Suriye’nin güneyinde bulunan ve Dürzi toplumunun çoğunlukta yaşadığı Süveyda’da 13 Temmuz’da başlayan çatışmalar devam ediyor.
Şam yönetimine bağlı dün güçler bölgeye sevk edilmiş ardından ateşkes açıklaması yapılmıştı.
Ateşkes açıklamasına rağmen çatışmalar gece boyunca sürdü.
Yerel medya kuruluşları, Süveyda’da yerel misilerin kentin büyük bir bölümünün kontrolünü yeniden ele geçirdiğini bildirdi.
Kentte çatışmalar devam ederken, Şam yönetimine bağlı güçlerin halka yönelik hak ihlalleri de gündeme düştü.
Bölgedeki duruma tanıklık edenler ANHA’ya konuştu.
Hak ihlalleri
Habere göre Şam yönetimine bağlı güçler, sivillere kötü muammelede bulunuyor. Ayrıca bazı ev ve işyerleri de yağmalanıyor.
Süveyda yerel milislerin ise Ulusal Hastane çevresi, kent pazarı, Tişrîn Meydanı ve diğer bazı mahallelerdeki stratejik noktaları yeniden kontrol altına aldığı belirtiliyor.
Şam yönetimine bağlı güçlerin yaptığı hak ihlalleri görüntülerine ise tepki yağdı.
Önceki gün çatışmalardan çekilen yerel silahlı grupların da saldırılara tepki olarak yeniden çatışmalara dahil olduğu bildirildi.
Öte yandan Şam yönetiminin dün gece Süveyda’nın girişine yakın bulunan Eldûr Köyü’nde evleri tahrip edip yağmaladığı ve bazı evleri ateşe verdikleri bildirildi. Şam güçlerinin birçok köyde de sivilleri katlettiği ve yağmalama yaptıkları belirtildi.
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR) ise saldırgan gruplar arasında Uygur, Özbek gibi yabancı uyruklu kişilerin yer aldığını duyurdu.
İsrail ordusu bombaladı
Öte yandan İsrail ordusu, bölgedeki bazı askeri üstleri bombaladı.
İsrail ordusundan Şam’daki Genelkurmay Başkanlığı karargahının giriş kapısına hava saldırısı
Kuzey ve Doğu Suriye’den diyalog çağrısı
Kuzey ve Doğu Suriye’deki Zenûbiya Kadın Topluluğu, Süveyde’deki olayları yakından takip ettiklerini ve her türlü savaş ve şiddeti reddettiklerini belirtti.
Topluluk açıklamasında, Süveyde halkının güvenliğini sağlanmaya ve tüm tarafları şiddete son vermeye, diyaloğa ve barışçıl yollara başvurmaya çağırdı.
Topluluk açıklamasının devamında, yurttaşların haklarına saygı duyan, kadınların yaşamın her alanına katılımını sağlayan, çocukları koruyan, güvenli ve sağlıklı bir ortamda eğitim ve gelişim fırsatları sunan demokratik ve çoğulcu bir devlet inşa etmek olduğunu belirtti.
Yerel ve uluslararası insan hakları örgütlerine acilen harekete geçme çağrısı yapılan açıklamada, Süveyde’de sivillere karşı işlenen suçları belgelemeleri, suçluları tespit ederek hesap vermelerini sağlamaları, mağdurlara psikolojik ve hukuki destek sağlamaları, insan onuruna ve haklarına saygılı güvenli alanlar sağlamaları gerektiği belirtildi.
Açıklamanın sonunda toplumu korumak ve daha iyi bir gelecek inşa etmek için birlik çağrısı yapıldı.
Demokratik Alevi Federasyonu (FEDA) ve Demokratik Alevi Kadınlar Birliği (DAKB), Şam’daki geçici HTŞ hükümet güçlerinin Dürzi halkına yönelik saldırılarını kınayarak, “Bugün bu soykırım saldırıları püskürtülmezse bölgeye barış ve huzur gelmeyecektir” dedi.
FEDA ve DAKB: Saldırılar püskürtülmezse bölgeye barış gelmeyecektir
Demokratik Alevi Federasyonu (FEDA) ve Demokratik Alevi Kadınlar Birliği (DAKB), Şam yönetiminin saldırılarını kınayarak, “Bugün bu soykırım saldırıları püskürtülmezse bölgeye barış ve huzur gelmeyecektir” dedi. Şam yönetim güçlerinin Süveyda’ya yönelik günlerdir süren saldırılarını “soykırım” olarak nitelendiren FEDA ve DAKB, “Suriye’de Alevilere yapılan soykırıma karşı güçlü ve önleyici bir tepki geliştirilemedi.
Bundan da güç alan HTŞ katilleri, şimdi de Dürzilere karşı soykırım yapıyorlar” diye belirtti.
Açıklamada, “El-Nusra ve DAİŞ’in enkazından doğan ve karanlık bir ideolojinin bugünkü temsilcisi olan HTŞ (Heyet Tahrir el-Şam) Kürtleri, Dürzîleri ve Alevileri düşman ilan ederek, onları katletmeyi sözde bir görev, bir ibadet olarak görmektedir” ifadeleri kullanıldı.
“Alevilere yapılan soykırımlara karşı mücadele ettiğimiz gibi Dürzilere karşı yapılan bu soykırıma karşı da mücadele etmek zorundayız” diyen FEDA ve DAKB, insanlığa karşı işlenen bu suça izin vermemek gerektiğini kaydetti.
Açıklamada, “Bugün bu soykırım saldırıları püskürtmezse bölgeye barış ve huzur gelmeyecektir” vurgusu yapıldı.
FEDA ve DAKB, şunları ekledi:
“Böyle olduğu için HTŞ katilleri, Kuzey ve Doğu Suriye yönetimine karşı da tutum almaktadır. 10 Mart 2025’de imzalanan anlaşmayı uygulamaktan kaçınmaktadır. Bunun için bütün ezilen halklar ve inançlar, Kuzey ve Doğu Suriye yönetimi ve halklariyla birleşerek bu saldırıları püskürtmeliyiz.”
“Bugün Dürzîler ve Aleviler hedefte olabilir. Ama yarın, suskun kalınırsa, sıradaki kim olacak?” diye sorulan açıklamada, “Bu barbarlığın hedefinde yalnızca belli bir mezhep ya da etnik yapı yoktur. Hedef, tüm farklılıklardır. Tüm özgürlüklerdir. Tüm insanlıktır.” ifadeleri kullanıldı. Açıklamanın sonunda, “Sessizlik, zulmün ortağı olmaktır.” denildi.
Uluslararası Soruşturma Komitesi
Uluslararası Soruşturma Komitesi, Süveyda’da yaşanan hak ihlallerinden Şam yönetiminin sorumlu olduğunu vurguladı. Şiddet olaylarının bir an önce diyalog yoluyla çözülmesi çağrısında bulunan Uluslararası Soruşturma Komitesi, soruşturmanın sonucunun en kısa zamanda açıklanacağını söyledi.
SOHR: Süveyda’da ölü sayısı 248’e yükseldi