Kuzey ve Doğu Suriye’nin Amude kentinde 13 Kasım 1960 tarihinde Şehrazat Sineması’nda çıkarılan yangın sonucunda 283 çocuk katledildi.
Katliam günü ilkokul müdürünün talimatıyla 500 Kürt çocuğu, 120 kişilik olan sinema salonuna dolduruldu.
O gün Cezayir bağımsızlık filmi olan Cerimet Nifis El Leyl (Gece Yarısı Suçlaması) filmi izlenecekti.
Fakat film başlamadan önce sinema perdesinin ortasında başlayan yangın kısa sürede tüm salona yayıldı. Öğretmenler, öğrencilerin yerinden kalkmasına izin vermedi, kapıda bekleyen askerler de salonun kapısını kilitledi.
Yangının büyümesiyle halk sinema salonuna aktı. Gelenler arasında olan Mihemedê Seîd Axa, sinemaya girişleri engelleyen askerleri geçerek birçok çocuğu kurtarmayı başardı.
283 çocuk hayatını kaybetti
Fakat büyüyen yangın nedeniyle 283 çocuk hayatını kaybetti. Dönemin yetkilileri yangının teknik arızadan dolayı çıktığını iddia etse de olayda Kürt çocuklarının dışında kimsenin zarar görmemiş olması, etkin bir soruşturma yapılmaması katliamın planlanarak yapıldığını gözler önüne serdi.
Katliamın üzerinden uzun yıllar geçmesine rağmen katliamdan sağ kurtulanların zihninde ayrıntılılar canlılığını korurken, onlarca aydın, yaşanan katliama dair kitaplar, şiirler yazarken bir çok yönetmen Amude sineması katliamına dair belgesel hazırladı. 1960 yılında eski BASS rejimi döneminde gerçekleştirilen katliam halen Amude ve Kuzey Doğu Suriye’de yaşayan halkların belleğinde tazeliğini korumaya devam ediyor.
Hayatını kaybedenler anısına film festivali
Rojava film Komünü, Amude sineması katliamında yaşamını yitirenler anısına 13 Kasım tarihinde uluslararası film festivali gerçekleştiriliyor. Bu yıl beşincisi gerçekleştirilecek olan Uluslararası Rojava Film Festivali’ne bir çok yönetmen ve oyuncu katılacak.
Amude sinemasının yapımı
Rojava Film Komünü öncülüğünde, Amude Halk Belediyesi, Almanya ve İtalya’dan sosyalist ve Kürt dostları, Kürt yönetmen ve gönüllülerin katkılarıyla 2024 yılında planlanan yeni Amude sinemasının yapımı devam ediyor. Amude kentinde 850 m² alana yapılacak olan sinema, 3 salondan oluşacak, salonlar 90 kişilik, 240 kişilik iki salon ve çok amaçlı kullanılacak 80 kişilik bir salonun yanı sıra bir de fuaye alanını içinde barındıracak.
Kuzey Doğu Suriye ve Kürt halkının tarihinde unutulmaz bir bellek olan Amude Sinemasının yıl dönümünde Amude Sineması projesine dair proje gönüllülerinden yönetmen Ersin Çelik Yeni Yaşam’dan Zana Deniz’e konuştu.
AmudêeSineması’nın yakılmasıyla oluşan etki
Amude Sineması katliamının yıldönümü olmasından dolayı böylesi bir projenin daha anlamlı olduğunu söyleyen Ersin Çelik, “Orada çocukların yakılmasına ya da yaktırılmasına göz yuman bir rejim vardı. O süreçte belki çocuklar ilk defa sinema filmi izliyorlardı. O dönem Kürtler açısından yeni bir hayal kurma süreci de yakılmaya çalışılmış ve kaygıya neden olmuştu. Orada yakılan sadece çocuklar değildi. Yeni bir bakış açısı, perspektif arayışı ya da çocukluk hayalleri yakılmış ya da korkuya kapılmasına neden olmuştu. O süreçte Rojava’da sinemeya karşı korkunun ve kaygının oluşmasına neden oldu. Çünkü sinema toplu yapılan bir eylem ve bu aynı duygunun oluşmasını sağlayan bir sanat türü. Bu aslında toplu halde yapılan etkinliklere de bir müdahaledir” ifadelerini kullandı.
‘Amude Sineması doğru bir başlangıç olacaktır’
Kuzey ve Doğu Suriye’de gelişen süreçle birlikte sinemaya da yeni bir bakış açısı kazandırılmaya çalışıldığını ifade eden Ersin Çelik, “Bunun bir tarafı film-sinemayı örgütlemek, diğer tarafı ise sinemayı toplumsal alana tekrar taşımaktır. Sinema Amude aynı zamanda bu boşluğu da dolduracak iyi bir başlangıçtır. Umudu tekrar oradan yeşertmek. Kamişlo ve Hasekê daha büyük şehirler ama maneviyat açısından doğru başlangıcın Amude olacağına inanıyoruz. Neden büyük bir şehirde yapılmıyor eleştirisi var. Doğru, buna da ihtiyaç var ama Amude’den başlamak yarayı kapatmak, daha doğru olacaktır” dedi.
