20 Eylül 1992’de JİTEM tarafından katledilen Musa Anter ve görevi başında yaşamını yitiren Özgür Basın çalışanları anısına her yıl düzenlenen Musa Anter ve Özgür Basın Şehitleri Gazetecilik Ödülleri açıklandı.
Musa Anter’in (Apê Musa) 20 Eylül 1992’de Diyarbakır’da JİTEM tarafından katledilmesinin ardından gazetecilik alanında verilmeye başlanan ve bu yıl 31’incisi düzenlenen Musa Anter ve Özgür Basın Şehitleri Gazetecilik Ödülleri’nin 2024 yılı sahipleri, organizasyonu düzenleyen Yeni Yaşam’ın sitesinde duyuruldu.
31. Musa Anter ve Özgür Basın Şehitleri Gazetecilik Yarışması bu yıl, ‘Türkçe Haber’, ‘Video Haber’, ‘Kürtçe Haber’, ‘Fotoğraf (Haber Fotoğrafı)’, ‘Karikatür’ ve Gurbetelli Ersöz anısına ‘Kadın Haberciliği’ olmak üzere altı ayrı dalda düzenlendi.
Ödüller, 22 Eylül Pazar günü Şişli Cemil Candaş Kent Kültür Merkezi’nde saat: 18:30’da düzenlenecek törenle sahiplerine verilecek.
Türkçe Haber
Mezopotamya Ajansı’nda yer alan habere göre, ‘Türkçe Haber’ dalında başvurusu alınan toplamda 33 eserden 26’sı ‘Türkçe Haber’ olurken, 7’si ise ‘Video Haber’ dalında oldu. Banu Güven, Faruk Bildirici, Candan Yıldız, Ali Duran Topuz, Nezahat Doğan, Mehmet Ali Çelebi’den oluşan Türkçe Haber Jürisi’nin değerlendirmeleri sonucu ‘Türkçe Haber’ dalında T24’ten Cengiz Anıl Bölükbaş’ın “İliç’te göçüğe giden yol: Siyanür sızdırdı, ruhsatı iptal edilmedi, vergi borcu silindi, kârlarını katladı” haberi oy çokluğuyla ödüle layık görüldü.
Jüri Özel Ödülü
Jüri fotoğraf ile ilgili şu değerlendirmeyi yaptı: “Bu fotoğraf, insanların doğayı nasıl tahrip ettiğini ve aynı zamanda diğer canlıları en acımasız şekilde nasıl yok ettiğimizi güçlü bir şekilde gözler önüne sermekteydi. Yangınların çıkarılması ya da gerekli önlemlerin alınmaması sonucunda, doğaya ve masum hayvanlara ölümün en zalim ve adaletsiz biçimi yaşatılıyor. Müjdat Can’ın bu karesi, hem hayvanların yaşadığı büyük dramı hem de insanlığın doğaya karşı yıkıcı etkilerini en çarpıcı şekilde belgelemektedir.”
Musa Anter (Apé Musa) kimdir?
‘Apê Musa’ (Musa amca) olarak bilinen Kürt aydın, gazeteci ve yazar Musa Anter, 1920 yılında Mardin’in Nusaybin ilçesine bağlı Eskimağara Köyü’nde doğdu. İlkokulu Mardin’de, ortaokul ve liseyi Adana’da okudu. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni bitirdi. Annesi Fesla Hanım, Türkiye’nin ilk kadın muhtarlarındandı. Anter, 1944’te Abdurahim Rahmi Zapsu’nun kızı Ayşe Hale ile evlendi. Ayşe Hanım ile evliliğinden 1945’te büyük oğlu Anter, 1948’de kızı Rahşan ve 1950’de küçük oğlu Dicle dünyaya geldi.
Canip Yıldırım ve Yusuf Azizoğlu ile birlikte İleri Yurt Gazetesi’ni çıkaran Musa Anter, yayımladığı Kürtçe şiiri “Qimil / Kımıl” sebebiyle 1959 yılında “49’lar davası” kapsamında idam istemiyle yargılandı. 27 Mayıs 1960 darbesinin ardından aftan yararlanarak serbest kalan Musa Anter, cezaevinden çıktıktan sonra Deng, Barış Dünyası ve Yön dergilerine yazdı. Devrimci Doğu Kültür Ocakları, Halkın Emek Partisi, Mezopotamya Kültür Merkezi ve İstanbul Kürt Enstitüsü’nün kurucuları arasında yer aldı.
1963’te “23’ler davası”nda yargılanarak yeniden cezaevine girdi. Mamak, Sultanahmet, Balmumcu, Seyrantepe ve Nusaybin cezaevlerinde yattı. 12 Eylül 1980 darbesinin ardından “Kürtçülük propagandası yapmak” suçlamasıyla tekrar tutuklandı. Hayatı boyunca 11,5 yıl hapis yattı.
20 Eylül 1992’de Diyarbakır’da kaldığı otelden alınan Anter, Seyrantepe mevkiinde Cumhuriyet Mahallesi 36. Sokak’ta öldürüldü .
Eski JİTEM elemanı Abdülkadir Aygan, Anter’in, kendisinin de içinde bulunduğu tim tarafından öldürüldüğünü açıkladı. Dönemin Başbakanı Mesut Yılmaz’ın isteği üzerine Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanı Kutlu Savaş’ın hazırladığı Susurluk Raporu’nda, Anter cinayetinin “Yeşil” kod adlı Mahmut Yıldırım tarafından planladığı ve işlendiği belirtildi.
Anter’in mezarı doğduğu Nusaybin ilçesine bağlı Akarsu bucağı Eskimağara (Zivingê) köyünde bulunuyor.