CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin grup toplantısında konuştu.
Kuzey Kıbrıs’ta yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerine değinen Özel, “Kardeş partimiz Cumhuriyetçi Türk Partisi’nin lideri, dostumuz Tufan Erhürman Cumhurbaşkanı olarak seçildi. Cumhuriyet Halk Partisi olarak Tufan Erhürman’ı yürekten kutluyoruz” ifadelerini kullandı.
Özgür Özel, “Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti bağımsız bir Türk devletidir. Eğer dünyanın tanımasını istiyorsak, önce biz onun bağımsızlığına ve iradesine saygı duymalıyız” dedi. Özel, KKTC’yi “yavru vatan” olarak görmenin yanlış olduğunu belirterek “O, Türkiye’nin kardeş devletidir” ifadelerini kullandı.
Sembolik olarak Kastamonu’da konge düzenleyeceklerini ifade eden Özel, “Anadolu’daki gidemediğimiz bütün il kongreleri için zira iki haftalık bir takvimde bütün il kongrelerimizi bitirmek durumundaydık. Kastamonu İl Kongresine katılacağız. Ve ardından yarın İstanbul’da son mitingimizi, bir yeni mitingimizi gerçekleştirecek. Ardından da yine bir günlük bir yurt dışı teması için yurt dışına gidip geleceğiz” dedi.
Özel, İYİ Parti’den istifa ettikten sonra 22 aydır bağımsız olarak görevini sürdüren Sakarya Milletvekili Ümit Dikbayır’a CHP rozeti taktı. Kürsüye çıkan Dikbayır, konuşmasında şunları söyledi:
“Ben onurlu ve gururluyum. Vergisini ödeyemeyen, borcunu ödeyemen çiftçinin, pazardan artık yiyecek toplayan emeklilerimiz için. Ben buraya çakıl taşı olmaya geldim.”
Özel, konuşmasında hafta sonu düzenleyecekleri mitingle yeni bir adım atacaklarını duyurdu. CHP’nin yurt dışı temaslarından “birilerinin rahatsızlık” duyduğunu belirten Özel, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Gençleri için yasaksız Türkiye’yi, vizesiz Avrupa’yı inşa edecek iktidarın yaklaşmakta olduğunu bütün dünya görüyor ve Cumhuriyet Halk Partisi bu yolda ilerliyor. Bu konuda kimsenin şüphesi olmasın. Çekemeyenlerin, karnı ağrıyanların, iktidarlarından önce gidip de Amerika’da başkanlarla görüştüklerini, Avrupa’da başkanlarla görüştüklerini, çok sayıda temaslar yaptıklarını, o temaslardan kendi iktidarlarını Türkiye’ye müjdelediklerini unutmayalım. Dosta güven versin, olmayana kaygı versin. Bütün dünya Türkiye’nin birden büyük olduğunu ve bir tek adama teslim edilemeyeceğini, Cumhuriyet Halk Partisi’nin demokrasi mücadelesini görüyor.”
Özel, partisinin dış temaslarının bazı çevrelerde rahatsızlık yarattığını da belirterek, “CHP’nin yurt dışı temaslarından rahatsız olanlar var. Bundan büyük keyif alıyorum. Çünkü biz uluslararası alanda da hakkımızı, demokrasiyi ve kardeşliği savunmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
Tutuklu CHP’li Büyükşehir Belediye başkanlarının iddianamelerine ilişkin konuşan Özel, “Koltuklarını demokrasiyle devretmek istemeyenler bu değişime karşı her yolu deniyorlar. Eylül başında çıkacak dedikleri iddianame iki ay sonra geldi. Ekimde çıkacak denilen İBB iddianamesinden ise hala haber yok. 7 başkanımızın tutuklandığı iddianame 578 sayfa. Elinize aldığınızda önemli şeyler varmış gibi düşünüyorsunuz. Ancak dosyada sadece 16 kez sözde delillere atıf var. 496 kez alınan ifadelere atıf yapılıyor. Yeni bir gizli tanık bulmuş adı XYZ49QP, Hollanda araç plakası gibi… Bunların Hollanda merakının sebebini biliyorum. Bir gün buradan açıklayacağım. Hollanda’yla bağlantıyı biliyorum. 200 sanıklı iddianamede bir suç örgütü lideri var, 704 yıl hapsi isteniyor ancak bu örgüt lideri aramızda dolaşıyor. Bu örgüt lideri aramızda gezerken suçsuz günahsız insanlar cezaevinde tutuluyor. ‘Suç örgütü liderinin ekonomik anlamda büyümesindeki en önemli etken kamu kurum ve kuruluşlarından aldığı ihalelerdir.’ Böyle yazmışlar. Aziz İhsan Aktaş kamudan 388 ihale almış. 300’ünü AKP’lilerin yönettiği kurumlardan almış. 88’i ise CHP’li belediyeler. İddianamede bu 300 ihale hiç yok. İddianamede bir itirafçının ifadesi 113 kez geçiyor. 113 yerde geçirilen ve kanıt gibi sunulan “düşünüyorum”, “duydum”, “olabilir” gibi ifadeler var. İddianamede 104 kez “olabilir”, 45 kez “duydum”, 50 kez “düşünüyorum” geçiyor. Bunlar hiçbir kanıtla desteklenmiyor. Ortada itirafçı denilen ve iftiraya zorlanan birilerinin ifadeleri var. Şimdi savunma avukatları konulacak. Çapraz sorgulama yapılacak. Bu işi dikkatle takip edeceğiz. Tensiple birlikte arkadaşlarımızın tahliye edilmesini bekliyoruz. Arkadaşlarımızı bir gün daha tutuklu bırakmak Mussollini’nin ön infaz yöntemidir” dedi.
