BİRTEK-SEN raporu: Tekstilde kriz derinleşiyor, işçiler açlıkla boğuşuyor

Birleşik Tekstil Dokuma ve Deri İşçileri Sendikası (BİRTEK-SEN), tekstil sektöründeki krizin derinleştiğini ve bedelini işçilerin ödediğini belirtti.

BİRTEK-SEN raporu: Tekstilde kriz derinleşiyor, işçiler açlıkla boğuşuyor
BİRTEK-SEN raporu: Tekstilde kriz derinleşiyor, işçiler açlıkla boğuşuyor
Haber Merkezi
  • Yayınlanma: 31 Temmuz 2025 19:07

Birleşik Tekstil Dokuma ve Deri İşçileri Sendikası (BİRTEK-SEN), tekstil sektöründeki krizle ilgili hazırladığı 17 sayfalık raporun özet sunumunu kamuoyuyla paylaştı.

Sendika Genel Başkanı Mehmet Türkmen, krizin yükünü patronlar değil, işçilerin sırtladığını söyledi.

Türkmen’in açıklamasına göre, tekstil sektörü başta olmak üzere saray ve endüstri iş kolları, en düşük ücretli ve en kötü koşullarda çalışılan alanların başında geliyor.

İşçilerin insanca çalışma koşullarına kavuşabilmesi için sendikal örgütlenme önündeki engellerin kaldırılması gerektiğini vurgulayan Türkmen, “İşçilerin sendika seçme ve grev hakkı fiilen tanınmalı” dedi.

Türkmen, Cumhurbaşkanı kararıyla maden işçilerinin grevinin yasaklanmasını da hatırlatarak, “Bu sadece maden işçilerini değil, tüm işçi sınıfını ilgilendiren bir hak gaspıdır” ifadelerini kullandı.

Krizin bedeli eşit değil

Rapor, sektörde ciddi bir daralma olduğunu, birçok fabrikanın kapandığını ve on binlerce işçinin işsiz kaldığını ortaya koyuyor.

Ancak bu tabloya rağmen patronlar, üretimlerini kamu destekleri ve teşviklerle sürdürebiliyor.

Türkmen, “Patronlar sıfıra yakın maliyetle üretim yapabiliyor. Kriz bahanesiyle daha fazla teşvik istiyorlar. Oysa işçilerin hayatı altüst oldu” dedi.

Türkmen’e göre, sektörde yaşananlar bugüne kadar patronlar ve onların sözcülüğünü yapan sarı sendikalar eliyle yaratıldı.

BİRTEK-SEN’in hazırladığı rapor ise bu anlayışa itiraz niteliğinde: “Patronların daha fazla sefalet ve kölelik dayatmasını kabul etmiyoruz. Bu krizin faturasını patronlar değil, işçiler ödüyor.”

‘Dört başlıkta krize çözüm’

Mehmet Türkmen, tekstil sektöründeki krizden en çok etkilenenlerin işçiler olduğuna dikkat çekerek hükümete çağrıda bulundu. Sendikanın dört temel talebi şöyle sıralandı:

– Tekstil sektöründe kıdem tazminatı fiilen ortadan kalkmış durumda. İşçiler ya hiç tazminat alamıyor ya da çok düşük teklifler dayatılıyor. Tazminat hakkını kabul etmeyenler “Kod” ile tazminatsız işten çıkarılıyor. Her ne gerekçeyle olursa olsun işten çıkarılan işçiye kıdem ve ihbar tazminatı aynı gün ödenmeli.

– İşsizlik fonunun büyük bölümü patronlara teşvik olarak aktarılıyor. Oysa işsiz kalan işçilerin sadece yüzde 10’u bu fondan yararlanabiliyor. Fonun amacı dışında kullanılmasına son verilmeli, geçmişte aktarılan kaynaklar patronlardan geri alınmalı ve fon sadece işsiz işçiler için kullanılmalı.

– İş kolu barajı, yetki itirazları gibi engeller kaldırılmalı. Grev ve sendika hakkı fiilen kullanılabilir hale gelmeli.

– Özellikle “ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırılık” anlamına gelen 29. Kod, işçilerin hak gaspında bir silaha dönüşmüş durumda. Kodlarla işten çıkarmaların önüne geçilmeli, sendikal nedenlerle işten çıkarmalar yasaklanmalı.

Türkmen, işçilerin örgütlü mücadelesinin krizden çıkışın tek yolu olduğunu belirterek, “İşçilerle patronlar aynı gemide değil. Patronlar bu krizden karlarını koruyarak çıkmanın yollarını ararken, işçiler açlık ve çaresizlikle baş başa bırakılıyor” dedi.

Sonbaharda dört temel taleple daha geniş kapsamlı bir kampanya başlatacaklarını açıklayan Türkmen, bu talepleri Meclis ve kamuoyunda daha görünür hale getirmeyi hedeflediklerini belirtti.