• Ana Sayfa
  • Manşet
  • İsrail ordusu, hedefindeki nükleer tesis Fordo’yu yok edebilir mi?

İsrail ordusu, hedefindeki nükleer tesis Fordo’yu yok edebilir mi?

Peki İran’ın, küresel kamuoyunun gündemindeki uranyum zenginleştirme çalışmaları kapsamındaki nükleer tesislerden Fordo nasıl bir yer? Nasıl bir coğrafyada yer alıyor ve dağ içine gizlendiği söylenen tesis askeri operasyonlarla tamamen imha edilebilir mi?

İsrail ordusu, hedefindeki nükleer tesis Fordo’yu yok edebilir mi?
İsrail ordusu, hedefindeki nükleer tesis Fordo’yu yok edebilir mi?
Haber Merkezi
  • Yayınlanma: 13 Haziran 2025 23:46
  • Güncellenme: 14 Haziran 2025 00:53

İsrail ordusunun 13 Haziran gece yarısı sonrası başlattığı ‘Yükselen Aslan’ operasyonu kapsamındaki hedeflerinden biri de Fordo’daki nükleer tesisti. Saldırıyı duyuran Fars Haber Ajansı, Fordo’daki nükleer saha alanından iki patlama sesi duyulduğunu ve tesisteki iki noktanın hedef alındığını bildirdi.

İsrail’in ABD Büyükelçisi Michael Leiter FOX News’a verdiği demeçte, ülkesinin Fordo’yu hedef alma niyetini doğruladı ve “Tüm operasyon Fordo’nun imhasıyla tamamlanmalı” dedi.

Fordo, İran’ın nükleer programının kilit unsurlarından biri. Tesisin gizli konumu ve sağlam yapısı, İran’ın nükleer silah geliştirme çabalarını koruma amacı taşıyor.

Peki İran’ın, küresel kamuoyunun gündemindeki uranyum zenginleştirme çalışmaları kapsamındaki nükleer tesislerden Fordo nasıl bir yer? Nasıl bir coğrafyada yer alıyor ve dağ içine gizlendiği söylenen tesis askeri operasyonlarla tamamen imha edilebilir mi?

Uranyum stoklanan bir merkez olduğu iddiası

Pranav Baskar New York Times’ta (NYT) yayımlanan yazısında, Fordo’nun İran’ın ikinci en büyük ve en iyi korunan nükleer kompleksi olduğunu belirtiyor.

Uzmanlara göre, olası saldırılara karşı dağın içine gömülerek inşa edilen Fordo, İran’ın silah yapımında kullanılabilecek seviyede zenginleştirilmiş uranyum stokladığı bir merkez ve kısa sürede nükleer bomba üretiminin mümkün olabileceği bir tesis.

Fordo’nun İsrail’in İran’ın nükleer programını tamamen durdurmasının önündeki en büyük engel olduğu belirtiliyor.

Uzun süre kamuoyundan gizlenen Fordo nerede? 

Fordo nükleer tesisi Şiiliğin Irak’taki Necef ile birlikte iki kutsal kentinden biri olan Kum’a 30 kilometre mesafedeki Fordo köyünde. Tesis dağın içine gömülü bir şekilde inşa edilmiş. Tesisin inşasının 2006 gibi erken bir tarihte başlamış olabileceği tahmin edilse de, varlığı kamuoyuna ilk kez 2009 yılında açıklandı.

Yerin 60-90 metre derinliğinde bulunduğu iddia edilen tesis, birkaç metre kalınlığında betonarme bloklarla güçlendirilmiş ve geleneksel bombardımanlara karşı dayanıklı olacak şekilde tasarlanmış.

Tesisteki çalışmalar neler? 

Fordo, İran’ın nükleer silah yapımında kullanılabilecek seviyeye kadar uranyum zenginleştirdiği bir merkez. Bu tesiste İran, yüzde 60 saflığa kadar uranyum işleyebilen santrifüjler geliştirdi. Bu oran, sivil kullanım için gerekli olan yüzde 3,7 düzeyinin çok üzerinde.

Columbia Üniversitesi Küresel Enerji Politikaları Merkezi’nden İran uzmanı Richard Nephew’a göre, Fordo yaklaşık 3.000 santrifüj kapasitesine sahip.

İran, bu tesislere mevcut teknolojiden 3 ila 5 kat daha verimli çalışabilen IR6 tipi gelişmiş santrifüjleri de kurmayı planlıyordu.

