Zelenski, NATO’ya katılma talebinin kendi ‘Zafer Planı’ndaki beş maddeden biri olduğunu ve bu konuda Trump ile yaptığı bir görüşmeyi örnek gösterdi. 1994 Budapeşte Anlaşması çerçevesinde Ukrayna, birçok Sovyet dönemi nükleer silahını teslim etmişti; buna karşılık Rusya, ABD, İngiltere, Fransa ve Çin’den ülkesinin egemenliğine saygı gösterileceğine dair garantiler almıştı. Ancak, Rusya 24 Şubat 2022’de tam ölçekli bir işgale başladığında Batılı güçlerin Ukrayna’yı savunmadığı biliniyor.
Zelenski, “Hangi ülke nükleer silahlarını bıraktı? Hepsi mi? Sadece Ukrayna. Bugün kim savaşıyor? Sadece Ukrayna. Bu bir gerçek. Trump’a şunu söyledim: Çıkış yolu nedir? Ya Ukrayna tekrar nükleer silahlara sahip olacak – bu bizim için bir koruma sağlar – ya da bir ittifak kurmalıyız. NATO dışında bugünkü etkin bir ittifak bilmiyoruz” dedi.
Ukrayna’nın “NATO’yu seçtiğini” vurgulayan Zelenski, Trump’ın kendisini duyduğunu belirtti. Konuyla ilgili Arab News’te yayımlanan bir analize göre Özel görüşmelerde neler söylediğini tahmin etmek zor; ancak basına yaptığı açıklamalardan, Ukrayna’nın ya NATO üyesi olacağını ya da nükleer silah geliştireceğini net bir şekilde belirttiği anlaşılıyor.
Newsweek gibi bazı Batılı yayınlar bu konuda “Ukrayna NATO’ya Nükleer Ültimatom Verdi” başlıklı haberler yayımladı. Doğu Avrupa ülkelerinde de benzer başlıklar çıkarken, bu durum nükleer silah konusuna daha duyarlı bir yaklaşım sergilendiğini gösteriyor.
Zelenski, Ukrayna parlamentosunda ‘Zafer Planı’nı sunarken, NATO konusunda kararlılığın Avrupa entegrasyonu ve Ukrayna’da demokrasinin alternatifsiz olduğu anlamına geldiğini vurguladı. Planın ikinci maddesi savunma ile ilgili olup, “Savunma maddesinin gizli bir eki var ve bu yalnızca uygun askeri yardım kapasitesine sahip ortaklara erişilebilir” dedi. Burada bahsedilen ortakların nükleer silahlara sahip ülkeler olduğu anlaşılıyor.
Ukrayna’nın nükleer ve füze teknolojileri konusundaki tarihi bilgi birikimi göz önüne alındığında, bu ülkenin savaş halinde yeni bir nükleer program üzerinde çalışıyor olabileceği düşünülüyor. Zelenski, “Eğer ortaklarımız kabul ederse, savaş sonrasında Avrupa’da konuşlu ABD Silahlı Kuvvetleri’nin bazı askeri birliklerinin yerini Ukraynalı birimlerin almasını öngörüyoruz. Ukraynalılar, Rus kötülüğünü aşamayacak bir güç olduklarını kanıtladı” ifadelerini kullandı.
Sonuç olarak, Zelenski’nin açıklamaları, Trump’ın yeniden başkan olması durumunda her türlü olasılığa hazırlıklı olduğunu gösteriyor. Diğer NATO ortaklarının tepkisinin ne olacağı ise merakla bekleniyor; bazı kaynaklar Zelenski’nin açıklamalarını dikkate değer bir cesaret olarak değerlendiriyor.