İddianamede ayrıca 29 kez İmamoğlu Suç Örgütü ifadesi geçtiğini belirten Özel, “Daha önce ortada bir iddianame bile yok iken böyle bir tanımlama yazıyorlar. Hani masumiyet karinesi? İddianame dedikleri çöp oldu. ‘Ahtapot ortaya çıkınca insan içine çıkamayacaklar’ diyorlardı. Ahtapotun kollarını birbirine bağlayamadılar. İşte buradayız. Biz yargılanmayacağız, sizleri yargılayacağız. Düş milletin yakasından. Milletimizin gözünün önünde yargılama istiyoruz. Erdoğan hukukçularına bu iddianameyi okutsun bakalım. Talimatı kendisi verdi. Sorsun bakalım olmuş mu bu iddianame? Açık söylüyorum: Olmamış, becerememişler. İftiradan öteye geçmeyen bir metin yazmışlar. Gelecek iddianameden de hiç zerre şüphem yok benzeri olacak. İftiralarınız hepsi milletin gönlünde mahkum olacak” dedi.
2026 yılı bütçesine ilişkin konuşan Özel, “Cumhurbaşkanı Yardımcısı bu bütçeye istikrar ve refah bütçesi dedi. Bakalım istikrar ve refaha… Açıkla başlıyoruz. Faiz giderlerinin artacağı öngörülüyor. Vazgeçilen vergiler için 768 milyar koymuşlar, çiftçiye destek için 168 milyar lira ayırmışlar. Kanun GSMH’nin yüzde 1’i çiftçiye verilir diyor. Hak ettiği para 772 milyar lira ancak ayrılan 168 milyar lira… İktidar çıkar sağladıklarına karşı bonkör, mağdur ettiği çiftçiye karşı insafsız. Ücretlilerin vergisinde yüzde 66 artış, para kazananlardan alınan vergide yüzde 1,5 düşüş olacak. Bu vahşi gelir vergisi ücretlileri daha da yoksullaştıracak. Şimdi iş bulan yılda alacağı 12 maaşın 3’ünü Tayyip Bey’e vergi olarak veriyor. Eskiden 12 maaş, 4 ikramiye alınırdı. Bu bütçe kırk haramiler için, bir avuç zengin için refah bütçesidir.Dolaylı vergiler bu senenin bütçesinde yüzde 63. En zengin de en yoksulu da aynı vergiyi veriyor. Dolaylı vergi en vicdansız vergidir. Gelir vergisi yüzde 25 planlanıyor. İş yapan, ihale alan, ithalat yapan, para kazananan verdiği vergi yüzde 11. İşte en büyük adaletsizlik burada. Gelir vergisinden 3.5 milyar lira elde edilecek, kurumlar vergisinden 1.6 milyar lira elde edilecek. Bu bütçe için milletin gözünün içine bakacaksın Erdoğan. Hodri meydan. Varsa saygın, cesaretin gel meclise savun bütçeni. O zaman gelirsen bütçeni anlatırsan, savunursan eleştirilere cevap verebilirsen eleştirilere katlanırsan o zaman sen demokratlar arasında belki bir kez daha adın geçebilir. Yoksa sarayında oturan bir otokratın bu meclise söyleyecek tek kelimesi yoktur” dedi.
Asgari ücretlinin yılın sonuna geldikçe dibi gördüğünü vurgulayan Özel, “Asgari ücretin satın alma gücü geçen yılki asgari ücretin gerisine düştü. Daha önümüzde 3 ay var. Asgari ücrete geçen yıl yapılan düşük zammı telafi edecek bir zam yapılması gerekirken yüzde 20 civarları konuşuluyor. Sendikalar masaya oturmuyor ama işçilerin sendikalardan beklediği sadece bu değil, dik durmalarıdır. Grevse grev, eylemse eylem.Sendikalar oturmadıkları masayı meydanlarda kurarsa halk arkasındadır. Kış geliyor. 3 çocuğuna birer takım kışlık alan baba bize faturayı yollamış. 2 yıllık üniversite mezunu, yıllarca iş bulamamış. 9 yaşındaki çocuğa kazak almış, 1400 TL. Mont 4 bin TL. Pantolon 1800 TL. Bot 3 bin 600 TL. Toplam 10 bin 800 TL. 5 yaşındakine kazak, mont, pantolon, bot 8 bin 800 TL. Bir yaşındakine kazak, mont, pantolon, bot almış 5 bin 400 TL. Toplamı 25 bin TL. Erdoğan diyordu ya 3 çocuk yapın. İşte yapmış, 22 in lira veriyorsun, hadi giydir diyorsun. Yap derken değil, bak derken insanların arkasında duracaksınız.” diye konuştu.
