CHP, Ankara Tandoğan Meydanı’nda “Vesayet Değil, Siyaset! Kayyuma, Darbeye Hayır!” sloganıyla düzenlenen büyük mitingde yurttaşlarla buluştu.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır ve partililer, yerel yönetimlere ve partinin kurumsal kimliğine yönelik yargı müdahalelerini sert bir dille eleştirirken, demokrasinin ve halkın iradesinin korunması çağrısı yaptı.
Mitingde, Silivri’de tutuklu bulunan CHP’nin Cumhurbaşkanı Adayı Ekrem İmamoğlu’nun mesajı da okundu. İmamoğlu, demokrasi mücadelesinde yurttaşların yanlarında olduğunu vurgulayarak “Bu ülkede ‘ben devri’ bitecek, ‘biz dönemi’ başlayacak” mesajını paylaştı.
Ali Mahir Başarır: Başsavcılar, Sarayın sözcüsü gibi davranmaktadır
Miting öncesi konuşan CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, “Utanç verici bir tabloyla karşı karşıyayız. Dün bu ülkenin cumhurbaşkanı utanmadan, sıkılmadan ‘Türkiye’de hukuk devleti vardır’ diyor. Hayır, Türkiye’de tek adam vardır” diyerek şunları ekledi:
“Türkiye’de tek adamın bürokratları vardır. Artık bu ülkede valiler, kaymakamlar il başkanları gibi davranmaktadır. Başsavcılar, Sarayın sözcüsü gibi davranmaktadır. Bu anlayış ülkeyi felakete götürmüştür. O yüzden 86 milyona sesleniyoruz, ‘Sizin olduğunuz yerde, sesinizin çıktığı yerde buna cesaret edemezler. Bize sahip çıkılsın.’ Çünkü sadece bize sahip çıkmıyorsunuz. Demokrasiye sahip çıkıyorsunuz. Bugün Türkiye’nin birinci partisine darbe yapıldığını herkes biliyor, dünya biliyor, Avrupa biliyor, yurttaşlarımız biliyor. Ama ona rağmen dün bu ülkenin cumhurbaşkanı bir sayfa partimizle ilgili tweet atıyor, utanmazca bir tweet atıyor. Yargıdan, siyaset kurumundan elini çek Cumhurbaşkanı. Kendine güveniyorsan, yüreğine güveniyorsan, şu kadar cesaretin varsa işte meydan. Bakın yurttaşlarımız burada, işte el sallıyorlar bakın. Çık, hemen çık. Kim hırsız, kim namuslu, kim şerefli, kim şerefsiz, kim onurlu, kim onursuz bu halk karar versin.”
Başarır, sözlerini şöyle tamamladı:
“Bakın biz partimizi bekleyeceğiz. Eğer o kararla içimizden birileri polisi arkasına alarak CHP’nin genel merkezine gelecekse buyursun gelsin. Bunu, bu onursuz hareketi, hayasız hareketi kendisine yakıştıran kim varsa gelsin tarihe geçsin. biz oradayız.”
Özgür Çelik: Hiç kimse umutsuzluğa kapılmasın
Mahkeme kararıyla CHP İstanbul İl Başkanlığı görevinden uzaklaştırılan Özgür Çelik de mitingi öncesinde konuşarak, “Şu anda Tandoğan Meydanı’ndaki bu kalabalık, bu coşku, şunu gösteriyor, hep söylüyorum; bu mücadele bir avuç oligarkla milletin mücadelesidir. İşte millet sokaklardadır, millet meydanlardadır. CHP, emin adımlarla iktidara yürüyor. Hiç kimse umutsuzluğa kapılmasın” ifadelerini kullandı.
Özgür Çelik, CHP’ye yönelik operasyonlarda amaçlanan şeyin şu olduğunu söyledi:
“Türkiye’de sandığın sembolik hale geldiği, muhalefetsiz bir Türkiye arzu ediyorlar. Buna izin vermeyeceğiz. Ama buna kim izin verecek? Millet izin veremeyecek. İşte buradalar. Çıksınlar, onlar da böyle mitingler yapsınlar. Mesela Tandoğan Meydanı’nda bir miting yapsınlar. Bakalım, bu kadar insan katılacak mı? Gelsinler, İstanbul’un herhangi bir meydanında miting yapsınlar. Bu, neyi gösteriyor biliyor musunuz? Şu anda Tandoğan Meydanı’ndaki bu kalabalık, bu coşku, şunu gösteriyor, hep söylüyorum; bu mücadele bir avuç oligarkla milletin mücadelesidir. İşte millet sokaklardadır, millet meydanlardadır. CHP, emin adımlarla iktidara yürüyor. Hiç kimse umutsuzluğa kapılmasın. İktidar yürüyüşümüzü durduramazlar.”
