Resimde Elon Musk, Arjantin Devlet Başkanı Javier Milei’nin Washington’da kendisine verdiği elektrikli testereyi sallıyor. Milei, Musk’a liderlik ettiği maliyet düşürme programını sembolize etmesi için bu hediyeyi seçtiğini söylemişti.
2023 yılı sonunda seçilen Milei, akademik kariyer sahibi bir iktisatçı ve finans yöneticisi. Çeşitli vesilelerle ifade ettiği görüşler ve uygulamaları, onun bir ırkçı, kadın, LGBTİ ve işçi düşmanı olduğunu gösteriyor. Ayrıca sadık bir İsrail destekçisi. Trump’ın en yakın müttefiklerinden biri. Şubat ayında Washington’da yapılan Muhafazakâr Siyasi Eylem Konferansı’nda (CPAC) bir araya gelen ikili karşılıklı birbirlerini övdüler.
Sağcı siyasetçiler ve medya onun enflasyonu “düşürmedeki” başarısını konuşuyor. Yüzde 150 olan enflasyonu önce yüzde 290’lara çıkardı, Ocak 2025 itibarıyla yüzde 85’e geriletti. Uluslararası Para Fonu (IMF) raporunda, Arjantin’in “büyüdüğü” açıklandı. “Büyüyen” Arjantin, henüz 2022’deki büyüklüğüne bile ulaşabilmiş değil. Daha önemlisi en büyük “başarısı” iktidarda bulunduğu 1,5 yılda Arjantin’in dış borcunu iki kat artırmış olması.
IMF kemer sıkma programına karşılık Milei’yi destekliyor
Javier Milei, seçim kampanyasında Arjantin pesosunun “dışkıdan daha değersiz” olduğunu söylemişti, pesoyu Amerikan doları ile değiştirecek ve merkez bankasını yakacaktı. Bir buçuk yıllık iktidarında bunun tam tersini yaptı. Merkez bankasını güçlendirdi, pesoyu desteklemek için borç veren kuruluşlarla anlaştı. IMF, Nisan ayında Milei hükümetine mevcut borçlara ek olarak 20 milyar dolar daha borç vermeyi kabul ettiğini açıkladı. Milei, 15 milyar doları IMF’den, 6 milyar doları diğer çok uluslu kreditörlerden, 2 milyar doları küresel bankalardan ve 5 milyar doları da Çin ile döviz takasının uzatılmasından olmak üzere sadece 2025 yılında 28 milyar dolar alacağını söylüyor.
Milei’ye özgürlükçü diyen, reformlarını destekleyen sermaye gruplarının ve medyanın “başarı” olarak yorumladığı adımları, büyük ölçüde ücret kesintileri ve yoksullaştırma ile yaptı. Milei’nin hayata geçirdiği reformlarla, Arjantin pesosu Amerikan doları karşısında yüzde 52 devalüe edildi, kamu sektöründe çalışan yaklaşık 33 bin kişinin işine son verildi, ulaştırma, yakıt ve enerji alanındaki devlet sübvansiyonlar kesildi, ekonomide geniş çaplı kuralsızlaştırma başlatıldı.
IMF için önemli olan Milei’nin kamu bütçesi açığını sıfırlamayı hedeflemiş olması. Ne pahasına olduğu önemli değil. Milei, borç sıkıntısı ve hiperenflasyon içindeki bir ekonomi için standart neoliberal kuralları benimsemek zorunda kaldı; yani büyük şirketlere ve yabancı yatırımcılara teşvikler, kamu harcamalarında ve hizmetlerinde kesintiler ve artan dış borçlanma. IMF’nin kemer sıkma programına uygun şekilde, devlet harcamalarını kısmaya ve vergileri artırmaya devam edecek.
Enflasyonun düşmesi; halkın harcamalarının kısılması, ücretler, emekli maaşları ve temel hizmetlerin düşürülmesi pahasına sağlandı. Altyapı, eğitim ve araştırma fonlarındaki kesintiler, uzun vadeli büyümeyi tehdit ederken; yükselen yoksulluk ve işsizlik, kemer sıkma önlemlerinin insani bedelini gözler önüne seriyor. Emekliler ise bu durumdan en çok etkilenen kesim oldu.
Enflasyonun düşürülmesinde bir diğer etken de pesonun dolar karşısındaki reel kurunun yapay olarak yüksek tutulması ve böylece ithalatın daha ucuz hale getirilmesi oldu. Örneğin komşu ülke Şili’de 25 dolar olan bir ayakkabı, Arjantin’de 150 dolar. Bu kadar yüksek fiyatlar Arjantin’de insanların mal almasını engelliyor, fiyatların düşmesine yol açıyor. Aynen Türkiye’de olduğu gibi. Bizde de fiyatların astronomik olarak artması, insanların alım yapmasını engelliyor, bu da kısmi fiyat düşüşlerine yol açıyor. Ama bu tip bir fiyat düşüşü, üretimde bolluk olduğu için değil, insanların yoksulluk nedeniyle alamamasından kaynaklandığı için, aslında ekonomide çöküş anlamına geliyor.
