• Ana Sayfa
  • Manşet
  • Irak’ta 27 yıl sonra ilk nüfus sayımı: Kürtler sayıma memleketlerinde katılmak için Kerkük’e dönüyor

Irak’ta 27 yıl sonra ilk nüfus sayımı: Kürtler sayıma memleketlerinde katılmak için Kerkük’e dönüyor

Irak, yaklaşık otuz yıl sonra ilk kez ülke çapında nüfus sayımı yapmaya hazırlanıyor. Ancak ülkenin bileşenleri, eksik sorularla toplanan verilerin kendilerini daha da ötekileştirebileceğinden endişe ediyor.

Irak’ta 27 yıl sonra ilk nüfus sayımı: Kürtler sayıma memleketlerinde katılmak için Kerkük’e dönüyor
Irak’ta 27 yıl sonra ilk nüfus sayımı: Kürtler sayıma memleketlerinde katılmak için Kerkük’e dönüyor
Haber Merkezi
  • Yayınlanma: 19 Kasım 2024 18:47
  • Güncellenme: 19 Kasım 2024 20:10

20-21 Kasım tarihlerinde yapılması planlanan nüfus sayımında 120 binden fazla saha araştırmacısı Irak’ın 18 vilayetinde kapı kapı dolaşarak sağlık, eğitim ve ekonomik faaliyetler gibi bir dizi konuda veri toplayacak. Ancak etnik köken, dil ve soyla ilgili kilit soruların ihmal edilmesi, özellikle Kürtler ve Asuriler arasında endişeye neden oldu.

Kimlik ve ötekileştirme endişeleri

Temel kaygılardan biri etnik köken, dil ve soy ile ilgili soruların bulunmamasıdır. Bu eksiklik, birçok azınlık grubunun farklı kimliklerinin resmi devlet kayıtlarında tanınmayacağı hissine kapılmasına yol açmıştır. Tarihsel olarak, bu tür nüfus sayımı verileri azınlık nüfuslarını eksik bildirmek veya gizlemek için kullanılmıştır ve eleştirmenler bunun bir kez daha gerçekleşebileceğinden korkmaktadır.

Avustralya’da yaşayan Asuri akademisyen Dr. Michelle Qasrani, nüfus sayımını “aldatıcı” ve “hayal kırıklığı” olarak eleştirdi. Asurca konuşan bir ailede büyüyen Qasrani, 1987 nüfus sayımı sırasında kendisini Asuri olarak tanımlamasına rağmen etnik kökenini “Arap” olarak belirtmeye zorlandığı kişisel bir deneyimini anlattı. “Kimliğim benden çalınmış gibi hissettim,” diyerek kültürel mirasının kayıtlarda nasıl silindiğini hatırlattı.

Akitu Bayramı’nı kutlayan Asuriler

Geçmişte Irak’ın nüfus sayımı verileri, Asuriler ve Ezidiler gibi bileşenleri “Hıristiyanlar” veya “Diğerleri” gibi genel kategoriler altında gruplandırarak bu toplulukların büyüklüğünü ve ihtiyaçlarını doğru bir şekilde değerlendirmeyi zorlaştırmıştı. Eleştirmenlere göre bu yılki nüfus sayımı da aynı riski taşıyor.

Ezidiler tehdit altında

IŞİD’in 2014’te Şengal’e saldırmasından sonra Irak Federe Kürdistan Bölgesi’nin dört bir yanına dağılan Ezidi Kürtlerin bizzat topraklarında sayılamamasının, gelecekte Ezidi nüfusun topraklarına geri dönüşünde sorun yaratabileceği değerlendirilerek Ezidi vatandaşlara sayım sırasında Şengal’de bulunmaları çağrısında bulunuldu.

Kürdistan Bölgesi idaresi dışında kalan Kürdistani Bölgeler Genel Kurulu Şengal Ofisi Başkanı Sufyan Yusuf Heme, Ezidi yurttaşların Şengal’e dönmesi için çağrı yaptı.

Foto: Mem Artemet

Sufyan Yusuf Heme, bu nüfus sayımında Ezidi Kürtlerin durumuna yönelik bir tehdit bulunduğunu, yurt dışına giden 140 ile 150 bin civarındaki Ezidi’nin ismini kayıt altına alacak bir mekanizmanın bulunmadığını söyledi.

Sufyan Yusuf Heme, Duhok’taki kamplarda 60 bin Ezidi Kürt göçmen ailenin yaşadığını belirterek, “Sayım sırasında bilgilerinizi doğru verin, gittiğiniz köyün ve bölgelerin adını doğru verin. Nüfus sayımı gününde Şengal’de olmak daha iyi” çağrısında bulundu.

Heme, sayım gününde ev sahiplerinin mülklerinde olması halinde haklarının kaybolmayacağına dikkat çekti.

