İsrail Evin Hapishanesi’ne saldırıyı doğruladı

13 Haziran’da başlayan İsrail ve İran arasındaki çatışma 11’inci gününde karşılıklı saldırılarla devam ediyor. İsrail Savunma Bakanlığı, Evin Hapishanesi’ne saldırıyı doğruladı. Hapishanede halen Pexşan Azizi, Werîşe Muradî, Mahbube Rezayî ve Nobel Barış Ödülü sahibi Nêrgis Muhammedi’nin de bulunduğu çok sayıda kadın siyasi tutuklu bulunuyor.

İsrail Evin Hapishanesi’ne saldırıyı doğruladı
İsrail Evin Hapishanesi’ne saldırıyı doğruladı
Haber Merkezi
  • Yayınlanma: 23 Haziran 2025 17:11
  • Güncellenme: 23 Haziran 2025 19:11

İsrail Savunma Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, Tahran’daki Evin Hapishanesi ile İran Devrim Muhafızları’na ait güvenlik merkezinin hedef alındığı belirtildi.

İsrail, pazartesi günü başkent Tahran’da İran hükümetine ait hedefleri vurdu.

Saldırılar, Trump yönetiminin bir gün önce İran’daki nükleer tesislere düzenlediği büyük bombardımanın ardından İran’ın İsrail’e fırlattığı füze ve İHA saldırılarına misilleme niteliği taşıyor.

İsrail Savunma Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, Tahran’daki Evin Hapishanesi ile İran Devrim Muhafızları’na ait güvenlik merkezinin hedef alındığı belirtildi. Açıklamada, “İran diktatörü, İsrail halkına saldırmasının bedelini tam güçle ödeyecek” dendi.

Evin Hapishanesi dronlarla vuruldu

Tahran’da siyasi mahkumların tutulduğu Evin Hapishanesi’nin dronla vurulduğu bildirildi.

Fars Haber Ajansı, Evin Hapishanesi’nin ana giriş kapısının saldırıya uğradığını duyurdu.

İsrail dış istihbarat servisi MOSSAD, X sosyal medya hesabından saldırıya ilişkin görüntüleri paylaştı.

İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar da X hesabından saldırıya dair paylaşım yaptı.

Saar, ‘’İran’ı defalarca uyardık: Sivilleri hedef almayın! Bu sabah da dahil olmak üzere (saldırılar) devam etti. Bizim cevabımız: Yaşasın özgürlük, yaşasın güzellik!’’ dedi.

Hedef alınan yerler

İsrail Savunma Bakanı Israel Katz, saldırıların Başbakan Netanyahu ve kendisinin talimatıyla gerçekleştirildiğini kaydetti. Açıklamada hedef alınan yerler şöyle sıralandı:

  • -Besic Merkezi
  • -Evin Cezaevi (Siyasi tutsaklar ve rejim muhaliflerinin kaldığı cezaevi)
  • -Filistin Meydanı’nda “İsrail’in Yıkımı” Saati
  • -Devrim Muhafızları İç Güvenlik Karargahı
  • İdeolojik kurumlar ve diğer rejim üsleri hedef alınıyor.”

Durum kontrol altına alındı

Evin Hapishanesi’nin İsrail saldırısında hedef alınmasının ardından durumun kontrol altına alındığı bildirildi. Yargı kurumlarına yakın Mizan Haber Ajansı, Evin Cezaevi’nin son saldırıda vurulduğunu doğrulayarak durumun kontrol altında olduğunu belirtti.

Haberde, İsrail’in Tahran’a yönelik son saldırısında Evini Cezaevi’nin bazı bölümlerinin hasar gördüğü kaydedildi.

Cezaevinde karışıklık çıktığına ve silahlı saldırıda bulunulduğuna dair sosyal medyada yayınlanan iddiaların doğru olmadığı, durumun kontrol altında bulunduğu belirtildi. Ayrıca, söz konusu saldırının uluslararası hukuka aykırı bir eylem olduğu ifade edildi.

İşkencenin merkezi Evin Hapishanesi 

Tahran’daki ünlü Evin Cezaevi’nde, aralarında tanınmış siyasi tutukluların da bulunduğu binlerce mahkum ve tutuklu kalıyor.

Halen cezaevinde aralarında Pexşan Azizi, Werîşe Muradî, Mahbube Rezayî ve Nobel Barış Ödülü sahibi Nêrgis Muhammedi’nin de bulunduğu çok sayıda kadın siyasi tutuklu bulunuyor. Aynı zamanda siyasi suçlardan hüküm giymiş çok sayıda erkek tutuklu da cezaevinde tutuluyor.

Bu cezaevi şiddet ve işkence olaylarıyla da anılıyor.

1972 yılında Şah Muhammed Rıza Pehlevi döneminde inşa edilen ve 300 kişilik kapasiteye sahip olan Evin Hapishanesi, 1979 İslam Devrimi’nden sonra 15 bin kişilik bir cezaevi kompleksine dönüştü. 1980’lerde yoğun şekilde muhaliflerin işkence ve infazlara maruz kalmasıyla gündeme geldi.

Hak savunucuları bu cezaevindeki sistematik insan hakkı ihlâllerinin belgeli olduğunu söylüyor.

Bilgisayarlara sızma konusunda uzman bir grup 2021’de bu hapishanenin güvenlik kameralarının görüntülerini ele geçirdi ve mahkûmlara kötü muameleyi gösteren görüntüleri yayınladı.

Evin Hapishanesi, çifte vatandaşlık taşıyanlar ve Batılı ülkelerle bağlantılı kişilerin tutulduğu, İran’ın pazarlık aracı olarak kullandığı bir yer olarak da biliniyor.

Hapishane, Devrim Muhafızları tarafından yönetilen özel birimler barındırıyor ve hem ABD hem de AB tarafından yaptırım listesinde yer alıyor.

Cezaevi, geçmişte de birçok kez yangın, isyan ve hak ihlalleriyle dünya kamuoyunun dikkatini çekmişti.