CHP’nin 38’inci Olağan Kurultayı ve 21’inci Olağanüstü Kurultayı’nın iptali davası için yarın da Ankara’da olacağını belirten Çelik, “Bu gece burada kalıyoruz. Yarın davayı takip etmek üzere Ankara’dayız” dedi.
6 kişi gözaltına alındı
Mitinge katılmak isteyen Tutuklu ve Hükümlü Aileleri ile Dayanışma Derneği (TAYAD), taşıdıkları pankart nedeniyle alana alınmadı.
“Ölüm orucunda olan Serkan Onur Yılmaz’ın talepleri kabul edilsin. Kuyu tipi hapishaneler kapatılsın” yazılı pankart taşıyan grup, alana girişleri engellenince bir süre slogan attı.
Ardından polis ekipleri grubu çembere aldı. Basının görüntü almasını engellemek amacıyla polisler kalkanlarını kaldırdı.
Müdahalede bulunan polis, 6 kişiyi gözaltına aldı.
İmamoğlu’nun mesajı okundu: Türkü söyler gibi, halay çeker, horon teper gibi direneceğiz
Silivri’de Marmara Cezaevi’nde tutuklu bulunan Ekrem İmamoğlu, mitinge gönderdiği mesajda, “Yargı kumpaslarıyla, belediyelerimizi, İstanbul İl Kongremizi ve partimizin Kurultayını lekelemeye çalışanlar, bize bulaştırmaya çalıştıkları iftira çamurunda boğulacaklar. Devletin hukukunu, milletin vicdanını ve Türkiye’nin yarınlarını istismar edemeyecekler. Türkiye’nin bir kişiden daha büyük olduğunu, bu ülkenin asıl sahibinin millet olduğunu göstereceğiz” ifadelerini kullandı.
İmamoğlu, tüm siyasi partileri, sivil toplum kuruluşlarını, işçi ve işveren örgütlerini, “seçim güvenliği ve demokrasi” görevinde birlikte hareket etmeye çağırdı.
CHP Ankara İl Başkanı Ümit Erkol tarafından okunan mesajın tamamı şöyle:
“Cumhuriyetimizin başkentine, bağımsızlık mücadelemizin merkezine, Ankara’nın güzel insanlarına, Mansur Başkanımın hemşehrilerine selam olsun. Değerli hanımefendiler, beyefendiler, kıymetli gençler, sevgili çocuklar… Sizleri Silivri’deki hücremden özlemle, hasretle selamlıyorum. Hepinizi birer birer kucaklıyorum.
Vatan, cumhuriyet, bağımsızlık aşkı olan herkes için Ankara çok özel bir şehirdir. Ankara, Cumhuriyettir. Ankara, bağımsızlıktır. Ankara, demokrasidir. Ankara direniştir. Ankara, milli iradenin kalbidir. Ankara, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’tür. Milletçe, Cumhuriyet yolculuğuna Ankara’dan çıktık. ‘Ülke, Saray’dan değil, Meclis’ten yönetilsin, bir kişinin değil milletin dediği olsun’ istedik. Milletin bu kararını içine sindiremeyenler, kendisini milletin iradesinin üzerinde görenler tarihin her döneminde oldu. Milletimiz, onların hepsine hadlerini bildirdi, yine bildirecek. 19 Mart Darbesi’nden bu yana demokrasi tarihimizin en büyük ve milleti daha da yoksullaştıran en ağır maliyetli siyasi operasyonuna karşı mücadele veriyoruz. İktidarın yargı ve kayyımlar eliyle kendi iradesini millete dayatma politikası; demokrasimizi, ekonomimizi aslında milletin ekmeğini baltalıyor. Devletimizin itibarına, milletimizin birliğine, kardeşliğine büyük zararlar veriyor. Milleti hiçe sayan bu anlayış yüzünden, benim vatandaşım her sabah daha yoksul, daha güvencesiz, daha belirsiz bir hayata uyanıyor. İnsanımız, onların yarattığı kriz ve kaos siyaseti yüzünden artık nefes alamıyor. Yalnız Cumhuriyet Halk Partililere değil, tüm muhalif kesimlere yönelik büyük bir kuşatma var. İktidar, önümüzdeki seçimi, yargı eliyle, bugünden kazanmanın yollarını arıyor. Kurdukları masada, kendi belirledikleri rakiplerle yapılacak, göstermelik bir seçime milletimizi razı etmeye çalışıyor. Bu amaçla, önce milletin seçilmiş temsilcilerine diz çöktürmeye çalışıyorlar. Başaramayacaklar. İl Başkanımız Özgür Çelik İstanbul’da, Genel Başkanımız Özgür Özel tüm Türkiye’de partimizin mücadelesini onurlu, meşru ve güçlü bir şekilde yürütmeye devam edecektir.
