Suriye’de düzenlenmesi planlanan Ulusal Diyalog Konferansı için hazırlık süreci tamamlandı.
Ulusal Diyalog Konferansı Hazırlık Komitesi, katılımcılara davetiyelerin gönderilmesine başlandığını duyurdu.
Konferans yerinin daha sonra belirleneceğini söyleyen Ulusal Diyalog Konferansı Hazırlık Komitesi Sözcüsü Hasan Dağim, davetlilerin yarın başkent Şam’da kabul edileceğini ifade etti. Dağim, ulusal diyalog önerilerinin yalnızca birer tavsiye ya da formel belge olmayacağını belirtti.
Rudaw’da yer alan habere göre, konferansa katılacak delege sayısının 400 ila 600 kişi arasında olacağı belirtilirken, hazırlık sürecinde ülkenin tüm illerinde düzenlenen toplantılarla halkın görüşlerinin alındığı bilgisi verildi.
Komitenin verdiği bilgilere göre, kongre öncesinde ülke genelinde 4.000 kişiyle istişare toplantıları yapıldı.
Önerilerin, anayasa bildirgesi, ekonomik kimlik ve kurumsal reform planı için temel oluşturacağını söyleyen Dağim, “Eleştiriler doğrultusunda programda değişiklikler yapıldı ve özellikle doğu bölgelerindeki farklı kesimlerle toplantılar düzenlenecek. Bu kapsamda mağdur aileler, yaralılar ve tutukluların yakınları da sürece dahil edilecek” diye konuştu.
Dağim, geçiş hükümetinin ulusal diyalog sürecine doğrudan bağlı olmadığını ancak bu sürecin tamamlanmasının ardından alınan önerilerin hayata geçirilmesine katkı sağlayabileceğini kaydetti.
Reuters’a konuşan Suriyeli yetkililer ise, konferansın salı günü (25 Şubat) resmen başlayacağını bildirdi. Syria TV’nin haberinde ise, davetlilerin Şam’a ulaşmaya başladığı belirtildi.
Toplantıların geniş çaplı katılımla gerçekleştirildiğini belirten komite sözcüsü, sivil toplum kuruluşları, gençlik temsilcileri ve farklı dini gruplardan temsilcilerin de bu sürece dahil edildiğini ifade etti. Çeşitli vilayetler ve şehirlerde yapılan toplantılarda halkın görüş ve önerilerinin alındığını, bu taleplerin kongrede ele alınacağını belirtti.
Kongrede altı ana dosyanın ele alınacağı ve katılımcıların altı farklı çalışma grubuna ayrılacağı bildirildi. Özellikle kamu hizmetlerinin durumu ve iyileştirilmesi öncelikli gündem maddeleri arasında yer alıyor.
Bazı katılımcılar, özellikle kırsal bölgelerde altyapının yeniden inşası ve kamu hizmetlerinin genişletilmesi taleplerini dile getirdi.
Ayrıca, kongrede Suriye’nin gelecekteki yönetim biçimini belirlemek için geçici bir anayasa taslağı üzerinde de çalışmalar yapılacağı ifade edildi. Bu kapsamda, ulusal bir konseyin kurulması ve Suriye’nin anayasal çerçevesinin belirlenmesi için bir çalışma ekibinin oluşturulması planlanıyor.
Komite SDG ile iletişim kurmayacak
Geçtiğimiz günlerde AA’ya açıklamalarda bulunan Hasan Dağim, “Konferansın ulusal içeriği, herhangi bir ayrılıkçı konuyu reddedecek. Aynı zamanda Suriye’nin komşularına, özellikle de Suriyelilerin her zaman iyilik gördüğü Türkiye’ye tehdit oluşturacak herhangi bir konuyu da kabul etmeyecektir.” diye konuşmuştu.
SDG’nin sürece dahil edilmeyeceğini belirten Dağim, “Suriye yönetimi ile SDG arasında müzakereler gerçekleşti ancak şu ana kadar bir sonuca varılmadı. Komite başlangıç aşamasında. SDG veya diğer askeri gruplarla herhangi bir iletişim kurmadı ve kurmayacak. Komite SDG ile görüşmeyecek. Komitenin iletişimi doğrudan Suriye halkının kendisiyle olacak.” dedi.
Rudaw’ın sorularını yanıtlayan Dağim, şunları söyledi:
“Bu konu kamuoyunun tartışmasına da açıktır. Bildiğiniz gibi özerk yönetim meselesinin hem siyasi hem askeri birçok boyutu var ve Cumhurbaşkanlığı bu konuyu Suriye Demokratik Güçleri ile yaptığı müzakereler yoluyla yönetiyor. Ulusal diyalog meselesi askeri örgütlerden veya onların siyasi kanatlarından ayrı bir konudur.
Bu diyalog toplumun yeni yapısıyladır ama şunu da belirtmek gerekir ki Rakka, Deyrezor, Haseke gibi yerlerdeki vatandaşlara ulaşmak askeri kapılardan geçmeyi gerektirmiyor. Ayrıca bir bölgenin vatandaşlarına ulaşmak için o bölgeyle bağlantıya ihtiyaç duyulmuyor, zira başkent Şam’da Suriye’nin tüm illerinden Suriye toplumunun kesimleri bulunuyor.”
Suriye Kürt Ulusal Konseyi (ENKS) de yaptığı açıklamada “Kürt siyasi hareketinin dışlanması ulusal ortaklık ilkesinin ihlalidir” ifadesine yer verdi.
