ABD Başkanı Trump, Beyaz Saray’ın bahçesinde Şükran Günü (Thanksgiving) dolayısıyla düzenlediği etkinlikte gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Rusya ile Ukrayna arasındaki savaşın bir an önce sona ermesini istediklerini ve sadece geçen ay bu savaşta 25 bin civarında Rus ve Ukrayna askerinin öldüğünü ifade eden Trump, barış anlaşması konusunda umutlu konuştu.
Trump, “Artık bir anlaşmaya çok yaklaştığımızı düşünüyorum. Bakalım, göreceğiz.” ifadelerini kullandı.
Rusya-Ukrayna krizinin daha kolay hallolabileceğini düşündüğünü ancak Başkan olup süreçle ilgilenmeye başladıktan sonra bu savaşın düşündüğünden daha karmaşık olduğunu anlatan Trump, “Ancak bir yıldan kısa bir sürede ilerleme kaydettiğimizi düşünüyorum.” değerlendirmesini yaptı.
‘Witkoff’a talimat verdim’
ABD Başkanı Donald Trump, “Barış planını sonuçlandırmak umuduyla Özel Temsilcim Steve Witkoff’a Moskova’da Başkan Putin ile görüşmesi talimatını verdim” dedi.
Süreç karmaşık vurgusu
ABD Başkanı Trump, Şükran Günü tatilini geçirmek için Washington’dan Florida’da giderken uçakta basın mensuplarına gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Rusya-Ukrayna barış sürecine ilişkin süreci çok yakından takip ettiğini ve Cenevre’de Ukraynalılarla yapılan görüşmelerin çok olumlu geçtiğini söyleyen Trump, bir anlaşmaya varılması konusunda ise halen zamana ihtiyaç olduğunu vurguladı.
Trump, “Bu savaşın sona ermesini istiyorum, ama bir süre daha sonucu bilemeyeceğiz, ancak ilerleme kaydediyoruz. Bu karmaşık bir süreç, o kadar da hızlı ilerlemiyor.” sözleriyle hem umutlu hem de temkinli konuştu.
Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy’nin ABD’ye yapması beklenen ziyaretine ilişkin de konuşan Trump, önce barış anlaşması konusunda neticeyi görmek istediğini ima etti.
ABD Başkanı, “(Zelenskiy’nin) Gelip gelmeyeceğini bilmiyorum, ama önce bir anlaşma yapmalıyız diye düşünüyorum. Rusya ile iyi görüşmeler yapmaya başladık. Ukrayna iyi gidiyor. Bence onlar bu durumdan oldukça memnunlar.” değerlendirmesini yaptı.
28 maddelik barış planının daha ziyade Ruslara yaradığı yönündeki bazı eleştirilere de yanıt veren Trump, “O sadece bir haritaydı, bir plan değildi. Bir konseptti. Oradan 28 maddenin her birini aldılar ve sonra 22 maddeye indiler. Bunların birçoğu aslında çok olumlu bir şekilde çözüldü. Neler olacağını göreceğiz.” şeklinde konuştu.
Trump ayrıca, Özel Temsilcisi Steve Witkoff’un yanı sıra damadı ve eski başdanışmanı Jared Kushner’in de haftaya Moskova’ya giderek Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüşebileceğini sözlerine ekledi.
ABD Başkanı Trump, konuya ilişkin sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, Cenevre’de yapılan müzakerelerin çok verimli geçtiğine işaret ederek, bu süreçte “büyük ilerleme” kaydedildiğini açıklamıştı.
Trump, barış görüşmelerinin Rusya ayağı için Özel Temsilci Steve Witkoff’a Moskova’da Devlet Başkanı Putin’le görüşmesi talimatını verdiğini ifade etmişti.
İngiltere’den açıklama
İngiltere Başbakanı Keir Starmer, İngiltere Parlamentosunda Güney Afrika’da yapılan G20 toplantısı ve uluslararası temaslarına ilişkin milletvekillerini bilgilendirdi.
Ukrayna meselesinin toplantıda en önde gelen konu olduğunu kaydeden Starmer, konuyu G20 kapsamında Gönüllüler Koalisyonu üyeleri ve Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy’nin yanı sıra ABD Başkanı Donald Trump’la ayrıca ele aldıklarını ifade etti.
Starmer, Ukrayna’da ateşkes istediklerini yineleyerek, “Hedef, kalıcı ve adil bir barış olmalı. ABD’nin savaşı sona erdirmek için verdiği çabaları takdirle karşılıyorum. Başlangıçta açıklanan 28 maddelik planın kabul edilemez noktaları vardı. Ancak aynı zamanda adil ve kalıcı bir barış için gerekli bazı unsurları da içeriyordu.” diye konuştu.
Buna örnek olarak ABD’nin sağlayacağı güvenlik garantilerine işaret eden Starmer, Cenevre’deki görüşmelerin önemli bir adım olduğunu vurguladı.
