• Ana Sayfa
  • Manşet
  • Şam-Tel Aviv normalleşmesi: Bakü zirvesinden ‘Golan çatlağı’ mı çıktı?

Şam-Tel Aviv normalleşmesi: Bakü zirvesinden ‘Golan çatlağı’ mı çıktı?

Kaynaklara göre, İsrail mevcut koşullar altında Şam’la normalleşmeyi hedefleme konusunda isteksiz.

Şam-Tel Aviv normalleşmesi: Bakü zirvesinden ‘Golan çatlağı’ mı çıktı?
Şam-Tel Aviv normalleşmesi: Bakü zirvesinden ‘Golan çatlağı’ mı çıktı?
Haber Merkezi
  • Yayınlanma: 14 Temmuz 2025 15:42

Şam ve Tel Aviv arasında Bakü’de yapılan zirvenin ardından taraflar arasında görüş ayrılıkları olduğu belirtiliyor. Kaynaklara göre, İsrail mevcut koşullar altında Şam’la normalleşmeyi hedefleme konusunda isteksiz.

Şarku’l Avsat’a konuşan kaynaklar, taraflar arasındaki ön görüşmeler sonrası ‘büyük bir uçurum’ olduğunu belirtti.

Şam kaynakları, İsrail’in işgali altındaki Suriye toprakları Golan Tepeleri’nden tamamen çekilmesi talebinden vazgeçilmediği sürece İsrail’in derin bir normalleşme konusunda istekli olmadığını ortaya koyduğunu söyledi.

Aynı kaynaklar, İsrail’in bu bölgelerin büyük bir kısmında kalmak karşılığında daha fazla normalleşme istediğini aktardı. Kaynaklar, İsrail’in Şeyh dağlarının zirvelerinde ve Golan Tepeleri’nin doğusunda işgal ettiği 9 bölgede kalmakta ısrar ettiğini vurguladı.

İsrailli bir yetkili, hükümetinin Şam yönetimine ve onun vaatlerine güvenemeyeceğini belirterek, İsrail ordusunun sadece İsraillilerin güvenliğini sağlayacak savunma önlemleri almakta kararlı olduğunu, bu nedenle sıkı güvenlik garantileri içeren tam bir barış anlaşmasının imzalanmasının bu güvenliği sağlamanın tek yolu olduğunu düşündüğünü bildirdi.

Tel Aviv kaynakları, Şam yönetiminin şu aşamada İsrail ile ‘karşılıklı olarak saldırganlığı durdurma’ garantisi veren bir güvenlik anlaşması yapmakla ilgilendiğini doğruladı. Bu anlaşma, 1974 yılında imzalanan ve iki ülke arasındaki kuvvetlerin ayrılması anlaşmasına ve İsrail’in bu anlaşmada kabul edilen sınır hattına çekilmesine dayanıyor.

Bununla birlikte Tel Aviv yönetimi, ilişkilerin bir miktar normalleşmesi ile bağlantılı olsa bile geri çekilmeyi reddediyor. İsrail ordusu, Suriye ile birincisi, Golan Tepeleri’nde işgal ettiği bölgede kalıcı olup, burada büyük bir kuvvet ve ağır tahkimatlarla konuşlanacağı, ikincisi, sınır boyunca 3-5 kilometre genişliğinde bir güvenlik kuşağı oluşturacağı ve bu kuşağın içinde silahlı kişilerin bulunmasının yasaklanacağı, üçüncü ise Şam’dan güney ve güneybatıya kadar silahsızlandırılacak üç bölge oluşturulmasını öngören ‘yeni bir güvenlik doktrini’ belirlemişti. Söz konusu güvenlik kuşağında 9  askeri üs kuran İsrail, bu üslerin kalıcı olmasında ısrar ediyor.

İsrail’de Arapça, İbranice, İngilizce ve Fransızca yayın yapan haber sitesi I24 dün, Suriyeli bir kaynağa dayandırdığı haberinde Ahmed Şara’nın cumartesi günü Bakü’de İsrailli yetkililerle en az bir kez yüz yüze görüşme yaptığını bildirdi.

I24, Şara’ya yakın olduğu belirtilen kaynağın, görüşmenin iki taraf arasında Şam yönetimi Dışişleri Bakanı Esad Şeybani ve  İsrail ile güvenlik toplantılarını koordine eden Ahmed ed-Dalati’nin de katıldığı iki veya üç toplantı halinde gerçekleşen görüşmelerde yer aldığını açıkladığını aktardı.

Tel Aviv heyetinin Başbakan Benyamin Netanyahu’nun özel temsilcisinin yanı sıra üst düzey güvenlik ve askeri yetkililerden oluştuğunu aktaran  aynı kaynağa göre toplantılar, taraflar arasında olası bir güvenlik anlaşmasını görüşmek ve İran’ın Suriye ve Lübnan’daki varlığı, Hizbullah’ın silahları, Filistinli silahlı gruplar, Lübnan’daki kamplar, Gazze’den gelen Filistinli mültecilerin geleceği ve Şam’da diplomatik nitelikte olmayan bir İsrail koordinasyon ofisi açılması olasılığını ele almak amacıyla gerçekleştirildi.

İsrail televizyonu KAN da, cumartesi günü Bakü’de taraflar arasında bir toplantı yapıldığını ve bu toplantıda İsrail ordusunun Suriye’nin güneyinden çekilmesi talebini ve iki taraf arasında çok sayıda ‘koordinasyon’ konusunu görüştüğünü bildirdi. KAN ayrıca Şam yönetimi Dışişleri Bakanı Esad Şeybani ile İsrailli mevkidaşı Gidon Sa’ar’ın bugün Brüksel’deki Avrupa Birliği (AB) merkezinde bir araya geleceğini, ancak ayrı bir ikili toplantı konusunda kesin bir bilgi olmadığını aktardı.