Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Numan Kurtulmuş’un Diyarbakır ziyareti başladı.
Kurtulmuş’a bu ziyaretinde Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonundan 30’a yakın isim eşlik etti.
Kurtulmuş’un gelişi öncesinde yoğun güvenlik önlemleri alınması dikkat çekti.
Komisyon heyetini havalimanında Diyarbakır Valisi Murat Zorluoğlu ve Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Serra Bucak’ın da aralarında olduğu protokol karşıladı.
Heyetin kentteki programının ilk durağı Dicle Üniversitesi oldu. 15 Temmuz Kongre Merkezinde düzenlenen 2025-2026 Akademik Yıl Açılış Töreni programına katılım sağlandı.
Kurtulmuş’un ziyareti dolayısıyla öğrencilerin törene katılımı zorunlu tutuldu. Salonun girişinde isim listeleri elden ele dolaşıp imzalandı.
Kurtulmuş ve beraberindeki heyet salonu alkışlar arasında girdi.
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş Diyarbakır’da
📌Kurtulmuş’a Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonundan 30’a yakın isim eşlik etti.
📌İlk durağı Dicle Üniversitesi olan Kurtulmuş ve beraberindeki heyet salona alkışlar arasında girdi
📹 @RefikTekin & @nucegihan… pic.twitter.com/8VNPuoQ22H
— İlke TV (@ilketvcomtr) October 17, 2025
TBMM Başkanı Kurtulmuş, yeni çözüm sürecine ilişkin”Bu sefer başaracağız, bu sefer barış hakim olacak, bu sefer esenlik hakim olacak, bu sefer kardeşlik hakim olacak” diye konuştu.
“Ehmedê Xanî’nin, Melayê Cizîrî’nin, Feqiyê Teyran’ın, Yunus Emre’nin, Mevlana’nın ve Hacı Bektaş-ı Veli’nin söyledikleri aynı hakikatin, aynı irfanın sözleridir” dedi.
“Artık biz bu memlekette çocuklarımızı değil silahları gömmek istiyoruz”
🗣️Numan Kurtulmuş: Ehmedê Xanî’nin, Melayê Cizîrî’nin, Feqiyê Teyran’ın, Yunus Emre’nin, Mevlana’nın ve Hacı Bektaş-ı Veli’nin söyledikleri aynı hakikatin, aynı irfanın sözleridir
🔺”Sultan Alparslan’ın… pic.twitter.com/D1Z5QtYCsG
— İlke TV (@ilketvcomtr) October 17, 2025
Kurtulmuş, “Biz Türkiye’yi önümüzdeki Türkiye’nin yüzyılı haline getirmek zorundayız. 86 milyon olarak üzerimize düşen sorumluluk Türkiye’yi daha ileriye taşımaktır. Sorumluluğumuz kendi içimizde tam anlamıyla barışı sağlayarak, silahları değil özgürlüğün, demokrasiyi, barışı, birliği konuşulduğu bir yaşamı inşa etmektir. Bu çerçevede dün olduğundan daha faza üzerimizde sorumluluk olduğunun altını çizmek istiyoruz. Türkiye terörü geride bırakacak inisiyatifleri kullanarak, barışı, özgürlüğü demokrasiyi sağlayarak yoluna devam edecek ve birliğini sağlayacaktır” diye belirtti.
‘Artık geride kalmalı’
Ortadoğu’da yaşanan gelişmelere dair de değerlendirmelerde bulunan Kurtulmuş, “Bu anlamda yaşananlar çok daha dikkatli çok daha hassas olmamız gerektirdiğini bize söylüyor. Yaklaşık 103 yıllık tarihimizin 50 yılını terörle mücadeleyle geçirmiş, on binlere insan ölmüş. Türkiye alternatif maliyetleriyle birlikte en az 2 trilyon dolarını bu mücadelede harcamıştır. Artık bunların geride kalması gerektiğini düşünüyoruz. Türkiye de artık kan dökülmemesini, insanların huzurlu olmasını ve barış içinde yaşayacağı kapının sonuna kadar açıldığını biliyoruz ve bu yolda mücadele edeceğiz” ifadelerini kullandı.
