• Ana Sayfa
  • Manşet
  • BM ve AB’den İsrail ve Hamas’a çağrı: Düşmanlığa son verin

BM ve AB’den İsrail ve Hamas’a çağrı: Düşmanlığa son verin

BM ve AB, ABD Başkanı Trump’ın Gazze barış planını müzakere etmeye başlayan İsrail ve Hamas’a “barış yolunu açın” çağrısı yaptı.

BM ve AB’den İsrail ve Hamas’a çağrı: Düşmanlığa son verin
Haber Merkezi
  • Yayınlanma: 7 Ekim 2025 15:04
  • Güncellenme: 7 Ekim 2025 15:32

ABD Başkanı Donald Trump’ın önerdiği Gazze barış planı kapsamında Hamas ve İsrail arasında başlayan dolaylı müzakereler Mısır’ın tatil beldesi Şarm El-Şeyh’te devam ediyor.

Bu müzakerelerin, iki yıl önce bugün Hamas’ın İsrail’e saldırılarıyla başlayan, Gazze’de on binlerce kişinin öldüğü, yüz binlerce kişinin de yerinden edildiği savaşı sona erdirmesi umut ediliyor.

BM Genel Sekreteri Guterres: Barışa giden yolu açın

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, Hamas’ın savaşı tetikleyen terör saldırılarının ikinci yıl dönümü vesilesiyle yaptığı konuşmada artık düşmanlıklara son verilmesi gerektiğine vurgu yaptı.

Gazze’de yaşanan insani felaketin tahayyül edilemez boyuta vardığına işaret eden Guterres, Hamas’a “Bunu defalarca söyledim ve bugün aciliyet nedeniyle yeniden söylüyorum: Rehineleri serbest bırakın, koşulsuz ve hemen şimdi” çağrısını yaptı.

Guterres, Gazze, İsrail ve bölgedeki düşmanlıklara hemen son verilmesi gerektiğini, bu düşmanlıkların bedelini sivillerin hayatları ve gelecekleriyle ödediğini söyledi.

Trump’ın Gazze için açıkladığı barış planını “Trajik çatışmayı sona erdirmek için değerlendirilmesi gereken bir fırsat” olarak nitelendiren Guterres, “Kalıcı bir ateşkes ve güvenilir bir siyasi süreç, daha fazla kan dökülmesini önlemek ve barışa giden yolu açmak için şarttır” dedi.

AB liderlerinden yapıcı katkı çağrısı

Bir çağrı da Avrupa Birliği’nden (AB) yapıldı. AB Konseyi Başkanı Antonio Costa ve Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen bugün sosyal medya hesaplarından yaptıkları ortak açıklamada “İki yıl önce, 7 Ekim’de Hamas’ın saldırılarının yarattığı dehşeti ve masum kurbanlara, ailelerine ve tüm İsrail halkına verdiği acıyı asla unutmayacağız” ifadelerine yer verdi.

Bununla birlikte AB liderleri, tarafları Trump tarafından ortaya konulan plan çerçevesinde Şarm el-Şeyh’te yapılan görüşmelere yapıcı bir şekilde angaje olma çağrısı yaptı.

Antonio Costa ve Ursula von der Leyen, “Bu fırsat, iki devletli çözüme dayalı olarak bölgede kalıcı bir barışın yolunu açmak için değerlendirilmelidir” mesajını verdi.

7 Ekim’in yıldönümü: Neler yaşandı?

İsrail, Hamas’ın 20 civarında yerleşim yerine düzenlediği saldırının ardından operasyonlara başladı. 24 Kasım 2023’te yedi günlük ateşkes ilan edildi. Hamas 81 rehineyi serbest bıraktı, İsrail de 240 Filistinli mahkumu salıverdi. İsrail, 1 Aralık’ta Gazze’ye yeniden hava saldırılarına başladı.

Taraflar birbirini anlaşmayı ihlal etmekle suçladı ve ikinci ateşkesin duyurulduğu Ocak 2025’e kadar binlerce cana mal olan çatışmalar yaşandı.

19 Ocak 2025’te ilan edilen ikinci ateşkesin ardından 33 rehine (aralarında sekiz cenaze dahil) ile yaklaşık 2 bin Filistinli tutuklu takas edildi. Ancak bu ateşkes de uzun sürmedi, 19 Mart 2025’te İsrail yeni bir operasyona başladı.

