Kadın Cinayetlerine Karşı Feministler, 13 Temmuz’da eski polis amiri Cemil Koç tarafından öldürülen Ayşe Tokyaz için dün (17 Temmuz) Beşiktaş Kartal Heykeli’nde bir araya geldi. Eylem başlamadan önce yürüyüş için izin alınmıştı ancak polis, kadınların açtığı pankarta müdahale etti.
Kadınlar, “Ayşe’nin katili: Cemil Koç, suç ortağı katili koruyan polisler” yazılı pankartı açtıkları sırada polis müdahalesiyle karşılaştı. Polis, pankartın kapatılmasını istedi.
Pankart kapatıldıktan sonra yürüyüşlerine devam eden feministler, bitiş noktasına yaklaşırken pankartı yeniden açtı. Bu kez polis barikat kurarak yürüyüşü durdurdu.
Kadınlar, barikata tepki göstererek “Kadınlara değil, erkeklere barikat” ve “Kadınları değil katilleri engelle” sloganları attı.
Yürüyüş boyunca “Jin jiyan azadî”, “Koruma, aklama, yargıla” sloganları da yükseldi.
Yürüyüşte erkek şiddeti sonucu yaşamını yitiren kadınların isimleri okunarak ses çıkarıldı.
Basın açıklamasında, Ayşe Tokyaz’ın kardeşi Esra Tokyaz’ın cinayetten önce defalarca Cemil Koç’tan şikayetçi olduğu, ancak polisin şikayetleri dikkate almadığı, hatta Esra Tokyaz’ı caydırmaya çalıştığı ve ifadelerini faille paylaştığı belirtildi.
‘Kravat görünce şimşek hızıyla iyi hal indirimi’
Kadın cinayetlerinin bireysel bir suç değil, sistematik erkek şiddetinin bir sonucu olduğu vurgulanan açıklamada, şunlar söylendi:
“Kadınları öldürme gücünü patriyarkadan alan erkekler öldürme kararını bir günde vermiyor: Önce kadınları boyunduruğu altına almaya, mülkü haline getirmeye çalışıyor, tehdit ediyor; emeğine, bedenine, hayatına çöküyor. Bu sırada erkek şiddetini hasıraltı eden, ‘kol kırılır yen içinde kalır’ diyen aile; kendi yaşamlarımıza dair karar verme, eşit bir yaşam sürme hakkımıza göz diken, ‘erkek döver de, sever de’ diyen toplum; katilin duygularıyla ve cinayet saikleriyle empati kuran, katile kol kanat geren kolluk ve yargı; faillerin tarafını tutan, bir kravat takılmaya görsün şimşek hızıyla iyi hal indirimi veren erkek adalet ve İstanbul Sözleşmesi’nden bir gecede çıkan devlet erkekleri koruyor.”
“Failin, içeriden tanıdığı bu düzen tarafından korunacağını bilerek hareket ettiğini biliyoruz” diyen feministler, kadın cinayetlerinin artmasına zemin hazırlandığını aktardı:
“Polis tarafından dikkate alınmayan her şikayet, görmezden gelinen ve keyfi yorumlanan 6284 hükümleri, uygulanmayan her önleyici tedbir, işletilmeyen her bir koruma mekanizması kadınların katledilmesiyle sonuçlanıyor.”
‘Biz katilleri tanıyoruz’
Kadınların “ne yaptığı” değil, erkek katillerin “ne yaptığı” üzerine konuşulması gerektiği kaydedilen açıklamada şöyle denildi:
“Ayşe’nin ölümüne giden yolun taşlarının sistematik erkek şiddetini görmezden gelen, patriyarkanın erkeklere sunduğu sonsuz egemenliği kabul eden düzende döşendiğini biliyoruz. Bir kadın öldürüldükten sonra, sanki bir erkek tarafından öldürülmeyi hak etmiş gibi, kadın cinayetlerini meşru kılarcasına sürekli kadınların ne yaptığını, nasıl hayatlar sürdüğünü, saat kaçta nerede olduğunu konuşuyorlar. Ama biz erkeklerin, yani katillerin ne yaptığını konuşacağız. Çünkü biz katilleri tanıyoruz.”
‘Feminist isyanımızla sokaklardayız’
Açıklamada son olarak, “Yalnızca kadın olduğu için Ayşe’nin öldürülmesini mümkün kılan patriyarkayı, katilleri koruyan, erkek şiddetine ortak olan düzeni açığa çıkarıp ortadan kaldırmak için, kadın cinayetleri politiktir demek için, feminist isyanımızla sokaklardayız!” ifadeleri kullanıldı.
İhmal iddiaları için müfettiş görevlendirdi
Öte yandan İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın talimatıyla Ayşe Tokyaz cinayetinde polisin ihmali olup olmadığına ilişkin soruşturma başlatıldı.
İçişleri Bakanlığı, olayla ilgili bir polis ve bir mülkiye müfettişi görevlendirildiğini duyurdu.

(Fotoğraflar: Zilan Azad/ İlke TV)
Ayşe Tokyaz cinayetinde ihmal iddiaları için müfettiş görevlendirdi