Yargı kumpaslarıyla, belediyelerimizi, İstanbul İl Kongremizi ve partimizin Kurultayını lekelemeye çalışanlar, bize bulaştırmaya çalıştıkları iftira çamurunda boğulacaklar. Devletin hukukunu, milletin vicdanını ve Türkiye’nin yarınlarını istismar edemeyecekler. Türkiye’nin bir kişiden daha büyük olduğunu, bu ülkenin asıl sahibinin millet olduğunu göstereceğiz. Bu milletin hak ettiği huzura huzura kavuşması için, her türlü baskı ve zulme rağmen, büyük bir mücadele vereceğiz. Birleşe birleşe, direne direne kazanacağız. Tüm şiddet ve zorbalıklarına karşı, asla onlar gibi olmadan direneceğiz. Hep birlikte türkü söyler gibi, halay çeker, horon teper gibi direneceğiz. Güler yüzümüzle, temiz kalplerimizle, haklılığımıza olan inancımızla direneceğiz. Milletten aldığımız güçle, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ten aldığımız sorumlulukla direneceğiz.
Bu, milletimizin kendi iradesine, kendi geleceğine sahip çıkma mücadelesidir. Demokrasiyi koruyamazsak, seçimlerin anlamı kalmazsa, milletçe tarihsel kazanımlarımızı yitiririz, geriye büyük bir yıkım kalır. Siyasi yelpazenin neresinde olursak olalım; bu ülkenin geleceği adına hayallerimiz ne olursa olsun, çok önemli ve acil bir ortak görevimiz var: Milletimizin seçme ve seçilme hakkını eksiksiz kullanabilmesini sağlamakla yükümlüyüz. Siyasi rekabeti hukuk içinde ve sadece millet nezdinde yapılır hale getirmekle yükümlüyüz. Bu çerçevede, tüm siyasi partileri, sivil toplum kuruluşlarını, işçi ve işveren örgütlerini ‘seçim güvenliği ve demokrasi’ görevinde birlikte hareket etmeye davet ediyorum. Çok geç olmadan, hep birlikte, ortak akılla, ortak kuvvetle hareket edelim, demokrasiye, hukuka ve Türkiye’ye sahip çıkalım.
İnanıyorum ki, bugün göstereceğimiz kararlılık ve dayanışmayla, çok yakın bir gelecekte, bu ülkeye hep birlikte demokrasiyi getireceğiz. Hukukun üstünlüğünü, refahı ve bolluğu sağlayacağız. Hayatın her alanında adalet ve hürriyet hakim olacak. Çünkü adaletin ve hürriyetin olmadığı yerde insanın değeri bilinmez. Adaletin ve hürriyetin olmadığı yerde vatanın değeri bilinmez. Vakti dolanlar, bu ülkeye verecek hiçbir şeyi kalmayanlar gidecek. Koltuğuna sarılanlar kaybedecek, milletine sarılanlar kazanacak. Umut verenler, bu ülkeyi güzelleştirecek olanlar, milletine sevgi, saygı duyanlar gelecek. Ama millet bize hangi yetkiyi verirse versin, bize yapılanları biz kimseye yapmayacağız. Kendimizi nasıl görüyorsak, herkesi öyle göreceğiz. Kendimiz için ne istiyorsak, herkes için aynısını isteyeceğiz. Bu ülkede ‘ben devri’ bitecek, ‘biz dönemi’ başlayacak. Bir kişi kaybedecek, milletin vicdanı kazanacak. Güneş her sabah yeniden doğar. Ama hep birlikte sandıklara koşacağımız o Pazar sabahı, bir başka doğacak ve bu güzel ülke, adaletin, hürriyetin sıcaklığıyla aydınlanacak. Her şey çok güzel olacak. Ekrem İmamoğlu. Silivri Zindanı.”
