• Ana Sayfa
  • Gündem
  • İstanbul Barosu’ndan ‘Madleen’ gemisinin alıkonmasına tepki

İstanbul Barosu’ndan ‘Madleen’ gemisinin alıkonmasına tepki

İstanbul Barosu, İsrail ordusunkun uluslararası sularda abluka altındaki Gazze’ye insani yardım taşıyan ”Madleen” gemisine el koymasına tepki göstererek, başta Birleşmiş Milletler ve Uluslararası Ceza Mahkemesi olmak üzere, tüm uluslararası kurumları, bu hukuksuzluğun soruşturulması ve insancıl hukuk ilkelerinin uygulanması için harekete geçmeye çağırdı.

İstanbul Barosu’ndan ‘Madleen’ gemisinin alıkonmasına tepki
Foto: Activists of the Freedom Flotilla Coalition, board the Madleen boat, ahead of setting sail for Gaza, departing from the Sicilian port of Catania, Italy, Sunday, June 1, 2025. (AP Photo/Salvatore Cavalli)
İstanbul Barosu’ndan ‘Madleen’ gemisinin alıkonmasına tepki
Haber Merkezi
  • Yayınlanma: 10 Haziran 2025 20:43

İstanbul Barosu’ndan yapılan yazılı açıklamada, uluslararası sularda seyreden ve farklı ülkelerden sivil insan hakları savunucularını taşıyan Madleen insani yardım gemisine, 9 Haziran 2025 tarihinde İsrail güvenlik güçleri tarafından yapılan askeri müdahalenin temel insan haklarına açık bir saldırı olduğu belirtildi.

Madleen gemisinin, Gazze Şeridi’ne yönelik insanlık dışı ablukayı barışçıl yollarla protesto etmek ve insani yardım malzemelerini bölge halkına ulaştırmak için yola çıktığı hatırlatılan açıklamada, şunlar kaydedildi:

“Uluslararası sularda bulunmasına rağmen, silahlı müdahaleyle durdurulmuştur. Gemideki hak savunucularının alıkonulması ve geminin zorla İsrail limanına çekilmesi, gemidekiler hakkında uygulanan gözaltı ve sınır dışı işlemleri keyfi, hukuksuz ve orantısız bir güç kullanımı örneğidir.

‘Gözaltındaki tüm aktivistler derhal serbest bırakılmalı’

“Bu olay, yalnızca uluslararası deniz hukukunun değil, aynı zamanda özgürlük ve güvenlik hakkının, ifade özgürlüğünün, barışçıl toplanma hakkı gibi temel hakların ve insan onuruna saygı ilkelerinin de ihlalidir. Gazze’de aylardır tüm dünyanın gözleri önünde insanlığa karşı suç işlenmektedir. Engellenmesi gereken yaşananlara sessiz kalmayan insan hakları savunucuları değil bu savaş ve soykırım politikalarıdır. Aralarında Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı da bulunan gözaltındaki tüm aktivistler derhal serbest bırakılmalıdır. Başta Birleşmiş Milletler ve Uluslararası Ceza Mahkemesi olmak üzere, tüm uluslararası kurumları bu hukuksuzluğun soruşturulması ve insancıl hukuk ilkelerinin uygulanması için harekete geçmeye davet ediyoruz.”