Eylül 2025 itibarıyla İsrail havadan sürdürdüğü operasyonlara kara harekatlarını da dahil etti.

Filistinli yetkililere göre, şimdiye kadar İsrail ordusunun saldırılarında yaşamını yitirenlerin sayısı 67 binin üzerinde, en az 168 bin kişi de yaralandı.

Yüzbinlerce kişi evsiz kaldı, yoğun göç yaşandı

İsrail’in Gazze Şeridi’nde sürdürdüğü saldırılar nedeniyle yüzbinlerce kişi evsiz kaldı, Gazze’nin yüzde 90’ının yıkıldığı bilidriliyor ve yüzbinlerce kişi kuzeyden güneye göçe zorlandı.

Hamas’ın üst düzey isimleri öldürüldü 

İki yılda İsmail Haniye, Yayha Sinvar, Muhammed Deif, Merwan İssa, Ebu Ubeyde gibi Hamas’ın önemli isimleri İsrail tarafından öldürüldü.

Hamas’a destek veren Lübnan Hizbullah’ı da büyük kayıplar verdi. İsrail’in Lübnan’a yönelik saldırıları sürürken, lideri Hassan Nasrallah dahil Hizbullah’ın pek çok üst düzey ismi İsrail saldırılarında hayatını kaybetti.

İsrail’in hedef aldığı bir diğer grup ise Yemen’deki Husilerdi. Hamas’a destek veren ve zaman zaman İsrail’e füze fırlatan Husilere yönelik en ağır saldırı başkent Sana’da yapılmıştı. Ağustos ayında İsrail Husilerin Yemen’desi hükümetinin başbakanı ve bazı bakanlarını öldürmüştü.

Hamas, Hizbullah ve Husilerin en büyük destekçisi ise İran. İsrail, olup bitenlerden doğrudan İran’ı sorumlu tutuyor ve nihayetinde 13 Haziran’a İran’a savaş açtı. 12 gün süren savaşta İran’ın çok sayıda üst düzey yetkilisi ve generali yaşamını yitirdi, nükleer çalışmaları büyük zarar gördü.

İran’ın İsrail karşısında etkisiz kılınması, Suriye’de de dengeleri değiştirdi. İran’ın desteklediği Beşar Esad rejimi Aralık 2024’te yıkıldı.

Filistin’in tanınması ve soykırım suçlaması 

İsrail ordusunun Gazze’deki saldırılarında binlerce çocuk yaşamını yitirdi, Birleşmiş Milletler (BM) resmen açlık ve kıtlığın başladığını duyurdu, açlıktan ölenlerin sayısı 500’e yaklaştı, insani yardımların girişi engellendi. BM’ye bağlı Bağımsız Soruşturma Komisyonu Eylül ayında yayımladığı raporda İsrail’i soykırım yapmakla suçladı. Ayrıca Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde Başbakan Netanyahu’nun da aralarında bulunduğu İsrailli yetkililer hakkında soykırım davası açıldı. Pek çok ülke İsrail ile olan ilişkilerine kısıtlama getirdi.

Öbür yandan Eylül ayında toplanan BM 80’inci Genel Kurulu toplantısı sırasında aralarında Fransa ve İngiltere’nin de bulunduğu bazı ülkeler Filistin’i devlet olarak tanıdıklarını duyurdu. Böylece Filistin devletini resmen tanıyan ülke sayısı 158’e çıktı.

Gazze planı

Gazze’deki durumun son bulması için son iki yılda çözüm girişimleri de sonuç vermedi. Son olarak ABD Başkanı Donald Trump, 29 Eylül’de Beyaz Saray’da Netanyahu ile görüştü ve ardından 20 maddelik “Gazze Barış Planı”nı duyurdu. Netanyahu planı desteklediğini duyurdu. Aralarında Türkiye’nin de bulunduğu çok sayıda Müslüman ve Arap devleti de plana destek verdiklerini açıkladı.

Hamas da planı kabul ettiğini ilan etti, ancak bazı belirsizliklerin giderilmesini istiyor. Plan, rehinelerin derhal serbest bırakılmasını, Hamas’ın silahlarını bırakmasını ve Gazze’den çıkmasını, Gazze’nin idaresinin teknotrat bir yönetime devredilmesini öngörüyor.

