• Ana Sayfa
  • Manşet
  • Özgür Özel’den İstanbul Sözleşmesi sözü: O sandık gelecek, ilk imza sözleşmeye olacak

Özgür Özel’den İstanbul Sözleşmesi sözü: O sandık gelecek, ilk imza sözleşmeye olacak

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin grup toplantısında İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararını sert sözlerle eleştirerek, “Ama iki ay sonra ama iki yıl sonra o sandık gelecek, bizim seçtiğimiz Cumhurbaşkanı’nın atacağı ilk imzalardan biri İstanbul Sözleşmesi’ni Meclis’e geri göndermek olacak, söz veriyoruz” dedi.

Özgür Özel’den İstanbul Sözleşmesi sözü: O sandık gelecek, ilk imza sözleşmeye olacak
Haber Merkezi
  • Yayınlanma: 18 Kasım 2025 13:43
  • Güncellenme: 18 Kasım 2025 15:50

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada hem güncel siyasi gelişmeleri hem de kadın cinayetleri ve kadına yönelik şiddetle mücadeleyi gündeme taşıdı.

Özel, konuşmasına İstanbul Sultanbeyli’deki mitingleri, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ndeki ziyaretlerini ve Cumhuriyet Bayramı kutlamalarını hatırlatarak başladı. Kilis’te gerçekleştirdikleri 70’inci mitingin, CHP’nin yüz yılı aşkın siyasi tarihinde “önemli bir kilometre taşı” olduğunu vurguladı.

Özel, Kilis mitingini anlatırken, “Seçimlere beş gün kala yağmurun, dolunun altında sırılsıklam olduğumuz, kimsenin o gün giydiği takımı bir daha giyemediği ama Kilis’in bizi bağrına bastığı o gün, partimiz için de ülkemiz için de unutulmayacak bir gündü” ifadelerini kullandı.

Özel, Azerbaycan dönüşü Gürcistan’da düşen askeri uçakta hayatını kaybeden 20 asker, Hırvatistan’da yangın söndürme uçağının düşmesi sonucu hayatını kaybeden pilot ve memleketi Manisa’da trafik kazasında yaşamını yitiren polis için başsağlığı diledi.

Özel, “20 kahraman askerimizin, şehit pilotumuzun ve polis arkadaşımızın ruhları şad olsun. Yaşanan bu kazaların nedenleri üzerine çeşitli spekülasyonlar var. Biz bu süreci CHP olarak metanetle, sabırla ve yapılacak teknik incelemelerin sonuçlarının bir an önce şeffaflıkla paylaşılmasını bekleyerek takip ediyoruz” dedi.

‘Rojin’in dosyasında hâlâ tek bir tutuklu yok’

Özel, Türkiye’nin “bir yas ülkesi haline geldiğini” söyleyerek, hâlâ adalet arayan Rojin Kabaiş ve Ayşe Tokyaz!ın ailelerinin Meclis’te konukları olduğunu belirtti.

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi öğrencisi Rojin Kabaiş’in ailesi ile Ayşe Tokyaz’ın annesi ve ikiz kardeşini kürsüden selamlayan Özel, “Rojin üniversiteyi okumaya gitmişti, kaybolduktan 18 gün sonra 15 Ekim 2024’te cansız bedeni bulundu. Dosyada hâlâ tek bir tutuklu yok. Ailenin adalet mücadelesi devam ediyor” dedi.

Ayşe Tokyaz’ın defalarca polis ve savcılığa başvurarak korunma talep ettiğini hatırlatan Özel, “Ayşe, ‘Beni koruyun’ dedi, maalesef korunmadı ve meslekten ihraç edilmiş bir polis tarafından katledildi. Küçükçekmece’de katledildi, Eyüpsultan’da yol kenarına bir valiz içinde bırakıldı. Bu acıya dayanmaya çalışan annesi ve ikizi bugün aramızda” diye konuştu.

Özel, Rojin ve Ayşe’nin ailelerinin “binlerce yaralı yüreğin sembolü” olduğunu belirterek, bireysel vakalar için yapılacakların yanında bütüncül bir yaklaşıma ihtiyaç olduğunu vurguladı.

