Güney Kore’de ortaya çıkan ve ataerkil toplum yapısına karşı bir duruş olarak bilinen 4B hareketi, Donald Trump’ın yeniden seçilmesinin ardından ABD’de de ilgi görmeye başladı. Çok sayıda Amerikalı kadın, Güney Kore’den esinlenilen bu harekete katılma kararı aldı.
4B hareketi nedir?
4B hareketi, Güney Kore’de kadınların erkeklerle etkileşimden kaçınarak toplumsal baskıya karşı koyma amacıyla başlattığı radikal bir feminist girişim olarak biliniyor. Hareket, adını Korece’de “dört B” ya da “dört ‘Hayır'” anlamına gelen dört kuraldan alıyor: erkeklerle seks yapmama (bisekseu), erkeklerle çıkmama (biyeonae), erkeklerle evlenmeme (bihon) ve çocuk sahibi olmama (bichulsan). Harekete katılan kadınlar bu kurallara uyarak “toplumsal baskılara ve ataerkil düzene” meydan okumayı hedeflediğini belirtiyor.
Hareketin kökenleri
Bu fikir, kadınların erkeklerle etkileşimden kaçınarak onları “terbiye etmeye” çalışması gibi eski bir düşünceye dayanıyor. Bu yaklaşıma dair bilinen en eski örnek, M.Ö. 411 yılında sahnelenen antik Yunan komedi oyunu Lysistrata‘ya kadar uzanıyor. Aristophanes’in bu eserinde, bir grup Yunan kadını Peloponez Savaşı’nı sona erdirmek amacıyla erkeklerle cinsel ilişkiyi kesme kararı alıyor.
Güney Kore’de nasıl başladı?
Güney Kore’deki hareketin temelleri, 2016 yılında kadınların, toplumsal cinsiyet eşitsizliğine ve kadın düşmanı yaklaşımlara karşı sosyal medya öncülüğünde başlattıkları “Korseden Kaçış” hareketine dayanıyor. 2017 yılında, Güney Koreli kadınlar #MeToo hareketinin bir parçası olarak maruz kaldıkları istismarı anlatmaya başladığında 4B hareketi daha da ivme kazandı.
ABD’de neden şimdi gündemde?
Euronewsi’te yer alan habere göre Trump’ın 2024 seçim zaferinin ardından Google’da 4B hareketiyle ilgili yapılan aramalar yüzde 450 arttı. Çarşamba günü itibarıyla 200.000 kişi hareketi araştırdı. Amerikalı kadınların bu harekete olan ilgisi, Trump’ın yeniden seçilmesinin ataerkil değerlere ve kadın haklarına yönelik olumsuz etkiler yaratabileceği endişesiyle ilişkilendiriliyor.