıralamalarının geçen seneye göre değiştiği görüldü.
Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Erol Özvar, devlet üniversitelerinde kontenjanların yüzde 99’unun, ön lisans kontenjanlarının ise tamamının dolduğunu açıkladı.
Devlet üniversitelerinde tıp, diş hekimliği, eczacılık ve hukuk programlarının tamamı doldu.
Mühendislik programlarında doluluk oranı yüzde 97’yi aşarken, öğretmenlik programlarında yüzde 95 olarak gerçekleşti.
Özvar ayrıca öğrencilerin “yapay zeka, yeşil dönüşüm, sağlık ve tarımda dijital teknolojiler” gibi programlara da ilgi gösterdiğini belirtti.
Eğitimcilere göre bu seneki yerleştirmelerde ciddi sıralama değişiklikleri yaşandı.
Bunun devlet üniversitelerinde azalan kontenjanlar ve bu üniversitelere artan taleple ilgili olduğu belirtiliyor.
Kayıt takvimi
Öğrencilerin üniversite kayıtları 1-5 Eylül 2025 tarihleri arasında gerçekleştirilecek.
Elektronik kayıtlar ise 1-3 Eylül 2025 tarihleri arasında tamamlanacak.
Elektronik kayıt yaptıran öğrencilerin, belgelerini teslim etmek için üniversitelerin talimatlarını izlemesi gerekecek.
Üniversitelere kayıt işlemleri tamamlandıktan sonra boş kalan kontenjanlar için ÖSYM tarafından ek yerleştirme yapılacak.
Merkezi yerleştirmede bir yükseköğretim programına yerleştirilen adaylar, ek yerleştirme için başvuramayacak.
Ek yerleştirme tercih ücreti ise 130 lira olarak belirlendi.
Azalan kontenjanlar sıralamaları değiştirdi
Sonuçların açıklanmasından sonra pek çok öğrenci sıralamalara dair hayal kırıklıklarını sosyal medyada paylaştı.
Paylaşım yapan birçok öğrenci, puanı ve sıralamasına göre yerleşmeyi beklediği programlara yerleşemediklerini belirtti.
Birçok programın sıralamasının yükseldiği, geçen seneye göre çok daha yüksek puanla öğrenci kabul ettiği görüldü.
Eğitimciler, bu seneki yerleştirmelerde ciddi sıralama değişiklikleri olduğunu belirten analizler hazırladı.
Peki, bu değişiklik neden yaşandı?
Eğitim uzmanı Salim Ünsal, bu durumun devlet üniversitelerinde azalan kontenjanlarla ilgili olduğunu söylüyor.
Ünsal, bu yıl devlet üniversitelerinde 184 bin civarında kontenjan eksildiğini, bunun yaklaşık yüzde 18 daralmaya işaret ettiğini belirtiyor.
Ünsal eşit ağırlık alanında 25 bin, sayısal alanında 15 bin civarında kontenjanın eksildiğini belirtiyor.
Özellikle Hukuk, Diş Hekimliği gibi çok tercih edilen bölümlerde gerçekleşen kontenjan daralması, bunların altında yer alan bölümlerin sıralamasını da etkiledi.
Örneğin, geçen seneki kontenjanlara göre bu sene hukuk kazanabildiğini varsayan öğrenciler açıkta kaldı.
Kontenjan daralması sebebiyle hukuka yerleşemeyen adaylar daha alt bölümlere doğru kaydı ve domino etkisi yaratan bu durum, tüm bölümlerin sıralamasını etkiledi.
Ünsal, devlet üniversitelerinin tıp ve hukuk bölümleri üzerinden durumu şöyle somutlaştırıyor:
- Geçen sene hukuk fakültelerine en son 65 bininci öğrenci girebiliyorken, bu sene 37-38 bininciye yükseldi
- Geçen sene tıp fakültelerine en son 29 bininci öğrenci girebilirken, bu sene 25-26 bininciye yükseldi.
Ünsal, sıralamalarda radikal bir değişim yaşanmasının beklendiğini ve öğrencilerin buna karşı önlem alması gerektiğini söylüyor:
“Hiçbir bölüme yerleşemeyenler, önceki yılların verilerini baz alarak hesaplama yapmışlar.”
“Halbuki bunu öngörmüştük, beklemediğimiz bir sonuç değildi. Geçen yılki sıralamalara göre tercih yapılmamalıydı.”
Peki yıllardır giderek artırılan üniversite kontenjanları, bu yıl neden düşürüldü?
Ünsal, üniversitelerde “mezun enflasyonu” yaşandığını ve istihdama katılma süresinin arttığını belirtiyor:
“Mezun sayısı gittikçe artınca, diplomanın değeri azalınca ve popüler bölümlerde dahi işsizlik sorunları gündeme geldikçe bu sene kontenjanlar azaltıldı.”
‘Devlet üniversitelerine ilgi arttı, vakıf üniversitelerine azaldı’
Ünsal ayrıca ÖSYM’nin yayımladığı taban puanlarını baz alarak devlet üniversitelerinin yaklaşık sıralamalarını raporladı.
Yayımladığı çizelgede hem 2024 yılına ait resmi sıralamaları hem de 2025 yılında oluşmuş yaklaşık sıralamayı görmek mümkün.
Sıralamaların değişmesinin bir diğer sebebi olarak ise devlet üniversitelerine talep artarken, vakıf üniversitelerine ilginin azalması görülüyor.
Vakıf üniversiteleri 2021’den beri ilk kez yüzde 76’lık bir doluluk oranına düştü.
Ünsal, devlet üniversitelerinde kontenjan eksilmeseydi, vakıf üniversitelerinin bu orana dahi ulaşamayacağını değerlendiriyor:
“Beklenenin de üstünde bir devlet üniversitesi yönelimi olumsuz etkiyi daha da artırdı ve sıralamalarda büyük farkların oluşmasına neden olan bir yerleştirme süreci yaşattı.”
En önemli etkenin ekonomik kaygılar olduğunu söyleyen Ünsal, bazı vakıf üniversitelerinin eğitim ücretlerine yüzde 100’e varan zam yaptığını belirtiyor:
“Alım gücünün düşmesiyle, vakıf üniversitesini seçebilecek adayların gittikçe azaldığını görüyoruz.”
“Tercih yapan her 100 öğrenciden sadece 9 tanesi vakıf üniversitelerini tercih listesine ekleyebiliyor. Oysa kontenjan açısından bakıldığında toplam kontenjanın yüzde 25’ine sahipler.”
Bu yıl 27 bölüm açıldı
Bu yıl, adayların ilk kez tercih edebileceği üç lisans ve 24 ön lisans olmak üzere 27 yeni program açıldı.
Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Erol Özvar, bu programların kontenjanlarının tamamının dolduğunu kaydetti.
Bunlar arasında tarımsal robotlar, tarım makineleri mühendisliği, doğa koruma ve biyoçeşitlilik yönetimi, havacılık elektroniği teknolojileri gibi bölümler var.
YKS tercih kılavuzuna göre, bu yıl bu türden programların uygulanacağı üniversite sayısı 80’in üzerine çıkarıldı. (BBC Türkçe)
