Nobel Barış Ödülü sahibi Ezidi aktivist Nadia Murad, Ezidi soykırımının onuncu yıldönümünde savaş ve soykırım suçlarını önlemeyi hedefleyen BM gibi kuruluşlara tepki gösterdi. Nadia Murad, “Bu uluslararası kuruluşlar insanları sürekli hayal kırıklığına uğratıyor. Savaşı önlemeyi başardıkları bir tek örnek verin, Irak olsun, Suriye olsun, Gazze ve İsrail, Kongo, Ukrayna olsun” diye konuştu.
BBC’den Stephanie Hegarty’nin haberine göre “En savunmasız olanları korumaları gerekiyordu” diyen Murad, Gazze ve Lübnan’daki savaşların yayılmasından ve IŞİD kalıntısı grupların Ortadoğu’daki kaostan bir kez daha faydalanmasından korktuğunu söyledi.
“IŞİD gibi bir ideolojiyi yalnızca silahlarla yenemezsiniz” diyen Murad. “Birçoğunun hala serbest olduğunu ve cezasızlıkla kurtulduklarını biliyoruz” dedi. Murad, şunları belirtti:
“Sessiz kalmayarak, suçu ve utancı üstlenmeyerek bir şekilde adaleti bulduğumu hissediyorum. Ama hikayesini anlatmayan kız kardeşlerim, yeğenlerim, arkadaşlarım ve mağdur kardeşlerim için acı çok gerçek ve bu travmayı da yalnızca adalet iyileştirebilir.”
‘Ölmekten değil ama yüzleşmekten korkuyorlar’
10 yıldır adalet için mücadele eden Murad, “İnsanların IŞİD ve benzer ideolojiye sahip gruplar hakkında bilmedikleri, öldürülmenin onların umurunda olmadığı. Ama mahkemede kadınlar ve kız çocuklarıyla yüzleşmekten çok korkuyorlar” dedi.
2014 yılında IŞİD, Irak’ın kuzeyinin büyük bir kısmına el koydu ve dini ve etnik azınlıklara saldırdı. Ancak inançları nedeniyle Ezidiler’e özel bir zulüm uyguladılar.
Binlerce Ezidi erkeği, 12 yaşından büyük erkek çocukları ve ileri yaştaki kadınları öldürdüler.
Binlerce genç kadın ile kız çocuğunu köle olarak esir aldılar.
Unitad soruşturması neden sonlandırıldı?
Avrupa’da IŞİD üyelerinin mahkum edilmesinde, Unitad tarafından yürütülen yedi yıllık bir soruşturma etkili olmuştu. Birleşmiş Milletler’in soruşturma birimi Unitad, Nadia Murad’ın yardımıyla kuruldu ve milyonlarca delil topladı.
Ancak Eylül ayında Irak’ın BM ile ortaklığını sürdürmeyi reddetmesinin ardından soruşturma da sonlandı. Delillerin tamamı New York’taki bir sunucuda bekliyor. Murad, daha fazla IŞİD’linin mahkum edilmesi için neden siyasi bir irade gösterilmediğini anlayamadığını söyledi.
Irak’ta kaç IŞİD mensubunun hüküm giydiği net olarak bilinmiyor.
Birçoğu terör suçlamalarıyla alıkonuluyor, ancak süreç şeffaf şekilde ilerlemiyor.
Irak Adaleti Bakanı geçen sene, ortalama 20 bin kişinin terör suçlamalarıyla hapis cezalarına çarptırıldığını, 8 bin kişinin de idam edildiğini söylemişti; ancak bunların kaçının IŞİD üyesi olduğunu açıklamadı.
Nadia Murad tüm mağdurlar için çabalıyor
Murad’ın ailesinin çoğu öldürüldü; esir tutuldu ve bir IŞİD’liden diğerine satıldı, toplu tecavüze uğradı.
Onu esir alan kişi kapıyı kilitlemeyi unutunca kaçabildi. Saatlerce yürüdükten sonra IŞİD bölgesinden kaçmayı başardı.
“Hayatta kalışımı hikayemi anlatma sorumluluğu olarak gördüm, insanlar IŞİD kontrolü altında gerçekten neler olup bittiğini bilsin” diyerek adalet aramaktan vazgeçmeyen Murad, cinsel şiddetle bağdaştırılan utancı reddetti. Tanıdığı birçok kadın utandığı için sessiz kalırken Murad, akrabalarını ve arkadaşlarını Unitad’a delil sunmaları için ikna etti.
“Cinsel şiddet ve tecavüz savaş bittikten çok uzun süre sonra sizinle kalan birşey. Sonsuza kadar kalıyor ve vücudunuzda, zihninizde ve kemiklerinizde varoluyor” diyen Murad, Irak devletinin soykırım mağdurlarını BM’nin yardımı olmadan nasıl ele alacağı konusunda kaygılı.