Merkez Bankası 3. enflasyon raporu toplantısını gerçekleştirdi

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan, 3.Enflasyon Raporu’nu açıkladığı toplantıda, 500 liralık banknot basımı için yeşil ışık yakan bir açıklamada bulunmadı. Karahan ayrıca, “enerji fiyatlarına doğru düzgün zam yapılmadığını” iddia etti.

Merkez Bankası 3. enflasyon raporu toplantısını gerçekleştirdi
Merkez Bankası 3. enflasyon raporu toplantısını gerçekleştirdi
Haber Merkezi
  • Yayınlanma: 8 Ağustos 2024 19:06
  • Güncellenme: 8 Ağustos 2024 20:30

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan, 3.Enflasyon Raporu’nu açıkladı. Karahan, toplantıda ANKA muhabirinin “Siz nisan ayında hükümete yazdığınız açık mektupta aslında asgari ücrete ara zam yapılmaması gerektiğini ifade eden cümleler kurmuştunuz. Asgari ücrete ara zam yapılmamasına rağmen temmuz ayında enflasyonun yine arttığını gördük. Merkez Bankası hala ‘ücretlere yapılan zamların enflasyonu artırdığı ve etkilediği’ görüşünde mi?  Siz maaşına Ocak 2025’e kadar zam almayacak asgari ücretlileri enflasyonun düşeceğine nasıl inandıracaksınız?” sorusunu; “Enflasyonun düşmesi en çok düşük gelirliyi etkileyecek. Düşük gelir grupları, yüksek enflasyondan daha olumsuz etkileniyor. Bu grubun refah artışının olabilmesi için öncelikle fiyat istikrarının sağlanması gerekiyor” diye yanıtladı.

Karahan bir başka gazetecinin, “Yılın kalanında yüzde 38 hedefinin tutması için aylık enflasyonun 1,4 seviyesinde olması gerekiyor. Sizin de bu hedefin tutması için ilave adımlar atılabileceğinie yönelik mesajlarınız vardı. Bu hedefin tutması için ilave adım gerekiyor mu?” sorusuna da “Bu konuda atılacak adımlarda her zaman, her şeyi yapmaya hazırız. Aksiyonla da gösterdiğimizi düşünüyorum. Enflasyon hedefi için ne gerekiyorsa bunu yapmaya hazırız. Tahminlere noktasal olarak yaklaşmak çok sağlıklı olmayabiliyor. Tahminleri değiştirmek için bir neden göremedik” yanıtını verdi.

Kira artışlarına dair ise bir diğer gazeteci Karahan’a “Yüzde 25 sınırı kalktıktan sonra kiralardaki artışın önünün de alınamayacağı söyleniyor. Yüzde 38 enflasyon hedefi pek çok kesime gerçekçi gelmiyor. Kira artışları, doğalgaz-elektrik zamları, eylülde eğitim harcamalarının artacak olması vs. bunların etkisi de enflasyon üzerinde geçici mi olacak?” diye bir soru yöneltti. Fatih Karahan bu soruyu da “Enflasyon tahminlerimizi oluştururken belli varsayımlar yapıyoruz. Bunun içinde 6 ayda bir yapılan otomatik ayarlamalar da var. Mevsimsellik de var. Eğitim gelirleri önümüzdeki dönem önümüze çıkacak. Bütün bunları göz önünde bulunduruyoruz. Hem enerji fiyatlarında yapılan düzenleme hem de diğer konularda atılan adımlar, bizim bandımızın içinde gerçekleşti. Bizim için sürpriz olan bir durum yok. Bu koşullar çerçevesinde, 38 hedefini üst ve alt bandı olduğu gibi korumaya karar verdik. Kirayla ilgili üç öncü gösterge takip ediyoruz. Kiralık ilanların takip edildiği online platformlar, konut kredisi derleme raporları, perakende ödeme sisteminden elde ettiğimiz kira ödemeleri verileri. Bütün bu öncü göstergeler bize düşüş sinyalleri olduğunu gösteriyor. Tüketici fiyat endeksindeki kira enflasyonuna yansıması biraz gecikmeli olabiliyor. O nedenle öncü göstergelere dayanarak önümüzdeki dönemde kira enflasyonundaki bir düşüşü öngörüyoruz. Takip ettiğimiz göstergeler, yüzde 25 sınırının kalkması kaynaklı ek bir enflasyonist baskıya işaret etmiyor. Arz ve talep dinamiklerini görmek lazım. Arz tarafında fiyat sınırlamalarının kalkmasıyla birlikte kiralık ev arzının arttığı görülebilir. Bu da enflasyonist etkiyi azaltabilir. Genel gidişat olumlu yönde.” diye yanıtladı.

Karahan, “Yıl sonu enflasyon tahmini kadar (yüzde 38) elektrik ve doğalgaz zammı yaşadık. Önümüzdeki dönemde bu tür ‘geçici sıçramalar’ yönetilen-yönlendirilen fiyatlarla ilgili yaşayabilir miyiz” sorusuna,  “enerji fiyatlarına doğru düzgün zam yapılmadığını” iddia ederek şöyle yanıtladı:

“Son 2 yıldır enerji fiyatları çeşitli sübvasyonlar nedeniyle büyük ölçüde sabit kaldı. Son 2 yıldır yapılan zamlara baktığımızda yüzde 4 civarı çıkıyor. Enflasyonist ortamda, enerjiye dair harcamaların, hane halkı bütçesi içindeki payı oldukça düştü. Beklenti üzerindeki etkisi daaha sınırlı olacak. Enerji Bakanlığımızın, Merkez Bankası’nın hedefini ne kadar ciddiye aldığını, içselleştirdiğini görebilirsiniz. Tabii ki bunun geçici olduğunu değerlendiriyoruz.”

Karahan, “Enflasyonun ölçümüyle ilgili tartışmalar sizi rahatsız ediyor mu? Para politikasına olan inancı zedelediğini düşünüyor musunuz” sorusuna işe şu cevabı verdi:

“Son dönemde artan bir tartışma var. Bu da enflasyonun düştüğü döneme denk geldi. TÜİK’in inandırıcılığı önemli. Metodolojisine baktığımızda uluslararası metodolojiye uygun bir şekilde veri açıklıyor. EUROSTAT’ın normlarına göre hareket ediyor. TÜİK’in gerçekleşmeyle kendi tahminlerimizi karşılaştırdığımızda ciddi bir fark görmüyoruz. Ortalamalar oldukça yakın. İTO ile sık sık karşılaştırma yapılıyor. Zaman zaman görülen bir ayrışma var ama metodoloji, endeksler farklı. Bu iki endeks her zaman birbiriyle aynı olmayabilir.

Fatih Karahan, 500 TL’lik banknot basımı için de “Bu konuda geçmiş dönemde açıklamalarım oldu” dedi ve “Şu anda bunun üzerine söyleyeceğim başka bir şey yok” ifadesini kullandı.