İstanbul Sözleşmesi

Özel, İstanbul Sözleşmesi üzerinden iktidara yüklendi. Meclis’in daha önce sözleşmeyi oybirliğine yakın bir destekle kabul ettiğini hatırlatan Özel, “AK Parti’nin elinde bir tane nazar boncuğu olsa, ‘Ne için takardın?’ desek, İstanbul Sözleşmesi için takardık. Çünkü bu Meclis o sözleşmeyi çalıştı, çıkardı, İstanbul’da imzaladı, Meclis’te hep birlikte el kaldırarak kabul ettik” dedi.

İstanbul Sözleşmesi’nin kadına yönelik şiddetle mücadelede yarattığı farkın altını çizen Özel, “Emniyetten savcıya, istinaftan yüksek yargıya kadar bir zihniyet değişimi başlamıştı. Şiddetle mücadele yasalarının çıkarılırken gösterilen kararlılık umut veriyordu” ifadesini kullandı.

Özel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kararıyla sözleşmeden çekilme sürecini ise şöyle eleştirdi: “Maalesef bir seçim öncesinde, siyasetin üzerinde baskı kurmak isteyen bir grubun taleplerine, oradan gelecek üç beş bin oya tamah ederek bu Meclis’in çıkardığı İstanbul Sözleşmesi’nden bir gece yarısı imzayla çıkıldığını ilan ettiler. Hukuken Meclis’in onayladığı bir sözleşmeden bir imzayla çıkamazsın ama oldu bitti yaptılar. Ve Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla İstanbul Sözleşmesi’nden çıkıldı güya.”

‘Siz bu kararla kadının arkasından devleti çektiniz’

Özel, sözleşmeden çekilmenin pratik sonuçlarına dikkat çekerek, “Dediler ki, ‘Öyle ama bu sözleşmeye göre çıkarılmış yasalar duruyor.’ O gün de söyledim: Siz bu kararla kadının arkasından devleti çektiniz. Polise, savcıya, hâkime ‘Biz artık o kadar kararlı değiliz’ dediniz” şeklinde konuştu.

Özel, “Ayşe’yi korumamak, Rojin’in katillerini bulmakta gecikmek, İstanbul Sözleşmesi’nin ruhundan, o günkü kararlılıktan uzaklaşılmasının sonucu” diyerek iktidarı eleştirdi.

‘Ama iki ay sonra ama iki yıl sonra o sandık gelecek’

Konuşmasının finalinde siyasette samimiyet çağrısı yapan Özel, erken seçim ya da zamanında seçim tartışmalarına atıfla şu mesajı verdi:

“Büyük bir mücadelenin içindeyiz. Ama iki ay sonra ama çok kaçtılar iki yıl sonra o sandık gelecek. CHP Meclis’te çoğunluğu sağlayacak. Eminim ki o gün Meclis’te bulunan bütün partilerin çok sayıda milletvekili de aynı kararlılıkta olacak. Ve bu Cumhurbaşkanı’nın attığı o imza var ya, bizim seçtiğimiz Cumhurbaşkanı’nın atacağı ilk imzalardan biri İstanbul Sözleşmesi’ni bu Meclis’e tekrar onaylanmak üzere yollamak olacak. Söz veriyoruz.”

Toplantıda, İBB iddianamesi sürecine ilişkin hazırlanan bir kısa film de salonda gösterildi. Filmde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a atıfla “Dünün mağduru, bugünün zalimi oldu” ifadesi kullanılırken, Özel’in “Bu parti savaş meydanlarında kurulmuştur. Bu partinin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’tür. Yüz iki yıllık dev çınar ayakta duracaktır, düşmanlarının hepsi sefil olacaktır” sözleri yer aldı.