Hamas, rehinelerin bırakılması gibi başlıkları kabul etmekle birlikte silah bırakma ve Gazze’nin geleceği gibi konularda pazarlık yapmak istiyor. En önemlisi de Hamas, İsrail’in Gazze’den çekileceğine dair net garantilerin verilmesini talep ediyor.

Mısır’da görüşmeler: İkinci gününde  

Trump’ın planını ilk etapta kabul eden Hamas ve İsrail heyetleri dün Mısır’ın Şarm el Şeyh kentinde bir araya geldi. Görüşmenin ilk gündemleri rehinelerin bırakılması ve ateşkesin sağlanması. Ayrıca İsrail’in çekilmesi ve Hamas’ın silahsızlandırılması gibi zor başlıkların da ele alındığı kaydediliyor. Dünkü ilk görüşmelerin iyi geçtiği bildiriliyor.

Reuters’a konuşan Mısırlı bir yetkili, Hamas’ın rehinelerin serbest bırakılması ve İsrail’in Gazze’den çekilmesinin kapsamı ve zaman çizelgesi konusundaki tutumunu özetlediğini söyledi. Yetkili, Hamas’ın ayrıca İsrail’in kalıcı bir ateşkes ve kapsamlı bir çekilmeyi taahhüt edip etmeyeceği konusundaki endişelerini dile getirdiğini de ekledi.

Öbür yandan İsrail’in Gazze’deki saldırıları, önceki günlere nazaran düşüş gösterse de, sürüyor.

Reuters’a konuşan üst düzey bir İsrailli güvenlik kaynağı, Şarm el Şeyh’teki görüşmelerin başlangıçta yalnızca rehinelerin serbest bırakılmasına odaklanacağını ve Hamas’a bu aşamayı tamamlaması için birkaç gün süre verileceğini söyledi.

İsrailli yetkili, İsrail’in askerlerini yalnızca Gazze’deki sarı çizgiye kadar çekeceğini, ötesine geçmek konusunda adım atmayacağını da belirtti. Bu çizgi, Trump’ın planı kapsamında İsrail’in ilk geri çekilmesi için belirlenen sınır. Bu, stratejik bir tampon bölge oluşturacak ve daha fazla geri çekilme, Hamas’ın belirlenen koşulları yerine getirmesine bağlı olacak.

İsrail ve Hamas arasındaki görüşmelerde karşılıklı güvensizlik devam ederken, öbür yandan Trump’ın hızlı bir sonuç elde edilmesi yönündeki baskısı da sürüyor. Trump, dünkü açıklamasında “Gerçekten bir anlaşmaya varacağımızı düşünüyorum. Anlaşmaya varma şansımız çok yüksek ve bu kalıcı bir anlaşma olacak” dedi.

Mısır’da ilerleme sağlandı mı?

İsrail ile Hamas arasındaki dolaylı müzakerelerin ABD arabuluculuğunda yürütüldüğü, ABD heyetine Başkan Trump’ın Özel Temsilcisi Steve Witkoff’un başkanlık ettiği, ona da Trump’ın damadı Jared Kushner’in de eşlik ettiği bildiriliyor.

Mısırlı kaynaklara göre sürdürülen müzakerelerde planın ilk aşamasına odaklanılıyor. Taraflar, rehinelerin serbest bırakılması ve ateşkesin sağlanması gibi başlıklar konusunda büyük ölçüde mutabakat sağlamış durumda. Ancak Hamas’ın silahsızlandırılması ve Gazze’nin gelecekte nasıl yönetileceğine ilişkin başlıklarda belirsizliğin sürdüğü aktarılıyor.

İsrail hükümeti, İsrail’in müzakere heyetine üst düzey müzakereci Ron Dermer’in liderlik edeceğini duyurmuştu. Ancak daha sonra dış politika danışmanı Ophir Falk’ın da İsrail’i temsilen Mısır’da olduğu açıklandı.

Bu arada Hamas adına müzakereleri yürütecek isimlerin başında da Halil el-Hayye yer alıyor. El-Hayye, İsrail’in Katar’ı hedef alan saldırısında sağ kurtulmuştu.