8 yaşındaki Narin Güran’ın öldürülmesi farklı yerlerde yapılan yürüyüş ve basın açıklamalarıyla protesto ediliyor. Hopalı-Kemalpaşalı kadınların çağrısıyla Hopa’da bir yürüyüş ve basın açıklaması yapıldı.
Hopa Parkı’nda toplanan kadınlar Hopa Meydan’a yürüdü. Sloganlarla gerçekleşen yürüyüşte hükümetin aile ve cezasızlık politikalarına dikkat çekildi.. Hopa Meydan’da son bulan yürüyüşün arından burada bir basın açıklaması okundu. Açıklama şöyle:
“Diyarbakır’ın Tavşantepe Köyü’nde 21 Ağustos tarihinde Kuran kursuna gidiyorum diye evden çıkıp bir daha geri dönmeyen 8 yaşındaki Narin Güran’in cansız bedeni 19 gün sonra evinin yakınında daha önce 3 kez arama çalışmalarının yapıldığı dere kenarında bulundu. Üzgün ve öfkeliyiz. Narin’in, katledilen-istismara uğrayan tüm çocukların hesabını sormak için sokaktayız.
Milyonlarca insan Narin’e ne oldu, Narin nerede diye sordu. Kamuoyuna tek bir açıklama yapmayan Cumhuriyet Savcısı ve İç İşleri Bakanlığı, Narin kaybolduktan 10 gün sonra yayın yasağı getirdi.120 haneli bir köyde Ali Yerlikaya’’nın övündüğü güçlü istihbaratı 19 gün Narin’i bulmadı ama Diyarbakır ‘da, İstanbul’da polis Narin’in hesabını soranlara saldırdı.
Gözaltı sayısı 23’e yükselirken Narin’in cenazesinde akraba olan bir kadın “yalan konuşun” dediği için erkekler tarafından şiddete uğradı. Amcanın ve ailenin Hizbullah/HÜDA-PAR ilişkisine dair tek bir açıklama yapılmadı.
AKP Diyarbakır milletvekili Galip Ensarioğlu Narin’in ölümün ardından “Bizlerin bazen bilmediği, bazen de bilip söyleyemediğimiz şeyler var çünkü aile, bizim dostlarımızdır.” Dedi. Aile sustu, devlet üstünü örtmeye çalıştı. 2018’de Rabia Naz’ın faillerini koruyanlar bugün aile-devlet-tarikat işbirliği ile Narin’in ölümüne neden oldu.
AKP iktidarının çocuk düşmanı, kutsal aile, cezasızlık politikaları çocukları öldürüyor. TÜİK kayıp çocuklara dair 8 yıldır veri açıklamıyor. 2008 – 2016 yılları arasında Türkiye’de kayıp çocuk sayısı 16 ülkenin nüfusundan fazla. 2016 yılında son açıklanan TÜİK verisine göre kayıp çocuk sayısı 104 bin 531.
İstanbul Sözleşmesi’nden hukuksuz bir şekilde çıkılmasından, 6284 Sayılı Yasa’nın uygulanmamasından ve çocukları cinsel istismardan koruyan Lanzarote Sözleşmesi’ni hedef gösteren, karanlık zihniyetten cesaret alanlar kadın ve çocukları acımazca kutsallaştırılan aileler içerisinde katletmeye devam ediyor.
AKP’nin 22 yıllık iktidarında istismarı af yasası tartışmaları, “küçüğün rızası var” diyen erkek yargısı, bir kereden bir şey olmaz diyen bakanı, baba kızına şehvet duyabilir diyen Diyaneti ile karşımızda çürümüş bir sistem var. Failler işte bu çürümüşlükten, cezasızlıktan güç alıyor.
Bu ülkede çocuklar tarikat ve cemaat yurtlarında istismara uğruyor. Denetimsiz tarikat yurtlarında can veriyor. Sokakta oynarken panzer altında hayatını kaybediyor. Kolluk güçleri tarafından vuruluyor.
Sokak hayvanlarını öldürme yasasını çocukların güvenliğini bahane ederek meşrulaştırmaya çalışanlar Narin’e ne olduğunu gizliyor, faillerini aklamaya çalışıyor.
Kutsal aile diyerek kadınları ve çocukları hapsetmeye çalıştığınız aileleriniz de şiddet ve istismar var. Kadınları ve çocukları değil aileyi koruyan politikalarınız Narin’e ne olduğunu gizleyemez!
Bugün Narin’in isyanını kuşanmak; öldürülen, kaybedilen, yaşamları ellerinden alınan, gelecekleri cemaat ve tarikatlara teslim edilen çocuklar için hesap sormak demektir.
Bugün Narin için adalet talebi 2018 yılında Giresun’da şüpheli ölümü aydınlatılmayan Rabia Naz için, İsmailağa Cemaati’nin yurdunda ölen Mahmut Osman Kamış için, Cemile Çağırga için, 4 yıldır kayıp olan Gülistan Doku için, öldürülen kadınların-LGBTİ+’ların adalet talebidir. Bu ülkeyi kayıp çocukların, erkek-devlet tarafından öldürülen çocukların ülkesi olmaktan çıkaracağız. Koruyan-aklayan erkek devletinizden hesap soracağız.
Çocukları korumayan, istismarı aklayanlar aynı zamanda çocuk yoksulluğu çocuk açlığını da yok sayıyor. Milyonlarca çocuk, bir öğün ücretsiz sağlıklı yemek hakkından, parasız bilimsel eğitim hakkından yoksun, tarikat ve cemaat karanlığına itiliyor. Başka Narinler olmasın, hiçbir çocuk okula aç gitmesin, istismara uğramasın, kaybolup katledilmesin diye mücadelemiz sürecek.
Narin için adalet tüm kaybedilen katledilen çocuklar için adalet.”