‘Bu sefer başaracağız’
Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü: “Sonda söyleyeceğimi başta söyleyeyim: Bu sefer başaracağız. Bu sefer barış, kardeşlik, esenlik hakim olacak. Türkiye esenlik kardeşlik istediğini komisyonda ortaya koymuştur. Yaklaşık 130 sivil toplum kuruluşu komisyonda dinlenmiş, herkes fikirlerini ortaya koymuş, hepsi ortak bir cümleyi söylemiştir: ‘Biz artık bu ülkede çocuklarımızı değil, silahları gömmek istiyoruz.’ Fevkalade demokratik olgunlukla ortaya konulan bu çalışma, nihayete eriyor. Bu topraklarda, şehirlerinde, dağlarında, mezralarında korkunun değil, bombanın gürültülerinin değil; dostluğun türkülerinin ortaya konulduğuna hep birlikte şahit olacağız. Bu toprakların mayası birliktir, beraberliktir, kardeşliktir. Tarihte sahip olduğumuz kardeşlik kültürünü yeniden çoğaltmak durumundayız. Kardeşliğin tek başına sorunları çözmeye yeterli olmadığını biliyoruz. Kardeşliğin adalet ve demokrasiyle taçlandırılması gereken bir dönemde olduğumuzu, bu kadar demokrasi tecrübemizle inşallah bunu başarabilecek bir güce sahip olduğumuzu ifade etmek istiyorum. Kardeşlik, adalet ve demokrasi bizim geleceğimizin 3 temel ana sütunudur. Bunların üstünde İnşallah daha güçlü bir Türkiye’yi kuracak ve dünya milletlerine örnek olacak gelişmeyi sağlayacağız. Türkiye’nin bu tecrübesi İnşallah başarıyla tamamlandığında, dünyanın birçok üniversitesinde Türkiye’nin barış tecrübesi diye okutulacak ve dünyaya örnek olacak bir model olacaktır. Bunun için yapmamız gereken herkesin bu ülkenin ortak menfaati nedir, bunun üzerine yoğunlaşması lazım. Herkesin dar siyasi anlayışını bir kenara bırakarak, bölge halkının yararına olan nedir diye düşünmesi lazım. Acılarımızı, karşımızdakinin acısını anlayarak yolumuza devam etmemiz lazım. Bu 3 ana direkten bahsettim. Biri kardeşlik, adalet ve demokrasi. Bu mimarının temelinde de temsili genişletmek, hesap verebilirliği genişletmek en önemli sorumluluklarımızdan biridir. Kardeşliğin teminatı hukuktur. Demokrasinin sürdürebilir olmasının teminatı da toplumsal mutabakattır.”
Meclis’te Barış Annesi’nin Kürtçe konuşmasını engelleyen Kurtulmuş, Diyarbakır’da anadilin önemine değindi. Kurtulmuş, “Dil insanların kendisini en iyi ifade ettiği alanlardan biridir. Ayrışmanın değil çok kültürlülüğünün yansımasıdır. Anadil ana sütü kadar helaldir. Bu ülkede kimse dilini kullanmak istediği için sorgulanamaz. Çünkü dil insanın kalbe en yakın yeridir. Dillerin üzerinden bir ayrımcılık yapmak asla bizim lugatımızda yazmaz” iddiasında bulundu.
Anadil ana sütü kadar helaldir. Bu ülkede kimse dilini kullanmak istediği için sorgulanamaz.
Kurtulmuş, “Türkiye’nin tarihi Türklerin tarihi olduğu kadar Kürtlerinde tarihidir. Hep birlikte bu tarihe sahip çıkıp, gelecek nesillere aktarmak zorundayız. Bu sefer ya biz başaracağız ya emperyalistler başaracak. Mutlaka başaracağız. Ve bunun için hiç tereddüt etmeden birlik, beraberlik içinde yolumuza devam edeceğiz.”
Kurtulmuş ve beraberindekiler, Ulu Cami’nde kılacakları namazın ardından, Diyarbakır Valiliği’ni ziyaret edecek.