• Ana Sayfa
  • Gündem
  • Van’da kayyım girişimine karşı halay çekmek isteyen kadınlar hakim karşısında

Van’da kayyım girişimine karşı halay çekmek isteyen kadınlar hakim karşısında

Van’da kayyım atama girişimine karşı dayanışma halayı çekmek isteyen 54 kadın ve LGBTİ+’nın yargılandığı dava başladı.

Van’da kayyım girişimine karşı halay çekmek isteyen kadınlar hakim karşısında
Van’da kayyım girişimine karşı halay çekmek isteyen kadınlar hakim karşısında
Haber Merkezi
  • Yayınlanma: 24 Nisan 2025 14:34
  • Güncellenme: 25 Nisan 2025 11:09

Kadınlar Birlikte Güçlü’nün çağrısıyla 4 Nisan 2024’te Kadıköy’de gerçekleştirilmek istenen protesto nedeniyle gözaltına alınan 54 kadın ve LGBTİ+, Kartal’daki İstanbul Anadolu 47’nci Asliye Ceza Mahkemesi’nde yargılanmaya başlandı.

Protesto, bir yıl önce Van halkının ve kadınların oylarıyla kazanılan büyükşehir belediyesine yönelik kayyım atama girişimine karşı düzenlenmişti. Kayyım girişimi, Türkiye genelinde protestolara sebep olmuş, ardından belediyeyi kazanan DEM Parti eşbaşkanları Abdullah Zeydan ve Neslihan Şedal mazbatalarını almıştı.

Dayanışma halayı çekilecekti

Mazbatanın alınmasının ardından Kadıköy’de dayanışma halayı çekmek üzere bir araya gelen kadınlar ve LGBTİ+’lar, daha toplanamadan polis tarafından ters kelepçe ile gözaltına alındı. Gözaltı işlemlerinin ardından haklarında dava açıldı.

Bugün görülen ilk duruşma, kalabalık katılım nedeniyle İstanbul Anadolu Adliyesi’nin konferans salonunda yapıldı. Duruşmayı çok sayıda kadınla birlikte DEM Parti milletvekili Özgür Saki de izledi.

Kadınlar Birlikte Güçlü, duruşma öncesi yaptığı açıklamada “Şimdi bu davanın ilk duruşmasında, mahkeme salonunda da irade gaspına, hukuksuz gözaltılara karşı kadınlar, LGBTİ+’lar olarak bir aradayız diyeceğiz” dedi.

Kimlik tespitlerinin ardından duruşma savunmalar ile devam etti.

Savunmalarında, “Beraatimi, beraatimizi talep ediyoruz. Biz kolluğun şiddetine uğradık” diyen kadınlar, gözaltına alındıkları sırada emri veren polis amirinden de şikayetçi oldu.

Bir sanık savunmasında, kayyımların kadın kurumlarına yönelik saldırılarının uzun bir geçmişi olduğunu vurgulayarak, “Kayyımlar ilk olarak kadın birimlerini ve şiddetle mücadele eden kadın merkezlerini kapatmaya başladılar” dedi. Kadın, Van’daki irade gaspına karşı Süreyya Operası önünde gerçekleştirilen eyleme katıldığını, ancak polis tarafından gözaltına alındıklarını belirtti. O da beraatini talep etti ve gözaltı sırasında hukuksuz bir muamele gördüğünü ifade etti.

Bir diğer sanık, kayyım atamalarının kadınların gündelik yaşamına büyük zararlar verdiğini belirterek, “Kadınların mücadelesiyle elde edilen kurumlar ve hizmetler kapatıldı ya da dönüştürüldü” dedi.

Duruşma savcısından yeni suçlama talebi

Duruşmaya ara verildi: Savcı, duruşma salonunda bulunan bir sanık ile SEGBİS üzerinden bağlanan diğer sanığın kameradan birbirlerine zafer işareti yapmaları nedeniyle her ikisi hakkında suç duyurusunda bulunulmasını talep etti.

Duruşma hakimi savcının suç duyurusu talebini kabul etti. Duruşma salonunda bulunan tüm sanık ve izleyiciler zafer işareti yaparak kararı protesto etti.