Özgür Özel: Belediye başkanlarımız siyasi tutsaktır, bu dava darbedir
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kaybettiği belediyeleri almak için her türlü hileye ve desiseye başvurduğunu ileri sürerek, “Erdoğan siyasi parti genel başkanı olduğu halde, partisine, ana kademesine, gençlik kollarına, kadın kollarına güvenmek, onlarla siyaset yapmak, onlarla seçim kazanmaya çalışmak yerine Türkiye’de hiçbir partide olmayan yeni bir yol kurmuştur. Bu yolun adı Yargı Kollarıdır. AK Parti’nin tek umudu Yargı Kolları Başkanı Akın Gürlek’tir, onun yargı darbesidir. AK Parti’nin adliye koridorlarıda çalışan Yargı Kolları Başkanı ve etrafındakiler AK Toroslar Çetesi olarak anılmaktadır. Bu çete marifetiyle Türkiye’de adaletin terazisi bozulmuştur. Bu çete, sadece CHP’ye değil, siyasi partiler sistemine, demokratik hayata, siyasal yaşama tüm siyasete tehdittir” ifadesini kullandı.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Tandoğan Meydanı’nda yaptığı konuşmada, Cumhurbaşkanı adaylarının Ekrem İmamoğlu olduğunu vurgulayarak şöyle dedi:
“Kendisi ve arkadaşlarımız 179 gündür cezaevlerindedir. Adana’dan, İzmir’den, Antalya’dan, İstanbul’dan 17 belediye başkanımız bizleri cezaevlerinde birer siyasi tutsak olarak izlemektedirler. Bugün Zeydan Karalar’ın doğum günüdür. Onu sevgiyle selamlıyoruz, iyi ki doğdun. Geçirdiği iki kansere ve doktorların nükseder demelerine rağmen Mehmet Murat Çalık maalesef tahliye edilmemiş, tehlike altındadır. Antalya Büyükşehir Belediye Başkanımız, 14 ilaç içerek yaşam mücadelesi vermekte, cezaevi ile hastane arasında gidip gelmektedir. İBB Borsası kurulmuş, adalet araması gerekenler borsalarda pazarlıklara tutuşmuştur. Bu dava siyasidir, iddialar iftiradır, arkadaşlarımız masumdur, yapılan darbedir, geleceğin cumhurbaşkanına, iktidarına darbedir. Direneceğiz.”
‘2 Kasım’da sandığı getir’
Cumhurbaşkanı Erdoğan’a seslenen Özel, “Kendine güveniyorsan, ben güveniyorum. Partine güveniyorsan, ben partime güveniyorum. Adaylarına güveniyorsan, ben hepsine güveniyorum. 2 Kasım’da getir sandığı millet versin kararı, hodri meydan. Tayyip Erdoğan’a sesleniyorum. Eğer cesaretin varsa, kaptıkaçtı siyasetçi değilsen, siyasi yankesicilikten medet ummayacaksan, Bayrampaşa’ya, Beykoz’a, Aydın’a gel koyalım sandığı, millet versin kararı. Seni gidi siyasi yankesici seni. Milletin vermediğini hile ile almak, milletin vermediğini zorla almak, tehditle almak, darbecilerin işidir. Türkiye’ye demokrasiyi getiren parti, senin gibi darbeciye, cuntacıya meydan okuyor” diye konuştu.
‘Tüm siyasete en büyük tehdittir’
Türkiye’de adaletin terazisinin bozulduğunu belirten Özel, “Bu çete, sadece CHP’ye değil, siyasi partiler sistemine, demokratik hayata, siyasal yaşama tüm siyasete tehdittir. Bu çete İYİ Parti’ye de DEM Parti’ye de, Zafer’e de DEVA’ya da, Gelecek’e de Saadet’e de, TİP’e de EMEP’e de tüm siyasete en büyük tehdittir. Bu çetenin tasallut altına aldığı mahkemelerde hakimlerin gözü bağlı değildir. O mahkemeler hukuk ilkelerine göre değil, karşısındakinin yakasındaki rozete göre karar vermektedirler. Bugün Erdoğan, siyaset üretmiyor. Gençlik kollarına, kadın kollarına güvenmiyor. Onlarla seçim kazanamayacağını düşünüp, güvendiği tek şey AK Parti’nin yargı kollarıdır. Bugün muhalif belediye başkanlarını AK Parti’nin siyasetçileri ile değil, yargı kollarıyla yenmeye çalışmaktadırlar. Karşımızdaki akıl tüm siyasete tehdittir” ifadelerini kullandı.