Sosyolog, yazar ve feminist aktivist Pınar Selek’in 26 yıldır süren Mısır Çarşısı davası, bugün yeniden görüldü.
Mısır Çarşısı patlaması nedeniyle hakkında açılan davada dördüncü beraat kararı Yargıtay tarafından bozulan sosyolog ve yazar Pınar Selek’in yeniden yargılandığı davanın altıncı duruşması İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Avukatlarının Pınar Selek’in yurtdışından istinabe suretiyle ifadesinin alınması yönündeki talepleri de reddedildi. 25 Nisan tarihli son duruşmada, mahkemenin Selek hakkındaki Kırmızı Bülten talebinin İnterpol tarafından uygun bulunmadığına ilişkin resmî yazının dosyaya girmiş olduğu görülmüştü.
Tüm bu gelişmelere ve taleplere rağmen tutuklama kararının devamına, Adalet Bakanlığı Uluslararası Hukuk Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü’nden SİDAS Sözleşmesi uyarınca istinabe evraklarının beklenmesine karar verildi.
Duruşma 2 Nisan 2026 günü saat 09:45’e ertelendi.
Davayı takip edenler arasında HDK Eş Sözcüsü ve DEM Parti Milletvekili Meral Danış Beştaş da yer aldı. Ayrıca Fransa’dan gelen akademisyenler ve hukukçuların da aralarında yer aldığı çok sayıda kişi duruşmayı izledi.
Selek, 1998 yılında Mısır Çarşısı’ndaki patlamayla ilgili olarak “terör eylemine karışmak” suçlamasıyla tutuklanmış, ağır işkenceye maruz kaldıktan sonra yargılanmaya başlanmıştı.
Ancak bugüne kadar hazırlanan altı ayrı bilirkişi raporunda patlamanın bombadan değil, tüpgaz kaçağından kaynaklandığı tespit edildi.
Selek, dört kez beraat etmesine rağmen Yargıtay, 2023’te beraat kararını bozarak yeniden yargılama ve ağırlaştırılmış müebbet talep etti. Aynı kararla hakkında kırmızı bülten ve tutuklama emri çıkarıldı.
Pınar Selek, yurt dışında yaşamını sürdürüyor.
Pınar Selek’in dördüncü beraat kararının Yargıtay tarafından bozulmasının ardından, beşinci duruşması 24 Nisan’da İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Selek hakkında, tutuklama kararının devamına ve kırmızı bülten sürecinin beklenmesine karar verildi. Bir sonraki duruşma 21 Ekim’e ertelendi.
Dava 27 yıldır devam ediyor
Mısır Çarşısı’nda 9 Temmuz 1998’deki patlamadan iki gün sonra gözaltına alınan Selek’e, patlama ile ilgili hiçbir soru sorulmadı.
İddianamede yer alan tanıklar, avukatsız verdikleri ifadelerde Selek’i suçladı. Bu sanıklardan Abdülmecit Öztürk, duruşmada Selek’i tanımadığını ve ifadesini işkence altında verdiğini belirtti. Öztürk’ün Türkçe bilmeyen halasının da ifadesinde, ne yazıldığını bilmediği bir kağıda parmak basmaya zorlandığını anlattı.
Patlamanın bombadan kaynaklandığına dair herhangi bir bulgu bulunamasa da dava 25 yıldır sürüyor. Çeşitli olay yeri incelemeleri ve bilirkişi raporları, patlamanın tüpgaz kaçağından kaynaklanmış olabileceğini öne sürdü.
2008’de beraat kararı verildi, ancak savcılık Öztürk hakkında verilen beraat kararını temyiz etmedi ve karar kesinleşti. Selek hakkındaki karar ise Yargıtay’a taşındı ve Yargıtay, mahkûmiyet kararı verilmesi için bu kararı bozdu.
Selek, dört kez beraat etti. Ancak Yargıtay Ceza Genel Kurulu, mahkemelerin verdiği beraat kararlarının bozulması ve Selek’in “ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası” ile cezalandırılmasına karar verdi.
17 Ocak 2023’te, Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun beraat kararının bozulmasına ilişkin gerekçeli kararı İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderdi. Mahkeme, Selek hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmesi gerektiğine karar vererek, tutuklama ve kırmızı bülten çıkarılmasına hükmetti. Pınar Selek, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle yeniden yargılanıyor.