Çin, ABD Başkanı Joe Biden’ın, Amerikan ordusuna Çin’in nükleer kapasitesine karşı yeni bir strateji geliştirme talimatı verdiği iddialarına yönelik ciddi endişelerini dile getirdi.
New York Times gazetesinde yer alan haberde, Biden’ın Mart ayında ABD’nin nükleer caydırıcılık stratejisini Çin’in hızla genişleyen nükleer teknolojileri ve silahlarına odaklanacak şekilde yeniden düzenlediği öne sürüldü.
‘Tehditlerin ana kaynağı ABD’
Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mao Ning, Pekin’de düzenlediği basın toplantısında ABD’yi, Çin’in nükleer silahlarını arttırdığı iddiasını yayarak stratejik üstünlük sağlama peşinde olmakla suçladı. Mao, “Dünyadaki nükleer risklerin ve stratejik tehditlerin ana kaynağı ABD’dir” diyerek, Çin’in nükleer kapasitesini ulusal savunmanın gerektirdiği en alt düzeyde tuttuğunu ve silahlanma yarışına girmeyi hedeflemediğini vurguladı.
‘Çin’in nükleer cephaneliği genişliyor’
ABD’nin nükleer politikası on yıllardır büyük ölçüde Rusya’ya odaklanmış durumda olsa da, Çin’in nükleer cephaneliğini beklenenden daha hızlı genişlettiği ve bu durumun ABD’de endişelere yol açtığı bildirildi. Pentagon’un tahminlerine göre, Çin’in 2030 yılına kadar binin üzerinde nükleer savaş başlığına sahip olacağı öngörülüyor. Ancak ABD’li uzmanlar, Rusya’nın halen daha büyük bir nükleer cephaneliğe sahip olduğunu ve bu nedenle ABD’nin nükleer stratejisinin ana odak noktasının Rusya olmaya devam ettiğini belirtiyor.
Hangi ülkede kaç nükleer başlık var?
Geçen yılın sonlarında yayınlanan bir belgede Pentagon, Çin ordusunun cephaneliğinde 500’den fazla nükleer savaş başlığı bulunduğunu açıklamıştı. ABD’deki Silah Kontrol Derneği tarafından derlenen tahminlere göre bu rakam, yaklaşık 3 bin 700 aktif savaş başlığından oluşan bir nükleer stoğa sahip olan ABD ile karşılaştırılıyor.
Grubun aktardığı tahminlere göre Rusya, yaklaşık 1550’si stratejik dağıtım sistemlerinde olmak üzere yaklaşık 4 bin 380 nükleer savaş başlığına sahip.