Amede Sineması’nı belleğe dönüştüreceğiz
“Sinemanın en önemli görevlerinden biri belleği canlı tutmaktır” diyen Ersin Çelik, devamında şunları söyledi:
“Belleği canlı tutarken de negatif olanı değil; ona yeni bir yorum biçimi katmaktır. Derdimiz sadece katliamları anlatmak değil ama katliamlara karşı nasıl durulması, direnilmesi gerektiğini göstermektir. Sinemanın bir görevi de budur. Olanı, olduğu gibi göstermek değil, yorum katmak ya da karşı bir cevap olabilmektir. Amude Sineması’nda katledilen çocukların ardılları nasıl bir yaşam ya da sinema öngörüyor, bu açıdan da bir bellek tazelemesi de önemlidir. Korkuyu canlı tutmak değil, korkuya karşı nasıl var olduk buna karşı da bir cevap olabilmek önemli.’’
Projeyi birlikte yapma çağrısı
Kendisi de proje gönüllülerinden biri olduğunu belirten Ersin Çelik, Rojava Film Komünü tarafından 2024’te İtalya’daki Enternasyonal ve sosyalistlerin ve Amude Belediyesi’nin desteği ile Amude Sineması’na başladıklarına dikkat çekti. Ersin Çelik, “Sinemanın kapsamı büyüktür, yaklaşık 450 kişiliktir. 2 salon ve birçok amaçlı salonu var. Kafeteryası ve birçok çalışma alanı olan bir projedir. Tek bir sinema salonundan bahsetmiyoruz, bir sinema kompleksi. Biliyorsunuz savaş çıktığı zaman ilk etapta geri plana atılan sanat çalışmaları oluyor. O yüzden geçen yılla başlayan ve Ortadoğu’yu birçok açıdan etkileyecek gelişmelerin olmasından kaynaklı, projenin çalışmaları kimi zaman durdu. Bunun ilk nedeni savaş, ikincisi de maddi sorunlar. O yüzden bu proje istenilen hızda ve ölçüde ilerlemiyor. Bundan kaynaklı bu proje daha çok kampanyalar ile yürütülüyor. Geçtiğimiz aylarda kampanyayı yeniden yaygınlaştırmak ve inşaatın çalışmalarına yeniden başlandı. Herkes duyduğu zaman ‘ne kadar güzel işler’ diyebiliyor ama bizde birlikte bir şey yapalım, harekete geçirmede eksiklikler var. Bundan kaynaklı komünal bir şekilde yapmada sorun yaşıyoruz. Her şeyi birilerinden bekleme durumu var. Hayır biz toplum olarak yapabiliriz. Bunun için başta Kürt sinemacılar, aydınlar, Kürt dostlarına bu projeyi birlikte yapma çağrımız var” diye konuştu.
‘Sinemayı toplumsallaştırmaya çalışıyoruz’
Ersin Çelik, “Kolektif bir çaba ile yapılırsa devamının geleceğine inanıyoruz. Sinema salonlarının yapımı zor ama insanlar artık bir ihtiyaç olarak görmüyor. Günümüz dünyasının dijital gerçekliği var. Sinemacılar dışında ‘ne gerek var’ diyen de oluyor. Bu anlamda bu proje kültürel olarak da bir değişimi beraberinde getirecektir. Toplu film izleme kültürünü yeniden canlandırmak hem gezici sinemalar hem de toplu mekanlarda film izleme kültürünü yaygınlaştırma anlamında önemli görüyoruz. Tabi bunu değiştirmek zaman alacaktır” ifadelerini kullandı.
Amûde Sineması’nın hedefi
Sinemayı toplumsallaştırmaya ve üretilen filmleri halka ulaştırmaya çalıştıklarına dikkat çeken Ersin Çelik, “Biz aynı zamanda dil mücadelesi veriyoruz. Örneğin filmleri Türkçe, Arapça, İngilizce vb. dillerde izliyoruz. Bu anlamda kendi filmlerimizin yanı sıra başka filmlerinde dublajını Kürtçe yapma olanağına da sahip olacağız. Sinema salonun en büyük görevi oradaki okullara film programı hazırlamaktır. Öte yandan film festivalleri ve toplu etkinlikler yapılıyor. Bunlar içinde bir mekan oluşturulmuş olacak. 2026 film festivalinin bir ayağının Amude Sineması olacağına inanıyoruz, hedefimiz bu yöndedir. Daha ilerleyen süreçlerde mobilya ve diğer ihtiyaçların kampanyası da başlatılacak” dedi.
Sorumluluk alma çağrısı
Amude Sineması Projesi’nde İtalya’dan 4, Almanya’dan 2 kurumun, Rojava Film Komünü ve Amûdê Belediyesi tarafından yapıldığını sözlerine ekleyen Ersin Çelik, “Yeni kişi ve kurumları dahil etmek istiyoruz. Sizde bu projenin bir gönüllüsü olabilirsiniz. Projenin yaygınlaşmasına vesile olabilirsiniz” dedi.




