Yürüyüş, Diyarbakır’daki Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti’nde düzenlenen basın toplantısında okunan deklarasyonla kamuoyuna duyuruldu.
Toplantıya, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır, MED Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Hukuki ve Dayanışma Dernekleri Federasyonu (MED TUHAD FED) Eşbaşkanı Pınar Sakık Tekin ve Kerem Canpolat’ın yanı sıra platform üyeleri katıldı.
Tarihi ve kritik bir süreçten geçildiğine dikkat çekilen deklarasyonda, savaşın yarattığı yıkıma dikkat çekildi.
Deklarasyonda barışın önemine vurgu yapılarak, “Çözümsüzlük politikalarının sonucu olarak uluslararası bir karaktere ulaşan Kürt meselesi her geçen gün çözümünü daha fazla dayatmaktadır” denildi.
‘Öcalan sorunun çözümünde temel muhataptır’
“Türk-Kürt ilişkilerini tarihsel gerçekliği üzerinden yeniden güçlendirebiliriz. Tek bir çıkışı var; o da Kürtlerin varlığını kabul etme ve onurlu bir barışı sağlamaktır” denilen deklarasyonda, şunlar ifade edildi:
“Ortadoğu bunalımına da dünya krizine de en doğru çözümü öneren Sayın Abdullah Öcalan, Türk-Kürt tarihsel ilişkisine en doğru projeksiyonu tutan ve sorunun çözümünde temel muhatabıdır. Nitekim 43 ay sonra yaptığı aile görüşmesinde ‘Koşullar oluşursa bu süreci çatışma ve şiddet zemininden hukuki ve siyasi zemine çekecek teorik ve pratik güce sahibim’ sözleriyle çözüm iradesini göstermiştir. Kürt halkı ve siyaseti de bu iradenin arkasında durmuş ve kararlılığını ifade etmiştir.”
Meclis’e çağrı: Çözüm için rolünü oynamalı
Türkiye’nin dış politikalarının da eleştirildiği deklarasyonda, Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik operasyonlara tepki gösterildi. Deklarasyonda, “‘Kürtler ne istiyor’ diye soranlara yanıtımız nettir: Kürt, demokratik, özgürlükçü, onurlu bir barış istiyor” denildi. Bunun için Öcalan ile görüşmenin sağlanması istenen deklarasyonda, şunlar ifade edildi:
“Çözüm için Meclis de rolünü oynamalıdır. Sayın Öcalan da, Kürt siyaseti de Meclis’i sıklıkla işaret etmekte ve bu çatı altında çözümde ısrar etmektedir. Çünkü ilk inkar Meclis’te başlamıştır; Meclis’in çıkardığı Anayasa ve yasalarla günümüze kadar sürdürülmüştür. Dolaysıyla düzeltmeyi de buradan başlatmalıyız. Meclis’in rolünü oynaması için Türkiyeli dostlarımızın 16 Aralık’ta İstanbul’dan Ankara’ya doğru başlatacakları yürüyüşü önemsiyoruz.
İki koldan Ankara’ya yapılacak yürüyüşe çözüm ve barış isteyen herkesi katılmaya çağırıyoruz. Meclis’i de tarihsel misyonunu oynamaya davet ediyoruz.”