• Ana Sayfa
  • Ekonomi - Emek
  • DİSK’in kurucu başkanı Kemal Türkler, katledilişinin 45’inci yılında mezarı başında anıldı

DİSK’in kurucu başkanı Kemal Türkler, katledilişinin 45’inci yılında mezarı başında anıldı

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun (DİSK) kurucusu ve ilk Genel Başkanı Kemal Türkler, katledilişinin 45’inci yılında İstanbul Topkapı Mezarlığı’ndaki mezarı başında anıldı. DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, “Bugün hukuk ayaklar altına alınmışken, anayasa ayaklar altına alınmışken Kemal Türkler’in ve DİSK’in kurucularının, DİSK’i bizlere emanet edenlerin mücadelesi yolumuzu aydınlatıyor” dedi.

DİSK’in kurucu başkanı Kemal Türkler, katledilişinin 45’inci yılında mezarı başında anıldı
DİSK’in kurucu başkanı Kemal Türkler, katledilişinin 45’inci yılında mezarı başında anıldı
Haber Merkezi
  • Yayınlanma: 22 Temmuz 2025 12:26

İstanbul’da, 22 Temmuz 1980’de evinin önünde uğradığı silahlı saldırı sonucu öldürülen DİSK’in kurucusu ve ilk Genel Başkanı Kemal Türkler için bugün Topkapı Mezarlığı’ndaki mezarı başında anma töreni düzenlendi.

DİSK üyeleri ile siyasi parti temsilcileri, mezarlık girişinden kortej halinde sloganlarla Türkler’in mezarının başına kadar yürüdü. “Kemal Türkler ölümsüzdür” sloganı atılan anmada, Türkler için bir dakikalık saygı duruşunda bulunuldu.

Anmada konuşan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, Türkiye işçi sınıfının bu zor dönemde yolunu Türkler’in aydınlatmaya devam ettiğini vurguladı. Çerkezoğlu, şunları söyledi:

“Bugün Türkiye’de demokrasinin tümüyle ayaklar altına alındığı, kırıntılarının bile yok edildiği, başkanlık rejimi adı altında inşa edilen tek adam rejiminde demokrasinin bütün kurum ve kurallarıyla yok edilmeye çalışıldığı bu dönemde Kemal Türkler’in mücadelesi yolumuzu aydınlatıyor. Çünkü Kemal Türkler, bu ülke tarihinin en büyük demokrasi mücadelesinin, en büyük demokrasi destanlarından birisi olan bir mücadelenin, 15-16 Haziran’ın örgütçüsüdür, yaratıcısıdır. 15-16 Haziran sadece bir sendikal direniş değildir, Türkiye işçi sınıfının kendi iradesine sahip çıktığı bir demokrasi mücadelesidir. Bugün de biz biliyoruz ki demokrasi dediğimiz, 5 yılda bir gidip sandıkta oy kullanmak demek değildir sadece. Demokrasi, hayatın her anında ve her alanında başta işçi sınıfı olmak üzere bütün toplumsal kesimlerin söz ve karar sahibi olması demektir. Bunun güvence altında olması demektir demokrasi. İşçi sınıfı için söz ve karar sahibi olmaksa örgütlü olmaktan geçer. İşçi sınıfının demokrasisi örgütüdür, sendikasıdır, sendikal haklarıdır. İşte o nedenle 15-16 Haziran bir demokrasi mücadelesidir ve bugün bu karanlık süreçte Kemal Türkler’in bu mücadelesi yolumuzu aydınlatmaya devam ediyor.”

‘Kemal Türkler’in mücadelesi zorlukları nasıl aşacağımızı gösteriyor’

“Bugün sendikal haklar, örgütlenme hakkımız, grev hakkımız, toplu iş sözleşmesi hakkımız ağır bir baskı altındayken hâlâ Türkiye, bütün dünyada işçi hakları açısından tüm dünyada en kötü 10 ülkeden birisiyken Kemal Türkler’in mücadelesi bu zorlukları nasıl aşacağımızı bize gösteriyor. Saraçhane mitinginden Kavel grevine kadar Kemal Türkler’in hayatında yazılanlar, bugün bu zorlukları nasıl aşacağımızı gösteriyor. Yine bugün hukuk ayaklar altına alınmışken, anayasa ayaklar altına alınmışken Kemal Türkler’in ve DİSK’in kurucularının, DİSK’i bizlere emanet edenlerin mücadelesi yolumuzu aydınlatıyor. Bugün Anayasa Mahkemesi’nin ihlal kararına rağmen grevlerimiz yasaklanıyor. Bu anayasaya aykırı grev yasaklarını fiili grevlerle aşmaya çalışıyoruz. Sendikalaşmanın önündeki engelleri, önümüze konan tüm engelleri mücadelemizle aşmaya çalışıyoruz. Bugün mahkeme kararları bile uygulanmıyor. İşte hepimizin ekmeğini belirleyen, her gün soframızdaki ekmeğin daha da küçülmesine yol açan o uydurma enflasyon rakamlarını açıklayan ve verileri karartarak açıklayan TÜİK’e karşı açtığımız onlarca davayı kazanmamıza rağmen, kesinleşmesine rağmen mahkeme kararlarına uymuyorlar.”

‘Bu mirasla hukuka da anayasaya da sahip çıkıyoruz’

“Anayasa Mahkemesi kararına rağmen hâlâ Taksim Meydanı’nı Türkiye işçi sınıfına ve 1 Mayıs’a yasaklamakta ısrar ediyorlar. O nedenle biz anayasaya ve hukuka sahip çıkarken Kemal Türkler’in mücadelesi önümüzü aydınlatıyor. DİSK’in kuruluş bildirgesinin ilk cümlesinde yazar. ‘Biz devrimciliği anayasal haklara sahip çıkmak anlamında alıyoruz’ der ve Kemal Türkler, bütün sendikal haklar için verilen mücadelede, demokrasi mücadelesinde ‘Bütün bu haklar anayasadan gelir’ diyerek yola çıkıyordu. Biliyorlardı ki Kemal Türkler ve arkadaşları, anayasa kitapta yazılan değildir. Anayasa sokakta savunulandır; anayasa iş yerinde, fabrikada, tezgah başlarında, hayatı her gün yeniden ama yeniden ürettiğimiz her yerde savunulandır anayasa. Bugün de Türkiye’nin anayasasızlaştırıldığı, anayasanın ayaklar altına alındığı, mahkeme kararlarının bile tanınmadığı bu süreçte bizler, onların bize bıraktığı yolumuzu aydınlatan bu mirasla hukuka da anayasaya da sahip çıkıyoruz. En temel haklarımıza da sahip çıkıyoruz.”

Anma, Türkler’in mezarına karanfil bırakılmasıyla sona erdi.