Araştırmalar Arjantin’de 2024 yılı sonunda 11,3 milyon kişinin yoksulluk içinde yaşadığını ve bunların yüzde 52’sinin 14 yaşın altında olduğunu gösteriyor. En yüksek gelire sahip yüzde 10’luk kesim, bir yıl önce en yoksul kesimin 19 katı kazanırken, şimdi 23 katını kazanıyor. Gelirdeki düşüş en yoksul kesimde reel olarak yıllık bazda yüzde 33,5’e ulaşırken, en zengin kesimde sadece yüzde 20,2 oldu.
Arjantin işçileri ve emekçileri genel grevler ile direniyor

Buenos Aires’te ‘IMF ile anlaşmaya hayır’ yazılı pankart
Arjantin işçi sınıfı ve emekçileri yaşadıkları büyük yoksullaşmaya karşı 3 kez genel greve gitti. Sonuncusu 10 Nisan’da gerçekleşen genel greve ve eylemlere yüzbinlerce kişi katıldı. Birçok sektörden işçiler Milei’nin baskıcı uygulamalarına ve kemer sıkma politikalarına karşı iş durdurdu. Greve havaalanı, demiryolu, posta, temizlik, sağlık işçileri, gümrük memurları, öğretmenler geniş katılım gösterdi. Havaalanlarında iç uçuşlar iptal edildi, başkent Buenos Aires başta olmak üzere birçok şehirde tren ve metro seferleri kesintiye uğradı. Bankalar ve okullar kapandı, hastaneler ve kamu daireleri sınırlı hizmet verdi, birçok fabrikada üretim durdu.
Genel grev öncesinde, 9 Nisan’da, grevci işçiler ve sendikalar Ulusal Kongre binası önünde gerçekleşen emeklilerin haftalık protestosuna katıldı. Kitlesel protestoda bir araya gelen işçiler, emekliler, öğrenciler Milei hükümetine karşı mücadele çağrısını yükseltti. Sağlık ve eğitime yönelik harcamaların arttırılması, işten çıkarılan işçilerin işe iadesi, toplu sözleşme görüşmelerinin yeniden başlatılması talep edildi. Gösteriler ertesi gün de devam etti. Grevci işçiler çeşitli kentlerde işyerlerinden sokaklara akarak taleplerini haykırdı.
Sorunları giderek artan işçi ve emekçiler, ekonomik sorunların yanı sıra hükümetin baskıcı politikalarına ve anti-demokratik saldırılarına karşı da sessiz kalmıyor. Arjantinli işçiler, Milei hükümetinin saldırılarına karşı hak arama mücadelesini sürdürüyor.
Milei’yi davalar, oylamalar değil mücadele geriletecek
Tüm bu antidemokratik uygulamalar ve yoksullaşma sonucu Milei’ye destek azalıyor. Arjantin kamuoyu araştırma şirketi CB Consultora’ya göre 2023 sonunda yüzde 55 oyla seçilen Milei’nin halk desteği 2024 Aralık ayında yüzde 51,8’e, 2025 Mart ayında yüzde 46,1’e geriledi. Özellikle kemer sıkma politikalarının etkilediği düşük gelirli bölgelerde destek daha fazla azaldı.
Siyasi muhalifler Milei’yi etik ihlalleriyle suçlayan onlarca dava açtılar. Değeri düşen bir kripto para birimini teşvik eden Başkan’ın görevden alınması çağrısında bulundular. Ancak başkanı görevden almak için kongrede gereken üçte iki çoğunluğu sağlamaları mümkün olmadığından başarısız oldular.
Dünyada pek çok ülkede görüldüğü üzere artık tüm yetkileri kendilerinde birleştirmiş, kararnamelerle devlet yöneten sağcı otoriter başkanlara karşı demokratik kurumları kullanarak kazanmak mümkün değil. Protesto hareketleri, genel grevler bu dalgayı püskürtebilecek tek güç. Milei, meclisteki üye sayısını büyüterek sözde “reformlarını” yasalaştırabilecek bir güce dönüştürmek için, Ekim 2025’te yapılacak ara senato ve meclis seçimlerini bekliyor. Bu seçim sonuçlarını, dolayısıyla Milei’nin geleceğini Arjantin’deki kitlesel hareketler ve grevler belirleyecek.