Zeytinliklerin madencilik faaliyetine açılmasını öngören Maden Yasası’na karşı köylüler, Ankara’da Cemal Süreya Parkı’nda 13 gündür eylemlerini sürdürüyor. Türkiye Barolar Birliği’nin çağrısı ile Ankara’ya gelen avukatlar Maden Yasası’na ilişkin Cemal Süreya Parkı’nda açıklama yaptı. Açıklamayı, Türkiye Barolar Birliği Kent ve Çevre Hukuku Komisyonu Sözcüsü Nur Hilal Gündüz okudu.
Açıklamada, ormanların, zeytinliklerin, meraların ve tarım arazilerin 2004 yılından bu yana madencilik ve enerji projelerine açık olduğu kaydedilirken bu kanun teklifiyle meralar, tarım alanları, doğa koruma bölgelerinin maden bölgesi olarak düzenlendiği belirtildi.
‘Teklif bu haliyle yasalaşırsa hukuk devleti ilkesi kalmayacaktır’
Kanun teklifi geçerse bir avuç şirketin çıkarlarının gözetileceği aktarılan açıklamada, “Son 22 yılda daha önce on kez değiştirilmeye çalışılan Zeytinciliği Koruma Kanunu bu torba kanunla bir kez daha delinmeye çalışılmaktadır. Özellikle zeytinliklerin madenciliğe açılması, ormanlarda izin mekanizmasının gevşetilmesi, meraların enerjiye kurban edilmesi ve kaçak yapılara af getirilmesi gibi hususlar uzun vadeli kamu yararına aykırıdır. Unutulmamalıdır ki, sağlıklı bir çevre olmadan ekonomik kalkınma ya da sürdürülebilirlik yoktur. Teklif bu haliyle yasalaşırsa geri dönülemez çevresel tahribatlar meydana gelebileceği gibi hukuk devleti ilkesi de kalmayacaktır” ifadelerine yer verildi. Açıklama şöyle:
“Bu kanunla korunan alan etiketi taşıyan yerlerde bile devlet kurumları ses çıkarmazsa maden şirketleri kolayca kazma vurabilecektir. Kurumlar ses çıkarsa dahi teklif Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı bünyesinde kurulacak kurula bu izinleri onaylatma yetkisi vermektedir. Diğer yandan ekonomik gerekçelerle bu madenlerin çıkartılması gerektiği söylenirken iklim ve orman fakiri ülkenin bu kaynaklarının ekonomik değeri gözetilmeden kaynak planlaması yapılmayarak ekonomik israfa da yol açmaktadır.
Sadece çevresel varlıkların yok edilmesi değil, ekonomik varlıkların yok edilmesi de söz konusudur. Türkiye’nin en değerli şirketlerinin varlık fonunda toplanıp münhasıran cumhurbaşkanlığının kullanıma alınması gibi ülkenin yer altı kaynakları da kurul aracılığıyla münhasıran cumhurbaşkanlığının kullanımına alınmıştır.
Bu nedenle kanun teklifinin Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’ndan geçmemesi için meslektaşlarımızı, meslek örgütlerini, sivil toplum örgütlerini, yurttaşlarımızı ve mecliste üyesi bulunan tüm siyasi partileri mücadele etmeye çağırıyoruz. Bu topraklar tüm yurttaşlara ve gelecek kuşaklara aittir. Bir avuç şirkete değil.” (ANKA)
Ankara’da zeytinlikler için direnen köylülere TBB’den destek:
“Bu topraklar tüm yurttaşlara ve gelecek kuşaklara ait. Bir avuç şirkete değil”https://t.co/uAq7RdiMMb pic.twitter.com/zyqzQ60lI3
— İlke TV (@ilketvcomtr) July 16, 2025