Nephew, tesisin boyutları ve yapısı göz önüne alındığında silah üretimi için oldukça elverişli olduğunu söylüyor ve şunları belirtiyor: “Eğer Fordo’yu devre dışı bırakmazsanız, oradaki santrifüjler kısa sürede bir nükleer silah üretmeye yetecek güçtedir.”

Resmi olmayan bilgiye göre tesisi İran Atom Enerjisi Kurumu, ordu ve tesiste görevli bilim insanlarından oluşan bir yapı tarafından yönetiliyor. Güvenlik ise İran Devrim Muhafızları Ordusu tarafından sağlanıyor.

Fordo tamamen tahrip edilebilir mi? 

Atlantic Council’den güvenlik uzmanı Daniel Shapiro’ya göre, tesisin konumu ve güçlendirilmiş yapısı nedeniyle Fordo, geleneksel hava saldırılarıyla imha edilmesi son derece zor bir hedef.

Cuma günü vurulan Natanz tesisine kıyasla çok daha korunaklı olan Fordo’nun yok edilmesi, özel olarak geliştirilmiş “sığınak delici” mühimmat gerektiriyor.

Richard Nephew, “Üzerine bomba bırakırsanız bu tesisi delip geçemezsiniz” diyor.

Ancak, İsrail en derin bölgelere ulaşamasa bile, tesisin girişini yok ederek Fordo’yu erişilmez hale getirebilir. Uzmanlara göre, bu tür bir planın başarılı olması için özel ve gizli operasyonların birlikte yürütülmesi şart.

Nephew, “İsrail’in Fordo’ya dair bir çözüm planı olmadan bu saldırıları başlatmış olması bana akıl dışı geliyor.” diye belirtiyor.

İsrail ordusunun elinde Fordo’yu tahrip edebilecek hangi silahlar var? 

Daha önce Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah’ın öldürülmesinde kullanılan ‘sığınak delici’ bombalar, Fordo’nun sofistike yapısı düşünüldüğünde ilk akla gelenler.

İsrail ordusunun elinde, F-15 ve F-16 savaş uçakları tarafından taşınabilen GBU-28 bombaları bulunuyor. Bu bombalar, yaklaşık 5-6 metre kalınlığındaki betonarme yapıları delebiliyor. Ancak Fordo’nun 60-90 metre derinlikte olması ve dağlık arazinin sağladığı ek koruma, bu bombaların tek başına tesisi tamamen yok etmesini zorlaştırıyor.

İsrail ordusu envanterindeki F-15IA uçakları, 22.000 kilometre menzile ve 13.000 kilogram mühimmat taşıma kapasitesine sahip. F-35’ler ise stealth (görünmez) teknolojisiyle İran’ın hava savunma sistemlerini aşma konusunda avantaj sağlıyor. Ancak bu uçakların taşıyabileceği bombaların ağırlığı ve gücü, Fordo gibi derin tesisleri tahrip etmek için sınırlı kalabilir.

İsrail ordusu ayrıca, havadan fırlatılan balistik füzeler ve insansız hava araçlarıyla (İHA) da saldırı düzenleyebilir. Mossad’ın son operasyonda İran içinde gizli üsler kurarak patlayıcı yüklü İHA’lar konuşlandırdığına dair iddialar mevcut. Ancak bu sistemler, Fordo’nun sarp ve sağlam yapısına karşı sınırlı etkiye sahip olabilir.

ABD, Fordo gibi derinlemesine korunan tesisleri hedeflemek için tasarlanmış 30.000 librelik (13.600 kg) GBU-57 Massive Ordnance Penetrator (MOP) bombalarına sahip. Bu bombalar, B-2 gizli bombardıman uçakları tarafından taşınıyor ve 60 metre derinlikteki betonarme yapıları delebiliyor. Ancak İsrail ordusunun bu bombalara erişiminin olmadığı iddia ediliyor. Emekli ABD Hava Kuvvetleri Generali Charles Wald, İsrail ordusunun Fordo ve Natanz’ı yok etmek için yeterli sayıda yüksek kapasiteli bombaya sahip olmadığını belirtmişti.

Bütün bunlarla birlikte Tel Aviv’in amacı ya da bir diğer alternatifi, tesisin fiziksel imhasından ziyade İran’ın nükleer programını geciktirmek ve insan kaynağını zayıflatmak olabilir. 13 Haziran saldırılarında öldürülen nükleer fizikçi bilim insanları da, bu stratejinin bir parçası olarak okunabilir.