DİSK 3 Ekim’de Ankara’da miting yapacak

DİSK Vergide Adalet Yasası’nın Meclis’ten oy birliği ile geçmesi için kitlesel bir işçi mitingi yapacak.

DİSK 3 Ekim’de Ankara’da miting yapacak
DİSK 3 Ekim’de Ankara’da miting yapacak
Haber Merkezi
  • Yayınlanma: 22 Eylül 2024 15:43

DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, 3 Ekim’de Ankara’da Anıtpark’ta Vergide Adalet Yasası’nın Meclis’ten oy birliği ile geçmesi için büyük bir kitlesel işçi mitingi yapacaklarını duyurdu.

Sosyal Demokrasi Vakfı’nın (SODEV) Kars’ta kuruluşunun 30. yılında “Sosyal Demokrasi ve Türkiye, Krizdeki Ekonomi ve Yozlaşan Demokrasi” konulu panele katılan Çerkezoğlu, ‘vergide adalet’ talepleri için 3 Ekim’de bir kez daha alanlarda olacaklarını belirtti.

Çerkezoğlu şunları söyledi: “İlk kez burada söylüyorum: 1 Ekim’de hemen Meclis açılır açılmaz 3 Ekim’de Ankara’da Anıtpark’ta büyük bir işçi buluşması ve kitlesel işçi mitingi yapacağız. Geçtiğimiz yıl Kasım ayında İstanbul’dan Ankara’ya yürüyüp bütün siyasi partilere dosyasıyla özet olarak 5 madde olarak sunduğumuz Vergide Adalet Yasasının meclisten oy birliği ile geçmesi için meclisin açıldığı hafta Ankara’da kitlesel bir miting yapacağız.”

İşçi sınıfının siyasete müdahalesi

“Emek siyaseti tek başına emek adına siyaset yapmak değildir. Emek siyaseti, gerçekten bütün siyasi partilerin, bütün siyasi öznelerin, bütün sendikaların, işçi sınıfının hep birlikte ülkenin geleceği için emeğin siyaseti çerçevesinde bir gelecek tahayyülünü, politika önerilerini bu ağır tablo karşısında somut hayata geçirecek bir adım adım ortak mücadele sürecidir.”

‘Emek siyaseti tek başına emek adına siyaset yapmak değildir’

“Artık emek siyaseti tek başına emek adına siyaset yapmak değildir. Emek siyaseti, gerçekten bütün siyasi partilerin, bütün siyasi öznelerin, bütün sendikaların, işçi sınıfının hep birlikte ülkenin geleceği için emeğin siyaseti çerçevesinde bir araya gelmesi gerekiyor. Artık politik önerilerinin bu ağır tablo karşısında adım adım bir mücadele sürecine girmesi gerekiyor. Emek siyasetinin başlıklarını çok açık ortadadır. Ücret denilen şeyi konuşuyoruz. Gelir dağılımını, yoksullaşmayı konuşuyoruz. Ücret dediğimiz şey; işçi ile işverenin arasında ki mesele değil. Ücret meselesi ve ücret kavgası bugün bu ülkede Türkiye’de, uluslararası kapitalist sistemde biçilen role, ucuz emek cennetine karşı bir politik kavgadır. Vergi öyle basitçe vergi uzmanlarının bir teknik meselesi değildir.

Vergide adalet mücadelesi toplumsal adaletin ve ahlakın simgesidir. Her şeyden önce vergide adalet mücadelesi politik bir kavgadır. Ve bütün bunların güvencesi olacak sendikal hakların önündeki engelleri kaldırmak politik bir kavgadır. İçinden geçtiğimiz süreçte hep bunu söylüyoruz. Demokraside adalet mücadelesi de bugün emek mücadelesinin olmasa olmazıdır. Ve hepsinden önemlisi işçilerin birliğini, halkların kardeşliğini sağlamak bugün bizi daha fazla bölerek, parçalayarak daha fazla sömürmek üzere kurulmuş bu stratejiyi tersine çevirmek açısından son derece önemlidir.”