Starmer, Ukrayna’nın egemenliğinin korunması gerektiğinin de altını çizerek, “Ukrayna gelecekte kendisini savunabilmeli, kendisiyle ilgili konulara gelecekte de kendisi karar verebilmeli.” dedi.
Avrupa Birliği (AB) ve NATO ile ilgili konularda da AB ve NATO üyelerinin rızasının gözetilmesinin önemli olduğunu savunan Starmer, barış konusunda yolun uzun olduğunu belirtti.
Gönüllüler Koalisyonunun 36 üyeye ulaştığını kaydeden Starmer, koalisyonun Ukrayna’yı nasıl oyunda tutabileceğini ele almayı sürdürdüğünü vurguladı.
Milletvekillerinin sorularını yanıtlayan Starmer, ABD’nin Ukrayna’da barış planı için sunduğu maddelere değinerek, “Kabul edilemeyecek maddeler vardı ancak bu konuda bir ilerleme kaydedilmesinden mutluluk duyuyorum.” ifadelerini kullandı.
Starmer, Ukrayna’ya her seviyede destek verdiklerini vurgulayarak, şunları söyledi:
“Maddelerin tümü üzerinde bir anlaşma olacağını düşünmüyorum. Ayrıca görüşmeler şu ana kadar sadece ABD ve Ukrayna arasında yapıldı. Burada görüşülmesi gereken önemli Avrupa ve NATO bileşenleri de bulunuyor. Bunların hiçbiri şu ana kadar Rusya’dan destek görmedi. Cenevre’de maddelerin tamamı üzerinde uzlaşıdan ziyade bir aşama kaydedileceğini düşünüyorum.”
Starmer, Ukrayna’nın topraklarını sorgulamayan bir anlaşmadan memnuniyet duyduğunu belirtti.
Ne olmuştu?
Trump yönetimi tarafından önerilen ilk planın Rusya’nın lehine olduğu yorumları yapılıyordu, ancak daha sonra Ukrayna’nın çıkarlarının daha fazla gözetildiği yeni bir plan duyuruldu.
Üst düzey bir Ukraynalı yetkili AFP’ye (Agence France-Presse) verdiği demeçte, yeni planın “önemli ölçüde daha iyi” olduğunu ve Kiev’in talepleriyle daha uyumlu olduğunu belirtti.
Buna rağmen ABD’li yetkililer, taraflar arasında hala bazı “hassas” ve çözülmemiş meselelerin kaldığını kabul ediyor.
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ise plana kötümser yaklaşıyor ve bugün yaptığı açıklamada, Rusya tarafından ateşkes veya yeni öneri üzerinde müzakere etmek için “gerçek bir istek olmadığını” söyledi.
Yoğun görüşmeler geçen hafta sonu, Ukrayna ve ABD temsilcilerinin Trump’ın 28 maddelik planını görüşmek üzere Cenevre’de bir araya gelmesiyle başladı.
Amerikan medyasına göre, ABD ve Rus heyetlerini içeren görüşmelerin son turu BAE’nin Abu Dabi kentinde gerçekleşti. Eş zamanlı olarak, Ukrayna’yı destekleyen 30 ülkelik bir grubun liderleri Salı günü video konferans yoluyla toplandı.
ABD’nin baş müzakerecisi Dan Driscoll, Rus mevkidaşlarıyla yaptığı toplantıdan iyimser bir şekilde ayrılarak, “Görüşmeler iyi gidiyor ve hâlâ iyimseriz” dedi. Beyaz Saray da “büyük ilerleme” kaydedildiğine işaret etti ancak “çözülmesi gereken bazı hassas fakat çözülmemiş detayların kaldığı” konusunda uyarıda bulundu.
Ancak Şubat 2022’de başlayan savaş devam ediyor. Salı günü sabahın erken saatlerinde, çok sayıda Rus insansız hava aracı ve füzesinin şehrin üzerine yağması ve birçok konut binasında yangına neden olmasıyla güçlü patlamalar Kiev’i sarstı.
İlk plan, Ukrayna’nın NATO üyeliğinin kalıcı olarak yasaklanması ve ülkenin topraklarının geniş bir bölümünü Rusya’ya bırakmasının talep edilmesi dahil olmak üzere Moskova’nın bazı savaş hedeflerini destekliyordu; bu da Ukrayna ve Avrupa’da büyük endişe yarattı.
Yeni plan Ukrayna için önemli ölçüde daha kabul edilebilir durumda. Ukraynalı yetkili AFP’ye yaptığı açıklamada, temel iyileştirmelerden birinin, ülkenin gelecekteki askeri güçleri için önerilen sayının 600 bin askerden 800 bine çıkarılması olduğunu belirtti.
Ukraynalı müzakereci Rüstem Umerov Salı günü yaptığı açıklamada, anlaşmanın “özü üzerinde” Ukrayna ve ABD arasında “ortak bir anlayış” olduğunu belirtti, ancak diğer detayların Zelenski ve Trump arasında “en kısa uygun zamanda” yapılacak doğrudan görüşmelerde karara bağlanması gerektiğini de ekledi.