Bir sonraki duruşma 23 Haziran’a ertelendi. Duruşma saat 10:00’da başlayacak.

‘Van’daki irade gaspına karşı direnişimiz sürecek’

Duruşmanın ardından Adliye’nin önünde basın açıklaması gerçekleştirildi.

Kadınlar Birlikte Güçlü platformunun açıklamasında, kayyımların kadınların ve LGBTİ+ların gündelik yaşamına doğrudan etkisi vurgulanarak, “Biz kayyımların seçme hakkımızın, demokrasinin yok sayılması anlamına geldiğini bilmekle birlikte yerel yönetimlerin kadınların ve LGBTİ+ların kentte gündelik yaşamda var olabilmesini, çeşitli mekanizmalara erişebilmesini doğrudan etkilediğinin de farkındayız” denildi.

Kadınlar, bir yıl önce yaptıkları çağrı ile Van’daki irade gaspına karşı sokağa çıktıklarını belirterek, “Van’da, Batman’da, Hakkari’de, Mardin’de, Halfeti’de atanan kayyımlardan, Kürt halkının kendi seçtikleri tarafından yönetilebilme hakkının gasp edilebilmesinden alınan cesaret ve deneyimle bugün İstanbul’da ve çeşitli ilçelerinde bu irade gaspının ve kayyım siyasetinin sürdürülmeye çalışıldığını görüyoruz. Biz kadınlar olarak 8 yıldır Kürt illerinde yürütülen kayyım politikalarına ve irade gaspına hayır dediğimiz gibi bugün İstanbul’da, Şişli’de, Esenyurt’ta irade gaspına, kayyıma da hayır diyoruz” ifadelerini kullandı.

‘Hukuksuz davalar mücadelemizi engelleyemez’

Kadınlar, hukuksuz davaların kendilerini sokaklardan ve mücadelelerinden alıkoyamayacağını belirterek, “Açılan bu hukuksuz davalar, polis şiddeti ve işkencesi haklarımız, hayatlarımız, özgürlüğümüz, irademiz için sokaklarda olmamızı, mücadelemizi engelleyemez. Cinsiyetçi, ırkçı, LGBTİ+ düşmanı, ayrımcı politikalar son buluncaya kadar sokaklardayız, mücadeledeyiz, buradayız. Kayyumlar gidecek biz kalacağız!” dedi.”


Ne olmuştu?

31 Mart 2024 yerel seçimlerinde, DEM Parti Van Büyükşehir Belediyesi’ni açık farkla kazandı.

Abdullah Zeydan ve Neslihan Şedal seçimi kazanan eşbaşkanlar oldu.

Ancak seçimden hemen bir gün önce (30 Mart 2024), Adalet Bakanlığı’nın başvurusu üzerine Zeydan hakkındaki seçme ve seçilme hakkına dair memnu hakların iadesi kararı kaldırıldı. Bu işlem, mesai saati dışında, jet hızıyla yapıldı.

Van İl Seçim Kurulu, seçimi kazanmasına rağmen Zeydan’a mazbatayı vermedi. Bunun yerine, seçimi ikinci sırada tamamlayan AK Parti’li aday Abdulahat Arvas’a mazbata verilmesi kararlaştırıldı.

Bu karar, halkın iradesinin gaspı olarak görüldü. Van’da ve Türkiye’nin dört bir yanında büyük protestolar başladı. 

Tepkiler büyüdü, kadınlar, sivil toplum örgütleri, barolar, muhalefet partileri ve yurttaşlar, “irade gaspı” diyerek sokağa çıktı. 

Bu toplumsal baskılar ve tepkiler sonucunda Yüksek Seçim Kurulu (YSK), 3 Nisan’da kararını gözden geçirdi ve mazbatayı Abdullah Zeydan’a verme kararı aldı. 4 Nisan’da Zeydan ve Şedal, Van Büyükşehir Belediyesi mazbatalarını aldı.

Öte yandan 15 Şubat 2025’te Van Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Abdullah Zeydan’ın yargılandığı davada aldığı hapis cezası gerekçe gösterilerek görevden alındı. Yerine Van Valisi Ozan Balcı kayyım olarak atandı.