Suriye’nin Humus kentinde dün akşam Suriye geçiş hükümetine bağlı silahlı grup tamamının Şii olduğu El Hayik köyüne baskın düzenledi.
ANHA’da yer alan bilgilere göre silahlı grup köy sokaklarına rastgele ateş açarak köy sakinlerini öldürmekle tehdit etti.
Humus’un Zeydel beldesinde Beni Halit aşiretine mensup bir aileden biri kadın 2 kişi de öldürüldü.
Bedevi bir çifte Abdullah el-Abbud ve eşi yönelik cinayetle başlayan gerilim, olay yerinde mezhepçi ifadeler içeren yazıların bulunması üzerine hızla tırmandı.
Silahlı grup, Muhacirin, Ermen ve Basil Mahallesi gibi bölgeleri hedef aldı; sivil araçlara zarar verdi ve bazı dükkânları yaktı.
Olayın ardından güvenlik güçleri ve Şam yönetimine bağlı güçler birçok mahallede konuşlandı; Humus–Zeydel yolu kapatıldı.
Sokağa çıkma yasağı
Suriye geçiş hükümetinin İç Güvenlik Komutanlığı, kentte bir erkek ve bir kadının öldürülmesi ve Humus’ta tansiyonun yükselmesi üzerine sokağa çıkma yasağı ilan etti.
Bugün Saat 05.00’te sona ermesi beklenen yasak saat 17.00’ye kadar uzatıldı.
Yasak, “Al-Abbasiya, Al-Arman, Al-Muhajireen, Al-Zahraa, Al-Nuzha, Akrama, Al-Naziheen, Ashira, Zaidal, Karm Al-Zaytoun, Karm Al-Loz, Hay Al-Wurud ve Polis Lojmanları” mahallelerini kapsıyor.
Şam yönetiminden açıklama
Suriye geçiş hükümetinin İçişleri Bakanlığı bir açıklama yayımlayarak bölgeye güç konuşlandırıldığını duyurdu.
Suriye geçiş hükümetinin İçişleri Bakanlığı’ndan yapılan yazılı açıklamaya göre, “her türlü kargaşa ve fitnenin önüne geçmek” amacıyla bu adım atıldı.
İçişleri Bakanlığı açıklamasında ‘mezhepsel’ nedenlerle çiftin öldürüldüğüne dair henüz bir kanıt olmadığı iddia edildi.
Bölgedeki tansiyonun yükselmesi ve olayların yayılmasından endişe ediliyor.
Birleşmiş Milletler: Durumu yakından izliyoruz
BM Suriye Yardımcı Özel Temsilcisi Necat Ruşdi, Humus’taki saldırılar sonrası gelişmeleri yakından takip ettiklerini duyurdu.
Ruşdi, “Sivillerin korunması, güvenliğin sağlanması ve hukukun üstünlüğüne uyulması hayati önem taşıyor” dedi ve faillerin hesap vermesi gerektiğini vurguladı.
Beni Halid aşiretinden çağrı
Saldırılarla ilişkilendirilen Beni Halid aşireti ve Humus aşiret liderleri, yayımladıkları video mesajında cinayeti kınadı.
Açıklamada, “Cinayet mahallindeki kışkırtıcı yazılar, bölgeyi kaosa sürüklemek isteyenlerin varlığını gösteriyor. Aşiret olarak devletin yanındayız ve bu fitneye alet olmayacağız” ifadeleri yer aldı.
SOHR Başkanı: Amaç Alevileri tehcir etmek
Rûdaw’a konuşan SOHR Başkanı Rami Abdulrahman, olayların ardında daha kapsamlı bir plan olabileceğini söyledi.
Cinayet mahalline yazılan “Alevi yanlısı” sloganların sahte olabileceğini belirten Abdulrahman, “Ateist biri bile duvara Sünni sloganları yazabilir. IŞİD sloganları görüldüğünde ‘bunlar sahte’ deniliyor da, bu olayda neden hemen suç bir mezhebe yükleniyor?” dedi.
Abdulrahman, Humus’taki güvenlik zafiyetine ve devletin çifte standart uyguladığı iddiasına da dikkat çekti:
“Bugün Humus’ta kalabalık gruplar Alevilere saldırıyor, evleri yakılıyor. Oysa iki gün önce Alevi mezhebine mensup iki genç taşlanarak öldürüldü, yetkililerden herhangi bir açıklama gelmedi; dosya ‘faili meçhul’ olarak kapatıldı. Şu an onlarca yaralı var, kadınlar ve çocuklar büyük korku içinde.”
Suriye’de yalan haberlerin ve mezhepsel kışkırtmaların yaygınlaştığını söyleyen Abdulrahman, “Birileri kesinlikle Alevileri Humus’tan göçe zorlamak istiyor. Yaşananlar, Alevileri tehcir etmeyi hedefleyen bir planın parçasıdır.” dedi.
Suriye’nin orta ve batı bölgeleri için uluslararası koruma talebi
Suriye Orta ve Batı Bölgesi Siyasi Meclisi de konuyla ilgili açıklama yaptı.
Suriye Orta ve Batı Bölgesi Siyasi Meclisi, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin acil bir toplantı yapmasını ve BM Şartı’nın 7. Bölümü uyarınca Suriye’nin orta ve batı bölgeleri üzerinde geçici uluslararası korumanın genişletilmesini talep etti.
Yapılan açıklamada, Meclis bunun, BM’nin 2254 sayılı kararı doğrultusunda, BM gözetiminde sivil bir devlet kurulana kadar geçici bir önlem olduğunu belirtti.
Suriye Orta ve Batı Bölgesi Siyasi Meclisi, uluslararası toplumu sivilleri koruma ve bölgedeki ihlallerin önüne geçme konusundaki sorumluluklarını yerine getirmeye çağırdı.
Humus’un önemi
Suriye’de 2011 öncesinde “Şam başkent, Halep ülkenin ticaret başkenti, Humus da kalbi” deniliyordu.
Ülkenin tam ortasındaki Humus, Ürdün sınırından başlayıp düz çizgi halinde Şam, Humus, Hama ve Halep’i birbirine bağlayan otobanın tam ortasında yer alıyor.
Şam ile Halep’i ve Şam ile sahil kentleri Lazkiye ve Tartus arasındaki bağlantıyı sağlayan da yine Humus kenti.
Lübnan sınırına uzanan Humus kırsalı başkent Şam’a açılan dağlık arazi sebebiyle özellikle savaş süresince kritik önemdeki bölgeler arasında yer aldı.
Humus, ülkenin 2 büyük rafinerisinden birinin yanı sıra geniş doğal gaz yataklarının ve tarım arazilerinin de bulunduğu bir kent.
Başkent Şam’ın ticaret, gıda, yakıt gibi ihtiyaçlar için sahil kentlerine ve Humus’a da bağımlı olduğu düşünüldüğünde kentin önemi daha da belirginleşiyor.
Kentin bir diğer özelliği de Humus’ta bütün dinlerle mezheplerin birbirlerine yakın oranlarda bulunması.
Humus, büyük bir sanayi merkezi olmakla beraber, Alevi ve hristiyanlar da yoğunlukta yaşıyor.
Orta Suriye’de antik zamanların önemli dini ve ticari merkezi olan, UNESCO tarafından 1980 yılında Dünya Mirası listesine alınan şehir, Palmira’da, il sınırları içerisinde bulunuyor.