Tartışmalı bölgelerde nüfus sayımı

Irak’ın Kürt nüfusu için nüfus sayımı, Araplar ve Kürtler arasında gerilimin sürdüğü Kerkük ve Şengal bölgeleri de dahil olmak üzere Irak Federe Kürdistan Bölgesi’nde 140. madde kapsamındaki tartışmalı bölgeler üzerindeki etkisi konusunda özellikle endişe yarattı. Adelaide’den akademisyen Dr. Sherko Kirmanj, nüfus sayımının bu tartışmalı bölgelerin demografik profilini değiştirebileceği ve gelecekteki siyasi müzakereleri ve toprak taleplerini potansiyel olarak etkileyebileceği uyarısında bulundu.

Hükümetin 1970 ve 1980’lerde Kürtlerin çoğunlukta olduğu bölgelerin etnik yapısını değiştirmeyi amaçlayan “Araplaştırma” politikasından bu yana tahminen 600 bin Arap bu bölgelere yerleşti. Kürtler, bu Arap nüfusun nüfus sayımında daimi ikamet edenler olarak sayılması halinde, bu bölgelerdeki siyasi ve toprak iddialarının uzun vadede zayıflayabileceğinden endişe ediyor.

Ancak geçtiğimiz hafta Rudaw’da yayımlanan bir habere göre, Irak Cumhurbaşkanlığı İletişim Müdürü Hawre Tofik, “Irak Bakanlar Kurulu, bugün gerçekleştirdiği toplantıda, 140. Madde kapsamındaki bölgelerin (Irak ve Kürdistan Bölgesi arasındaki tartışmalı bölgeler) nüfus sayım sonuçlarının geçici bir şekilde açıklanmamasına karar verdi” dedi.

Tofik, “Kurulacak özel bir komisyon aracılığıyla bu bölgelerde yaşayan vatandaşların kayıtları kütükleri bulunduğu asıl bölgelerine aktarılacak ve nüfus sayımları orada yapılacak. Ondan sonra söz konusu bölgelerdeki nüfus sayım sonuçları açıklanacak” dedi. Buna göre bölgeye sonradan yerleştirilen Arapların 1957 sayımlarına dayanan kütük bilgisi esas alınacak.

Kerkük Valisi’nden Kürtlere çağrı

Öte yandan Kerkük’ün Kürt Valisi Rebwar Taha, 16 Ekim 2017 olaylarından sonra bölgeden göç ettirilen Kürtleri Kerkük’e çağırarak sayıma kendi memleketlerinde katılmalarını talep etti.

Yapılan çağrı üzerine çok sayıda Kürt, kitlesel olarak Kerkük’ün yolunu tuttu.

‘Amaç, ‘tek Irak’ altında ulusal birlik’

Iraklı yetkililer nüfus sayımını savunarak etnik köken ve soyla ilgili soruların sorulmamasının kasıtlı olduğunu savundu. Irak’ın Avustralya’daki büyükelçiliğinin başkan vekili Ya’rub Al-Anbaki, amacın tüm etnik kökenleri, mezhepleri ve dinleri kapsayan daha geniş “tek Irak” kavramı altında ulusal birliği teşvik etmek olduğunu açıkladı. El Anbaki, nüfus sayımının bireysel kimlikleri silmek için değil, yıllardır süren şiddet ve istikrarsızlık nedeniyle hala sarsılan ülkede mezhepsel gerilimleri körüklemekten kaçınmak için yapıldığında ısrar etti.

Ayrıca toplanan verilerin Irak’ın sağlık, altyapı ve eğitimle ilgili kararları yönlendirmek için doğru nüfus istatistiklerine dayanan ekonomik kalkınma planları için gerekli olacağını öne sürdü.

Tarihsel bağlam: Nüfus sayımı ve mezhepsel gerilimler

On yıllardır süren savaş, mezhepsel şiddet ve IŞİD’in yükselişinin ardından nüfus sayımının zamanlaması, sayımın siyasi amaçlarla kullanılabileceğine dair şüpheleri daha da arttırdı. Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi (IKBY), nüfus sayımının tartışmalı bölgelerin “Araplaştırılmasını” meşrulaştırmak veya ulusal kayıtlarda Kürt kimliğini bastırmak için kullanılabileceğine dair endişelerini dile getirdi.

Tarihsel olarak Irak’ta nüfus sayımı verileri siyasileştirilmiş ve özellikle etnik gerilim dönemlerinde iktidardaki hükümetin çıkarları doğrultusunda manipüle edilmiştir. Önceki nüfus sayımlarında Kürtler gibi azınlık grupları ya veri dışında bırakılmış ya da Kürtleri yok sayan kategorilere zorlanmıştı.

Kaynak: SBS, Rûdaw