‘19 Mart darbesinin iddianamesi’

Özel, iddianameyi Ergenekon ve Balyoz davalarına benzeterek, “Kurgulanmış, önden iletişimi yapılmış, olmayacak şeylerin varmış gibi gösterildiği, büyük bir algı kampanyası ile karşı karşıyayız” ifadelerini kullandı. AK Parti iktidarının “mağdurum” söylemiyle gelip bugün aynı yöntemleri katbekat uyguladığını belirten Özel, “O dönemin FETÖ’cü savcılarının algı operasyonlarını bugün kimlerin devraldığını görüyoruz” dedi.

İktidar yanlısı medya organlarını da hedef alan Özel, yaz boyunca İBB dosyasına ilişkin ortaya atılan “bin 200 telefon”, “lüks arabalar”, “560 milyar lira”, “bavullarda para” gibi iddiaları hatırlatarak, “Hepsi yalan, iddianamede yok. Bu kadar yalanı aynı anda, altı kanalda birden söyleyen gazetecilere soruyorum: Ne oldu şimdi? Arkanızda duruyorlar mı? Hayır, algı için kullandılar” diye konuştu.

Özel, “Nasıl Zekeriya Öz kaçtıysa, bu dönemin iftiracıları da kaçacak, geride iftiraları kalacak. Torunlarınız ‘Benim dedem 19 Mart darbesinin haysiyet cellatları arasındaydı’ mı diyecek?” sözleriyle yandaş medya eleştirisini sürdürdü.

Hafriyat hesabı 

İddianamede yer alan “Cebeci hafriyat alanına beş yılda 185 milyon ton izinsiz hafriyat döküldüğü” iddiasını da rakamlarla eleştiren Özel, bu miktarın beş yıl boyunca her gün 5 bin kamyon hafriyat anlamına geldiğini belirterek, İBB Teftiş Kurulu’nun 2022’de Ekrem İmamoğlu’nun onayıyla söz konusu alanla ilgili inceleme başlattığını, raporun 2023’te İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderildiğini ve savcılığın “kovuşturmaya yer yok” kararı verdiğini hatırlatarak, “Kaçak döküm varsa şikayet eden biziz, kovuşturmaya gerek yok diyen onlar. Şimdi çıkıp bunun hesabını bize soruyorlar” diye konuştu.

Murat Kapki ve Panout dosyaları

Özel, iddianamede “operasyonu önceden öğrenip mallarını kaçırmaya çalıştığı” iddia edilen müteahhit Murat Kapki’ye dair savcılık açıklamasının da gerçeği yansıtmadığını savundu. Kapki’nin mal varlığını daha önce bir başka isme devrettiğini, buna rağmen tedbirin boş şirkete konulduğunu söyleyen Özel, “Mallarını devralan İsmail Kaan’a soru yok, tutuklama yok. Çünkü Recep Tayyip Erdoğan’a çok yakın bir kişi” dedi.

İstanbul’daki açık hava reklam firmalarına yönelik operasyonlara da değinen Özel, Panout şirketinin AKP döneminde davet usulü ihaleyle İETT duraklarındaki reklam panolarını 20 yıllığına aldığını, İBB yönetiminin 2020’de sözleşmeyi revize ettiğini hatırlattı. Özel, “İBB ile imza atanlar içeride, AK Parti’ye yakın, paravan denilen şirketlere ise soru bile sorulmuyor” ifadelerini kullandı.

Bahçeli’nin TRT çağrısına yanıt: “Hodri meydan”

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin İBB davasının TRT’den canlı yayınlanması çağrısını da hatırlatan Özel, kendi verdikleri kanun teklifini anımsattı.

Özel, “Biz 9 Mayıs 2025’te grup başkanvekillerimizin imzasıyla duruşmaların TRT’de bir kanalda ve isteyen tüm kanallarda canlı yayınlanması için kanun teklifi verdik. Ekrem Başkan ‘Veremeyeceğimiz hesap yok’ diyor. Hodri meydan, bu kanunu bu hafta çıkaralım. İftirayı da cevabını da millet canlı izlesin” çağrısında bulundu.

Özel, konuşmasını “Bir iddianame gelecekti, yargılanan değil yargılayan olacağız diyordum. Daha yeni başlıyoruz” sözleriyle tamamladı.